"اصبعها" - Translation from Arabic to Turkish

    • parmağını
        
    • parmağına
        
    • parmağındaki
        
    • Parmağı
        
    • parmağında
        
    • parmağından
        
    parmağını kesip, idrar örneğine birkaç damla damlatıyor ki böbrek taşı gibi görünsün. Open Subtitles لقد وخزت اصبعها ووضعت بضع قطرات من الدم في عينة البول لتجعله يبدو
    Az önce parmağını ağzıma soktum. Bu tamamen senin suçun, dostum. Open Subtitles وضعت للتو اصبعها في فمي عليك أن تفعل ذلك يا صاح
    Vücudum onun için bir tuval gibiydi ve parmağını yüzümden aşağı öyle yavaş indirirdi ki hareket ettiğini bile hissetmezdim. TED كان جسدي مثل لوحة زيتية بالنسبة لها، وتقوم بتمرير طرف اصبعها إلى أسفل وجهي ببطء شديد ل يمكنني الاحساس به يتحرّك.
    Yüzüğü yokmuş, o yüzden annemin parmağına keçeli kalemle bir tane çizmiş. Open Subtitles لم يكن لديه خاتم لذا رسم خاتما على اصبعها بواسطة قلم تخطيط
    Lakin 16. yaş gününde, güneş batmadan önce bir çıkrık iğnesi parmağına batacak ve ölüm gibi bir uykuya dalacak! Open Subtitles لكنْ... قبل أنْ تغرب الشمس في عيد مولدها السادس عشر... ستغرز اصبعها في مغزل حياكة وتغطّ في نوم أشبه بالموت
    Titreyen elleriyle bana su verirken parmağındaki yüzüğü fark ettim. lşıl ışıldı. Open Subtitles بينما كانت يداها المرتجفتان تعطيني الماء لاحظت خاتمها يلمع في اصبعها
    Ve bir doktorun, o kızın Parmağı kalbindeki delikte olmasına rağmen kocamın kan kaybettiğini söylediğini duydum. Open Subtitles و سمعت هذا الطبيب يقول بالرغم من أن الفتاة تضع اصبعها .علىالقطعفيقلبه . .الاأن زوجييفقد.
    Bu sabah tam işe çıktığı sırada yüzüğü parmağında gördüm. Open Subtitles رأيت الخاتم في اصبعها هذا الصباح قبل مغادرتها الى العمل
    parmağını kıçıma sokmaya çalışmıştı... Open Subtitles أثناء مضاجعتنا حاولت أن تحشر اصبعها في مؤخرتي ..
    Sanki son nefesinde, parmağını kendi kanına batırıyor ve katilin adının baş harfini yazıyor. Open Subtitles ببساطة لا اعرف, قد تكون من فعلها وهى تموت لقد كتبت باطراف اصبعها وعليه دمها
    parmağını süsleyen elmas en az kendi kadar nadide. Open Subtitles زينت إحدى الماسات اصبعها بينما هى نفسها تعتبر جوهره
    Bir gün size parmağını kazara kadavraya dikmesinin hikayesini anlatabilirim. Open Subtitles اوه.. يوما ما سوف أخبرك بالقصه في الصدفة كيف وضعت اصبعها بالجيفة
    Kuzenim Sasha'yı hatırlıyorum, o zaman iki yaşındaydı, resimli bir kitaba bakıyordu ve bir parmağını yalar ve sayfayı diğer eliyle çevirirdi, bir parmağını yalar ve sayfayı diğer eliyle çevirirdi. TED إذ أتذكر قريبتي ساشا والتي كانت تبلغ السنتين من العمر في ذلك الوقت حيث كانت تنظر في كتاب مصور لكنها كانت تلعق اصبعها وتقلب الصفحة بيدها الأخرى لكنها كانت تلعق اصبعها وتقلب الصفحة بيدها الأخرى
    - Bu ucubeler onun parmağını yiyorlardı! Open Subtitles -هو ليست لعبة،حسناً؟ هؤلاء الريفيين كانوا يأكلون اصبعها
    Uyumadan önce bir el veya ayak parmağına kurdele bağlardı. Open Subtitles لقد كانت تربطه على اصبعها أو تخبّئه قبل النوم،
    "Prenses 15 yaşına basınca parmağına bir iğne batıracak ve ölecek." Open Subtitles عندما تصبح الاميره في الـ 15 من العمر سوف تغز اصبعها بالمغزل وتموت
    Sen onun parmağına yüzüğü o senin parmağına yüzüğü taksın. Open Subtitles الخاتم على اصبعها والخاتم على اصبعه
    Ve yüzük parmağındaki yüzük izi, yarasının hâlâ taze olduğunu ve onu savunmasız kıldığını gösteriyor. Open Subtitles والاسمرار بمكان خاتم اصبعها يوحي بأن الجرح لا يزال طريا مما يجعلها عرضة للخطر
    - Evet, evet parmağındaki mavi boya üzerinde çalışabilmek için aşırı sulanmıştı, Open Subtitles نعم ، الدهان الأزرق الذي كان على اصبعها كان خفيفا جدا لنحصل منه على عينة و نختبرها
    Parmağı sirklerdeki ampul çubuklar gibi yandı. Open Subtitles - أجل وقد أضاء اصبعها كواحدة من عصي الضوء التي تحصلين عليها في السيرك
    Parmağı hastalandı diye sen Joy'la çok zaman geçirince onunla tekrar iletişim kurdum. Open Subtitles لقد كنت تقضي الكثير من الوقت مع ( جوي ) لأن اصبعها أصيب بمرض و لهذا اتصلت به مجدداً
    - parmağında da aynı boya vardı. Open Subtitles الضحية لديها نفس لون الدهان على اصبعها ؟
    Ama hayatım buna bağlı olsaydı, bu izin sağ orta parmağından olduğunu söylerdim. Open Subtitles أن اصبعها في اليد اليمنى عمل كل هذا ، شـكرا نعم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more