doğru ifadeyi bulmak için vücutla düşünüyordunuz. doğaçlama, sahne partnerine göre oyun. | TED | لاعادة بناء المشاعر و نوعا من التفكير مع جسدك لايجاد التعبير الصحيح ارتجل , قم بالاداء قبالة شريكك في الدور |
Kanunları çiğnemezsin ama ara sıra esnetebilirsin. Böyle zamanlarda doğaçlama davranmalısın. | Open Subtitles | انت لاتخالف القانون ولكن أحيانا عليك تجاهلة عندما يأتى هذا الوقت , ارتجل |
doğaçlama yap. | Open Subtitles | ارتجل. لمن لا يعرف معني ارتجل هو اختلق رواية |
doğaçlama yaptı, duygularının peşinden gitti. | Open Subtitles | هو ارتجل من عنده ذهب حيث قادته مشاعره أفهمت؟ |
Tüpü açtığında, doğaçlama yapmak zorundaydım. | Open Subtitles | كان علي أن ارتجل عندما فتحتي القارورة |
Berbat bir dansçısın, doğaçlama yapmam gerekti. | Open Subtitles | يالك من راقص سيئ كان علي ان ارتجل |
doğaçlama yap. | Open Subtitles | لمن لا يعرف معني ارتجل هو اختلق رواية |
Şimdi doğaçlama yapmalıyım. | TED | الان يجب علي ان-- ان ارتجل مرة اخرى. |
Bilmiyorum. doğaçlama yapacağım. | Open Subtitles | لا اعلم سوف ارتجل |
doğaçlama yaparız tatlım. | Open Subtitles | حسنا, ارتجل,حبيبى. |
doğaçlama yaparız tatlım. | Open Subtitles | حسنا, ارتجل,حبيبى. |
Söyledim ya, doğaçlama yapıyordum. | Open Subtitles | كما قلت لك, لقد كنت ارتجل |
doğaçlama yapıyorum, tamam mı? | Open Subtitles | اننى ارتجل ، حسنا ؟ |
Ama Doktor doğaçlama yaptı. | Open Subtitles | ولكن الدكتور ارتجل ذلك |
Tamam, doğaçlama yapacaksın. | Open Subtitles | حسنًا، سوف ارتجل. |
doğaçlama hareketli bir şeyler çal. | Open Subtitles | ! ارتجل مقطوعة مبهجة |
doğaçlama yapıyordum. | Open Subtitles | كنت ارتجل . |
- doğaçlama gibi yani. | Open Subtitles | - علي ان ارتجل |