| Hadi kızlar, dünyayı kurtarmayı erkeklere bırakmak mı? Hiç sanmıyorum. | Open Subtitles | اتردن ان نترك للرجال مهمة انقاذ العالم لا اعتقد ذلك |
| Şu çiçek parlak turuncu değil, sanmıyorum, | TED | فهي لا تأتي بلون برتقالي مشع .. لا اعتقد ذلك |
| - Evet, Sanırım o. - Rahatsız edilmeyi istediğini sanmıyorum. | Open Subtitles | نعم ، اعتقد ذلك لا اعتقد انها تريد االازاعج |
| Sanırım. Ben de öyle düşünüyorum. Hoşuma gitti mi, onu bilmiyorum. | Open Subtitles | اعتقد ذلك وكذلك زوجى, رغم اننى لست واثقة اننى احب هذا |
| Sanırım. Çok korkuyorum, ama elimden bir şey gelmez değil mi? | Open Subtitles | اعتقد ذلك ، انى خائفة ولكن لا يمكننى فعل شئ تجاهه |
| Tüm bunların ödemesi için farklı hesaplar kullanmış olabilirler ama ben öyle düşünmüyorum. | Open Subtitles | أنظري، ربما يستخدمون حسابات مُختلفة لدفع ثمن هذهِ الأشياء لكن لا اعتقد ذلك |
| galiba öyle. galiba işin özü sen değil kendim olmam. | Open Subtitles | اعتقد ذلك ايضا اعتقد ان السر لم يكن انت انه كان انا |
| sanmıyorum. Bence sporla gerçek hayat arasındaki farkı biliyorlar. | Open Subtitles | انا لا اعتقد ذلك , انا اعتقد انهم يعرفون الفرق بين الرياضه و الحياه الفعليه |
| Hayır, öyle olduğunu sanmıyorum. Zaman yolculuğunun mantıksal teorilerine uymuyor. | Open Subtitles | لا , لا اعتقد ذلك ذلك لس ثابتا بالنظريات بالسفر عبر الزمن |
| sanmıyorum, ama daha önceden aldandığım oldu. | Open Subtitles | انا لا اعتقد ذلك ولكني كنت مخطأ في مرة سابقة |
| Hiç sanmıyorum, ejderimin parlayan yansımaları var. | Open Subtitles | لا اعتقد ذلك و الفضل لقدره تنيينى الخاصه |
| Öyle olduğunu sanmıyorum.Keten ayakkabı giyiyordu.İtalyan ayakkabısı,markası Forzieri'. | Open Subtitles | لا اعتقد ذلك كان يلبس احذية رجالية ايطالية نوع فورزرس |
| sanmıyorum. Sesleri çıkmadı. Gidip bakmamı ister misiniz? | Open Subtitles | لا اعتقد ذلك إنهم هادئون , هل تريدين أن أتحقق؟ |
| Sanırım etti. Acayip şeyleri severdi. | Open Subtitles | اعتقد ذلك , فهى كانت تحب ان تكون شاذه شيئا ما |
| Siz de gemiyi kaçırmış gibi görünüyorsunuz. Sanırım kaçırdık. | Open Subtitles | يبدو انك لم تتمكن من اللحاق بالمركب اعتقد ذلك |
| Sanırım. Bilmiyorum, belki de. | Open Subtitles | نعم نعم اعتقد ذلك بالرغم اني لا اعرف بعد |
| - Sanırım. Sanki O'nu Michael Jackson'a benzetmeye çalışmışlar. Bu O. | Open Subtitles | اعتقد ذلك لماذا يجعلوه يبدو مثل، مايكل جاكسون ؟ |
| Sanırım oradaydık. Orada olmasak biz ne tür bir erkek arkadaş oluruz. | Open Subtitles | اعتقد ذلك اي نوع من الاصحاب سنكون ان لم نذهب |
| Her şeyi kolayca halledebileceğimizi düşünüyorsun ama ben öyle düşünmüyorum. | Open Subtitles | تعتقدين أن بأمكاننا فعل شيء , و لكني لا اعتقد ذلك. |
| İlaç bile kullanmamıştı galiba. | Open Subtitles | لا اعتقد انه وضعها حتى في مستشفي لا اعتقد ذلك. |
| - Bence öyle. Eğer burada çalışmaya devam etmek istiyorsan, kabul edersin. | Open Subtitles | انا اعتقد ذلك , و إذا أردت أن تستمر في عملك هنا |
| Ben de öyle düşünmüştüm ama oradaki adamların benimle ilgili bir sorunları varmış. | Open Subtitles | اعتقد ذلك لكن فريق الاختيار كانت له مشاكل معي |
| Alacağınızı sanmam ama şirketin kontrolünü elinize aldığınızda ne yapmayı planlıyorsunuz? | Open Subtitles | سيد لويس اذا كنت تنوي ان تتحكم بالشركه و انا لا اعتقد ذلك لكن اذا ما حدث ذلك ماذا تنوي ان تفعل بالشركه؟ |