| Sabah olduğunda dünya gözüne daha güzel görünecek, söz veriyorum. | Open Subtitles | العالم سوف يبدو أكثر إشراقاً عند الصباح ، اعدك بذلك |
| Kimse siz olduğunuzu bilmeyecek, söz veriyorum. | Open Subtitles | لا احد يعرف على الاطلاق انه انت, اعدك بذلك. |
| Brezilya için Dünya Kupası kazanacağım baba, söz veriyorum! | Open Subtitles | سأفوز بكاس العالم للبرازيل اعدك بذلك يا ابي |
| yemin ederim bu iyiliğin karşılıksız kalmayacak. | Open Subtitles | اقسم بالله أنني سوف أردّ لك هذا الجميل ، اعدك بذلك |
| Odaya girdim ve o sessizce yanaştı sonuçta ABD'nin Başkanı ve hiçbir şey olmadı, yemin ederim. | Open Subtitles | عندما دخلت، اقترب مني وحصل ذلك الشيء انه رئيس الولايات المتحدة ولم يحدث شيئا. اعدك بذلك |
| Tabi, buna söz vermeyi çok isterim ama biliyorsunuz hâlâ testi geçmek zorunda. | Open Subtitles | حسنا,احب ان اعدك بذلك لكن.. هي ما زالت تحتاج الى اجراء الامتحان. |
| Nick konusunda endişelenme. Hemşireler ona iyi bakacak, söz veriyorum. | Open Subtitles | لا تقلقى على نيك ،الممرضة سوف ترعاه اعدك بذلك |
| Söyleyeceklerim hoşuna gitmezse bu işten vazgeçerim, tamam mı? söz veriyorum. | Open Subtitles | اذا لم يعجبك ما سأقولة فسوف يكون كل شىء بخير , اعدك بذلك |
| Bu sende olduğu sürece, başına asla kötü bir şey gelmeyecek. Tamam mı? söz veriyorum. | Open Subtitles | وطالما هو معك , لن يحدث لكي اي شيئ سيئ اعدك بذلك |
| Sana söz veriyorum babam için çalışmaktan vazgeçtiğin gün seni kapıda bir martiniyle bekleyip günün hakkında soru soracağım. | Open Subtitles | حسناً. اعدك بذلك اليوم الذي ستتوقف فيه عن العمل لوالدي |
| Zulayı ver ve sana söz veriyorum buradan canlı şekilde ayrılacaksın. | Open Subtitles | استسلم اعدك بذلك بأنه سيتركك على قيد الحياة |
| Brezilya için Dünya Kupası kazanacağım baba, söz veriyorum! | Open Subtitles | سأفوز بكاس العالم للبرازيل اعدك بذلك يا ابي |
| -Ama söz veriyorum,çabuk döneceğim. -Harika. | Open Subtitles | ولكن سأعود قريباْ , اعدك بذلك هذا جيد |
| -Eh öpeceksin, sana söz veriyorum. -Uzak duur! | Open Subtitles | ستقبلها يوما ما، اعدك بذلك لا دخل لك |
| söz veriyorum, öncekinden daha güzel olacak. | Open Subtitles | ستكون افضل من المرة الاخيرة، اعدك بذلك |
| Jess, yakında evimize gideceğiz. söz veriyorum! | Open Subtitles | ساصتحبك للبيت قريباً اعدك بذلك |
| Artık kızmayacağım. söz veriyorum. | Open Subtitles | لن اكون مجنونة مرة اخرى , اعدك بذلك |
| yemin ederim kapağı kimseye söylemeyeceğim, tamam mı? | Open Subtitles | اقسم اني لن أخبر احداً عن تلك الفتحة،اتفقنا؟ اعدك بذلك |
| Ve Jessi'yle temas kurmaya çalışırsan yemin ederim hakkında şikayette bulunurum. | Open Subtitles | . . و اذا حاولتي التواصل مع جيسي بأي شكل سأبعث لهم بالشكوى ,اعدك بذلك |
| Lunn'a bir şey olmayacak, yemin ediyorum. | Open Subtitles | انظري , لان سوف يكون بخير أنا اعدك بذلك |
| - buna söz veremem. | Open Subtitles | -لا استطيع ان اعدك بذلك |