- Hayır. sanırım Grady'nin gerçekten tehlikede olduğunu düşünseydin, doğruyu söylerdin. | Open Subtitles | كنت اظن انك كنت ستعترف ان وجدت ان جريدى فى خطر |
sanırım bir hayranın oldu ondan uzak dur tamam mı? | Open Subtitles | اظن انك عندك معجب انت فقط ابق بعيدا عنها مفهوم؟ |
Bence sen hayatın boyunca kendinden kaçmış ve görünmez olmaya çalışmışsın. | Open Subtitles | اظن انك كنت تهرب من نفسك طوال حياتك تحاول ان تختفي |
Plağın satmadığı için, yardım istiyorsun galiba. | Open Subtitles | اظن انك تريد صدقة بما أن اسطوانتك لا تباع كما ينبغي |
Seninle aynı fikirde olan nazik kentliler bulabileceğini pek sanmıyorum. | Open Subtitles | انا بالكاد اظن انك ستجد العديد من المواطنين المحترمين يتفقوا معك. |
Senin de beni sevdiğini sanıyordum. Senin bir suçun yok. | Open Subtitles | أنا كنت فقط اظن انك تحبني , أنه ليس خطأك |
Hayır, özür dilerim. Kesinlikle ruh hastası olduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | لا, أنا آسفه جداً, انا لا اظن انك مثيره للشفقه على الإطلاق |
sanırım bu geceki oyunu çok daha heyecan verici bulacaksınız. | Open Subtitles | اظن انك ستجد اللعبة الليلة مثيرة للغاية ,والحصة ستكون |
sanırım bu gece bulaşıkları yıkamayı sen kazandın bebeğim. | Open Subtitles | اظن انك احسنت اختيار الطبق الليله يا حبيبي |
Evet, sanırım, aptallık yaptığımı düşünüyorsun, ha? | Open Subtitles | نعم, اظن انك تعتقد اني غبي جداً اليس كذلك؟ |
Sakin ol Garcia, sanırım sadece birilerinin annesini rencide ediyorsun. | Open Subtitles | حسنا, على مهلك جارسيا, اظن انك أهنت والدة أحدهم |
Peki, Bence sen harikasın ve... eskiden harika bir işin vardı. | Open Subtitles | حسناً, أنا اظن انك رائعه جداً وكانت لديك وظيفه رائعه حقاً |
Fark ettim ki, insanların söylediklerinin bir kelimesini bile dinlemiyorsun, bu yüzden cevabım, Bence sen dünyadaki en büyük dallamasın... | Open Subtitles | بوبي لقد لاحظت مؤخرا انك لا تسمع كلمه واحده مما يقول الناس اجابتي علي سؤالك هي انني اظن انك اكبر احمق في العالم |
Sana canın cehenneme derdim, ama Bence sen zaten oradasın. | Open Subtitles | كنت ساخبرك ان تذهب الى الجحيم ولكنى اظن انك هناك بالفعل |
galiba, hep senin son anda ortaya çıkıp, günü kurtaracağını düşünmüştüm. | Open Subtitles | اظن انك دائما ما تقفذ في اخر دقيقه وتنقذ اليوم ولكنك لن تفعل.أليس كذلك؟ |
Hasiktir, galiba az önce çıkardığın sesle davetiye çıkarmış oldun. | Open Subtitles | اللعنة, اظن انك للتو ارسلت دعوة للاحتفال. |
Merak etmenize gerek yok, sizi rahatsız edeceklerini sanmıyorum. | Open Subtitles | لا تقلق سيكونان بخير لا اظن انك ستسمع مجرد رنة منهن |
Kendinizi iyi hissedecekseniz, kastınızın bu olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | ان كان ذلك يفرحك انا لا اظن انك قصدت ذلك |
İnsan doğasını anladığını sanıyordum. | Open Subtitles | كنت اظن انك تفهم شيئا عن الطبيعة البشرية |
Sigara dumanından hoşlanmadığını sanıyordum. | Open Subtitles | كنت اظن انك لاتحبين دخان السجائر او شيئ من هذا القبيل |
Doğrusu, senin biçilmiş kaftan olduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | بصراحه , لا اظن انك تستحق هذا |
Senin çok büyük ihtimalle uzun, zarif bacaklı, çalıların arasından sıçrayan bir ceylan olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | اظن انك من الارجح كنتي.. ..غزال.. بأرجل طويلة رشيقة تقفزين بين الشجيرات |
- Bence doktor değilsiniz. | Open Subtitles | لا اظن انك طبيب |