"ازعاج" - Translation from Arabic to Turkish

• rahatsız
• sıkıntı
• rahatsızlık
• baş
• Zahmet
• gürültü
• gürültülü
• sinir
• belası

Sorun olursa dahiliden beni ara, başka kimseyi rahatsız etme.
أي مشكلة أتصل بي لا تبدا في ازعاج احد أخر

rahatsız edilmek istemiyorum. Santral sabahtan beri Butterfield 8-3597' arıyorum.
لا اريد اى ازعاج . سنترال ,اننى احاول الأتصال برقم 83597 بترفلاى طوال الصباح,

Bir erkeği içerken rahatsız etmekten hiç hoşlanmam.
انا لا احب ابدا ازعاج رجل عندما يتناول الشراب

Yayınevini senin devraldığını Bay Wennerström'un yaşadığı sıkıntı için üzgün olduğunu benim yorum yapmayacağımı.
أنكِ تتولين منصب المحرّر وأنكِ تعتذرين عن كل ازعاج تسببت به "ونرستروم" لا تلاحقني التعليقات

Bu durumda her şey bana pek rahatsızlık vermeden hâlloldu.
على اي حال، لقد سويت المسألة بأقل ازعاج لي.

-Çok saygılı davrandı, baba. -Tam bir baş belası.
ـ إنه على قدر من الاحترام ياأبي ـ هو لا يعدو أن يكون مصدر ازعاج لعين

Bunu yapmak istemiyorum ve çok Zahmet olacak.
انا لا اريد فعل هذا و ان هذا ازعاج بالكامل

Bahçeye bakalım. İnsanları rahatsız etmeye gerek yok.
دعنا نلقى نظره فى الحدائق اولاً لا داعى من ازعاج الناس

Kraliçe Enid ölmüştü... ama onun bir çocuk sahibi olduğu söylentisi Kral Aella'yı hâlâ rahatsız ediyordu.
ولكن شائعة مولد الطفل الذي ولدته قد استمرت في ازعاج الملك ايللا

Yarım saat bizi hiç kimse rahatsız etmesin.
لا نريد اى ازعاج خلال النصف ساعة القادمة

Her şey düzelmeli. Babam tekrar rahatsız edilmemeli.
أريد تسوية كل شىء الليلة لا أريد أى ازعاج لأبى بعد الأن

Her şey düzelmeli. Babam tekrar rahatsız edilmemeli.
أريد تسوية كل شىء الليلة لا أريد أي ازعاج لأبي بعد الآن

Konuklarımızı rahatsız etmek istemiyorum.
واخرجه من الباب الخلفى من فضلك لاأريد المزيد من ازعاج الضيوف

Oraya ya da buraya oturursunuz ya da birşeyler anlatarak sizi eğlendiririm, bu sizi rahatsız etmez,değil mi?
عندما تجلسين هنا او هنا او عندما تتسلين باى شكل كان ولكن هذا لن يسبب لك اى ازعاج ,اليس كذلك ؟

Beni sürekli endişelendirip sıkıntı veriyorsun!
انت مجرد مصدر ازعاج متواجد ليجعلنى اقلق

-Rica ederiz. -Umarım hiç rahatsızlık vermemişimdir.
انتي مرحب بك دائما انا امل اني لم اكن قد سببت لك العناء او ازعاج

Şu anda sadece birer baş belaları, Albay. Ama biraz daha buza son derece ihtiyacımız var.
انهم ليسوا اكثر من مصدر ازعاج الآن لكننا في حاجة ماسة للثلج.

Eğer sana Zahmet olmazsa... Bu akşam çok iyi olur.
...ان لم يكن فيه ازعاج لكي هذا المساء سيكون من الجيد

gürültü yok, ses yok, hareket yok, hiçbir şey yok.
بدون صوت, بدون ازعاج بدون حركة.. لا شيء!

Çoğu insan spor salonlarının gürültülü olmasını ister. Ben salonum böyle olsun istiyorum.
كثير من الناس يحبون الجمانيزيوم الخاص بهم في ازعاج اما انا فأحبه هادئ و نظيف

Benden daha güzel görünümlü bir kadın olmasının ne kadar sinir bozucu bir şey olduğunu hayal edebiliyor musun?
أيمكنكَ أن تتخيّل مدى ازعاج كونها أكثر جمالاً منّي؟