Gördün mü Hyde Sana özel brownilerini yapmamanı söylemiştim ama sen dinlemedin | Open Subtitles | ارأيت هايد ؟ اخبرتك بأن لا تصنع . الكعك المميز لكنك لم تنصت الي |
Emlakçı ile değerleme görüşmemiz olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | إعتقدت بأني اخبرتك بأن لدي موعد مسجّل مع سمسارة عقارات |
Kolunun seni yavaşlatacağını söylemiştim. | Open Subtitles | انا اخبرتك بأن هذا الذراع سوف يبطئ من حركتك ماذا انت فعلت؟ |
Bu pisliği sokağa çizeceksin dedim! | Open Subtitles | اخبرتك بأن تعمل هذه الرسومات التافهة في الشارع |
Alan, o bebeği odanda tut dedim sanıyordum. Hadi ama. Kadını ara sıra beslemesi lazım. | Open Subtitles | على الرغم من انني اخبرتك بأن تبقي تلك الدميه في غرفتك انه يطعم احيانا الطيور |
Sana bu hayvanın rahat bırakılmaya hakkı olduğunu söylemedim mi? | Open Subtitles | هل اخبرتك بأن ذلك الحيوان له الحق لتركه حرا. |
Bir şey söylememeni söylemiştim! Uzak durmanı söylemiştim! | Open Subtitles | لقد اخبرتك بأن لا تتحدث عن اي شيء لقد اخبرتك بأن تبقى بعيداً عن هذا |
- Sana ofise, çalışma grubuna katılmak dışında dönmemen gerektiğini söylemiştim ve bunda ciddiydim. | Open Subtitles | لقد اخبرتك بأن لا تعودي إلا هذا المكتب إلا إن كان بخصوص المجموعة الدراسية و كنت أعني ذلك |
Ateş etmemeni söylemiştim! Onları canlı istiyorum. | Open Subtitles | اخبرتك بأن لاتطلق النار اريدهم احياء |
Sana Murphy'nin büyük oynadιğιnι söylemiştim. | Open Subtitles | لقد اخبرتك بأن ميرفي يعمل على نطاق واسع |
Buraya gelmeden önce gitmeni söylemiştim. | Open Subtitles | اخبرتك بأن تقضي حاجتك قبل القدوم هنا |
Sana geri gitmemeni söylemiştim. Benim çukurumu kazıyorsun! | Open Subtitles | اخبرتك بأن لا تعود ان تحفر لي حفرة كبيرة هنا! |
O fotoğrafı atmamız gerektiğini söylemiştim. | Open Subtitles | اخبرتك بأن علينا التخلص من هذة الصورة |
Sana narin bir araba olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | . اخبرتك , بأن علي السيارة ان تبرد |
Sana Vince Boyd'un bu gece burada olacağını söylemiştim değil mi? | Open Subtitles | هل تذكر عندما اخبرتك بأن "فينس بويد" هنا الليله ؟ |
Buna gerek olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | اخبرتك بأن ذلك لن يكون ضرورياً |
Sana gitmeliler dedim, sense sadece hayır dedin. | Open Subtitles | اخبرتك بأن يجب عليهم ان يذهبوا ' وكل ماقلته كان لا |
-Evet ona dedim zaten | Open Subtitles | -اجل, اخبرتك بأن تضع هذا الامر تحت سيطرتك |
Size az önce aratın dedim. | Open Subtitles | لقد اخبرتك بأن تفعل هذا |
Bunun burada ne işi var? Red Sana bunu satma demiştim, şunu bana ver de eve geri götüreyim. | Open Subtitles | اتعلمين ماذا يفعل هذا على هذه الطاولة . ريد اخبرتك بأن لا تبيع هذا |
Sana anlattığımı öğrenirse, cesedim çıkar. | Open Subtitles | لو عرفت بأنني اخبرتك بأن لديها سرطان سوف اكون جثة |