Sadece kayıp üç genci araştırıyorum ve bazı sorular soruyorum. | Open Subtitles | جئت فقط للتحقيق في اختفاء ثلاثة أولاد وسؤال بعض الأسئلة |
Bu akşam ki polis haberlerinde bir kızın daha kaybolduğu bildirildi. | Open Subtitles | في تقرير الشرطة لهذه الليلة هناك حالة اختفاء أخرى لطفلة صغيرة |
İki çocuk annesi Mary Freeman'ın kaybolması hususunda hiçbir şeyi yalanlamıyorlar. | Open Subtitles | لا يستبعد شيئاً في قضية اختفاء أم لطفلين وهي ماري فريمان |
D.O.E. bir çember oluşturdu, ama kamyon kaybolduktan 40 dk. sonra yapabildiler. | Open Subtitles | ..قام قسم الطاقة بتحديد محيط . ولكن ليس قبل اختفاء الشاحنة بـ 40 دقيقة |
Şu kızın kayboluşu hakkındaki yazınızı okudum. Onun erkek arkadaşıyım. | Open Subtitles | لقد قرأت مقالك عن اختفاء تلك الفتاة,أنا حبيبها |
Athosya'lıların kaybolmasıyla en ufak bir bağlantıları varsa çok şaşırırım. | Open Subtitles | سأذهل جداً ان اتضح أنهم ضالعون في عملية اختفاء الاتلانتيون. |
kayıp kedi vakası birbirine sıkıca bağlı bu mahalledeki hayvan severlere dehşet verdi. | Open Subtitles | سلسلة اختفاء القطط بعثت الخوف فى قلوب محبى الحيوانات فى هذا المجتمع المتماسك |
Grosse Point polisi bir kayıp kişinin daha olduğunu söyledi. | Open Subtitles | شرطة غروس بوينت حصلت على بلاغ عن اختفاء شخص اخر |
Kız arkadaşın dün gece kayıp kocası için hiç de endişeli görünmüyordu. | Open Subtitles | عندما اتت عشيقتك ليلة امس لم يبدو عليها القلق على اختفاء زوجها |
Kesin bildiğimiz şey iki nükleer denizaltının kaybolduğu. | Open Subtitles | محتمل كل ما نحن متأكدون منه هو اختفاء غواصتين نوويتين |
Üç Yurttaş Hakları çalışanı kaybolduğu anda, olay haberdi. | Open Subtitles | لحظة اختفاء ثلاثة نشطين حقوقيين كانت خبراَ |
Arıların ortadan kaybolması, bu konuyla kesin bağlantısı vardır dedim. | Open Subtitles | مثل اختفاء النحل لقد ظننت أن لك دخل في الموضوع |
Bir suçun izini sürerken delilin kaybolması çok can sıkıcıdır. | Open Subtitles | أظن من الصعب اعادة تمثيل الجريمة , وخاصة بعد اختفاء الادلة |
Babam kaybolduktan 6 ay sonra, gerçekte kimsenin onu bulmaya çalışmadığını fark ettim. | Open Subtitles | حوالي ستة اشهر بعد اختفاء أبي اكتشفت بانه لا يوجد أحد يبحث عنه حقيقةً |
Ve tuhaf bir dip not TGRI'in esrarengiz kayboluşu ile ilgili olarak bu mesaj erken saatlerde istasyona iletildi. | Open Subtitles | في تعليق غريب ونهائي على اختفاء تي جي أر آي الغامض تم تسليم هذه الرسالة إلى المحطة اليوم |
Çetenin bu çocuğun kaybolmasıyla bir ilgisi varsa kardeşin bilecektir. | Open Subtitles | لو أن هذه العصابة لديها علاقة بحادثة اختفاء هذا الطفل فإن أخوك سيعلم بذلك |
...kız kardeşimin 23 yıl önce ortadan kaybolmasını sadece kavramak için değil aynı zamanda açıklanabilir kılmak için bir şans ve dünya dışı yaşamın varlığı hakkındaki bu büyük gerçeklerin peşindeki bu arayış bizi yeniden birleştirebilirdi bile. | Open Subtitles | بل لأستعيد قواي,: أن اختفاء أختي قبل 23 عاماً.. يمكنه ان يُفسَّر,: |
İşiniz, Kearns'in ortadan kayboluşunu araştırmak sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت ان عملككم هنا كان عن اختفاء جورج كيرنز |
Şunu dinleyin, Reeves'ler kaybolduğundan beri, o cep telefonundan Büyükelçinin özel numarasına üç telefon edilmiş. | Open Subtitles | و وجدت هذاعند اختفاء بنات ريفييس, ثلاث مكالمات تمت من الهاتف لرقم السفير الخاص. |
Evet. Rick Brautigan, özel dedektif. Bu bölgede kaybolan insanları arıyorum. | Open Subtitles | أنــا محقق واتحرى عن اختفاء العديد من الناس في هذا المكأن |
Kocası, karısının kaybolduğunu bildirmiş. | Open Subtitles | بلغ الزوج عن اختفاء زوجته وجدت سيارتها في محطة الباصات؟ |
Binbaşı kaybolmadan hemen önce bir baykuş sesi duydum. | Open Subtitles | أجل، قبيل اختفاء الرائد بدقائق، سمعت صوت بومة. |
Yazar Anna Rivers'ın ortadan kaybolmasının üçüncü haftasında... | Open Subtitles | ثلاثة أسابيع الآن علي اختفاء المؤلفة أنا ريفرز |
İkinci bebek, Wanda Barloff'un kaybolmasından yedi gün sonra satın alınmış. | Open Subtitles | الدمية الثانية تم شراءها 7 ايام بعد اختفاء ويلندا بارلوف |
Oğlunun kayboluşuyla ilgili araştırmada CIA desteği resmi olarak durduruldu. | Open Subtitles | تم الإعلان رسميًا عن وقف دعم المخابرات لقضية اختفاء ابنك |