"اصدق ذلك" - Translation from Arabic to Turkish

    • İnanamıyorum
        
    • Buna inanamıyorum
        
    • inanıyorum
        
    • İnanmıyorum
        
    • Buna inanmam
        
    • de inanamıyorum
        
    • buna inanmıyorum
        
    İnanamıyorum! Milli oluyorum ve parasını adi bir polis ödüyor! Open Subtitles هههههه , لا استطيع ان اصدق ذلك , هذه اول مرة لى والشرطى لوزى يدفع لى
    İnanamıyorum buna. Open Subtitles انا لا يمكننى تصديق ذلك الهراء انا لا اصدق ذلك
    Ve aşağıda şurada "İmzalıyor, imzalıyor,Buna inanamıyorum." yazıyor. Open Subtitles وهنا في الأسفل عبارة صغيرة تقول هو يوقع عليه هو يوقع .. أنا لا اصدق ذلك
    İnanamıyorum. Buna inanamıyorum. Ona âşık olacak bir erkek olamaz. Open Subtitles لا اصدق ذلك, لا يوجد رجل لا يقع في حبها
    - Olmaz efendim. Buna inanıyorum. Top taşıyıcılarımız iyi. Open Subtitles نعم يا أمي، اصدق ذلك لدينا دفاعات جيدة نحن حوالي 180
    Daha sonra kendi gözlerimle gördükten sonra bile hala inanmıyorum. Open Subtitles وحتى بعد أن رأيت ذلك بنفسي ، ما زلت لا اصدق ذلك.
    Eğer diğer adamlarla birlikteyse, üzgünüm ama Buna inanmam, gerçekten inanmam. Open Subtitles اسمع.. كنت أعرف أنها كانت تحبني وإن كانت تواعد آخرين فأنا آسف لا يمكن ان اصدق ذلك..
    Ben de inanamıyorum ama öyleymiş Open Subtitles انا ايضا لا اصدق ذلك لكنها قالت ان هذا هو ما حدث
    buna inanmıyorum. Oh, Chloe, buna inanamam. Open Subtitles لا أصدق هذا, اوه كلوي لاأستطيع ان اصدق ذلك
    İnanamıyorum. Dickie'yi hiçbir kuvvet götüremezdi. Open Subtitles لا اصدق ذلك لا شيء يُجبر ديكي على الحضور
    İnanamıyorum. Dickie'yi hiçbir kuvvet götüremezdi. Open Subtitles لا اصدق ذلك لا شيء يُجبر ديكي على الحضور
    - Hayır. - İnanamıyorum. Kendini oyuna vermedin. Open Subtitles أنا لا اصدق ذلك أنتَ لم تشارك في اللعبة أنتَ لستَ جائعا
    Ara verilmiştir. Buna inanamıyorum. Open Subtitles و سيستأنف عقوبته السجنية في حصن والتون بيش بفلوريدا لا اصدق ذلك
    Duydum. Buna inanamıyorum. Open Subtitles قد سَمعتُ ، لا اصدق ذلك صداعي القادم
    Aman Tanrım, Kenai! Buna inanamıyorum. Open Subtitles أوه ، يا ربي ، كيناي انا لا اصدق ذلك
    Buna tüm kalbimle inanıyorum. Open Subtitles انا حقاً اصدق ذلك
    Buna inanmam. Diyelim ki içerdeki hasta Bayan Froy. Open Subtitles انا اصدق ذلك لنفترض ان المريضة هذه هى الأنسة فروى .
    Hissedebiliyorum. Bazen ben de inanamıyorum ama hissedebiliyorum. Open Subtitles وانا احسه لم اكن اصدق ذلك, لكنى احسه.
    - buna inanmıyorum. Suçlu olan artık itiraf etsin... Open Subtitles - لا اصدق ذلك , الذي لن يعترف الان اقسم بأن ـــ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more