"اصابة" - Translation from Arabic to Turkish

    • atış
        
    • zarar
        
    • yarası
        
    • vuruş
        
    • yaralanma
        
    • isabet
        
    • yara
        
    • hasar
        
    • travması
        
    • sakatlık
        
    • yaralanması
        
    • Hedef
        
    • atıştı
        
    • enfeksiyon
        
    • yaralanmış
        
    Görünmüyor ama atış yaptığımız her cephane onlara zarar verecek kadar yakınlaşamadan patlıyor. Open Subtitles كل ما يطلقونه عليه ينفجر مرتداً بدون ان يحدث فيه أي اصابة فعلية
    Başınızdaki yara, bir kaza sonucu değil. Ateşli silah yarası. Open Subtitles اصابة رأسك لم تكن حادثة، بل كانت نتيجة طلق ناري.
    - Bir başka vuruş nediyorsun? -Dokundu kabul ediyorum. Open Subtitles اصابة اخرى ماقولك انها لمسة اعترف بذلك
    Onlar da sana, hayati tehlikesi olmayan bir yaralanma için 20 saatlik bir operasyon mu yapılır diyecekler. Open Subtitles سيخبرونكِ الشيء ذاته جراحة لمدة عشرين ساعة لأجل اصابة لا تهدد الحياة، فرصة كبيرة أليس كذلك؟
    Pratikte Norden vizörü 20.00 feet'ten bir bombayı turşu fıçısına isabet ettirebilir, ancak sadece mükemmel koşullarda. TED اثناء استخدامه .. فموجه نوردن للقنابل يستطيع اصابة برميل مخلل من على ارتفاع 20 الف قدم ولكن هذا في الظروف المثالية
    Kalça kemiğini temizlerken kaynamış bir hasar buldum, bir yıldan daha az. Open Subtitles عندما كنت انظف عظم الفخذ, وجدت اصابة تلتحِم, عمرها اقل من سنه
    Tam travma paneli, dört ünite kan Kafa travması işareti var mı? Open Subtitles حمالة وعدة الأصابات الكاملة . هل من مؤشرات على اصابة بالرأس ؟
    Bakın, bu onun ciddi bir sakatlık sonrası ilk günü. Open Subtitles هذا أول يوم لها بعد رجوعها من اصابة خطيرة
    Bu salamanderde bir uzuv yaralanması. TED في الواقع هذه اصابة لأحد اطراف هذا السمندر.
    Görünmüyor ama atış yaptığımız her cephane onlara zarar verecek kadar yakınlaşamadan patlıyor. Open Subtitles كل ما يطلقونه عليه ينفجر مرتداً بدون ان يحدث فيه أي اصابة فعلية
    - Vurduk! Birlik liderleri, atış serbest! Open Subtitles اصابة مباشرة انها اصابة اضربوا كما تشائون
    Et yarası..belki beyin sarsıntısı Ama çok ince bi yerde. Open Subtitles اصابة سطحية , ربما قوية لكن لايوجد اذى بالجمجمة
    Öldürücü vuruş. Öldürücü vuruş. Open Subtitles "الى المستوى الثاني " "اصابة مميتة ..
    Ciddi bir yaralanma gibi de değil zaten. Open Subtitles انها ليست مثل اي اصابة انها اصابة خطيرة.
    Sancak burun tarafından isabet aldık. hasar kontrol ekibini yollayın. Open Subtitles لدينا اصابة علي ميمنة السفينة بعيدة عن السيطرة للضرر
    Evet, kafatasında omurganın giriş yaptığı yerde kötü bir yara var. Open Subtitles هناك اصابة سيئة فى قاع الجمجمة حيث يخرج النخاع الشوكى
    ...ama en kötü hasar, sağ bacakta olmuş spiral kırılma şeklinde. Open Subtitles اسوأ اصابة فى الساق اليمنى على شكر كسر حلزونى متسلسل
    Kardeşimin kusuruna bakmayın. Çok büyük bir kafa travması geçirdi. Open Subtitles يجب أن تعذر أختي لديها اصابة خطيرة بالرأس
    Nathan, geçirdiğin hafif bir sakatlık değildi. Open Subtitles ان اصابتك لم تكن اصابة صغيرة
    Futbol yaralanması ile merdivenlerden yuvarlanma arasındaki farkı bilirim Open Subtitles اعرف الفرق بين اصابة كرة قدم و سقطة من السلم
    Açık Hedef değildi ve senin yerini bilmiyordum. Open Subtitles لم يكن لدي اصابة واضحة. لم اعلم اين كنتي.
    İyi atıştı bu arada. Ciddiyim. Şimdi, bu cinayeti senin üstüne yıkmam gerekiyor. Open Subtitles اصابة جيدة علي كل حال لذلك ، والأن
    Doktorlar beyninde enfeksiyon olduğunu ve ellerinden bir şey gelmediğini söyledi. Open Subtitles لقد قال الاطباء بأن لديه اصابة في مخه. لا يمكنهم عمل شئ لأجله.
    Otoban'da fena yaralanmış biri var. Open Subtitles لدي حالة اصابة خطيرة هنا في الطريق السابع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more