"اعرف ذلك" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bunu biliyorum
        
    • Biliyordum
        
    • Biliyorum bunu
        
    • - Biliyorum
        
    • bilmiyordum
        
    • olduğunu biliyorum
        
    Bunu biliyorum ve anlıyorum ki her şeyi benden saklamışsınız. Open Subtitles أنا اعرف ذلك وأستطيع أن ارى ذلكأنكم تخفون عنى الاشياء
    Bunu biliyorum ve anlıyorum ki her şeyi benden saklamışsınız. Open Subtitles أنا اعرف ذلك وأستطيع أن ارى ذلكأنكم تخفون عنى الاشياء
    Sizler iyi insanlarsınız, Bunu biliyorum ama belli bir şeyler saklıyorsunuz. Open Subtitles انتن نساء طيبات اعرف ذلك لكن من الواضح انكن تخفين شيئا
    Adım George... Lanet olsun, Biliyordum! Gene şu muhasebeci kılıklı Manuel ile gitti. Open Subtitles تبا لذلك , انا اعرف ذلك , لقد رحل مره ثانيه مع هذا الطائش مانويل
    Demek istediğim, Biliyorum bunu ama, bana ihanet edeceğini düşünmemiştim. Open Subtitles اعني، اني اعرف ذلك لاكن لم اعتقد انها ستغدر بي
    - Biliyorum. Ama çok iyi bir sebebim var. - Sorumsuzluk özür olamaz. Open Subtitles اعرف ذلك و لكن لدى عذر وجيه - لا يوجد عذرا للتأخير -
    Bunu biliyorum, çünkü isimlerin bir kısmını ben yazdım. Open Subtitles أنا اعرف ذلك لأنني قمت بتدوين بعض تلك الأسماء بنفسي
    Evet Bunu biliyorum. Bu da seni hapse girmekten kurtarabilir, ama karar benim değil. Open Subtitles نعم اعرف ذلك ، و هذا ما قد يمنعك من دخول السجن ، ولكن هذه ليست مشكلتى
    Çok iyi not aldım ve Bunu biliyorum. Barajı aşmıştım. Open Subtitles لقد حققت علامه عاليه اعرف ذلك, كنت بمزاج مناسب
    Bunu biliyorum çünkü öyle olmasan seninle birlikte olamazdım. Open Subtitles اعرف ذلك لانني لا يمكن اكون معك لو كنت اقل من ذلك
    Ev geride hiçbir iz bırakmıyor. Artık Bunu biliyorum. Onu durduramayız. Open Subtitles المنزل لا يترك أثرا اعرف ذلك الآن لا يمكننا ايقافه
    Bunu biliyorum, çünkü; bütün diğer eziklerin medet umdukları eziklerdenim. Open Subtitles اعرف ذلك لاني أنا الفاشل الذي يأتيه جميع الفاشلين ليأخذوا النصانح منه
    Bunu biliyorum çünkü kendi eğittiğin dört doktor oy birliğiyle sana bu tanıyı koydu. Open Subtitles اعرف ذلك لن 4 اطباء قمت انت بتدريبهم قد قاموا بتشخيصك بالاجماع باعتلال الكبد الدماغي
    Bunu biliyorum, sadece... 5 yıldır tüm hayatım o. Open Subtitles انا اعرف ذلك ولكنه كان حياتي لمدة خمس سنوات
    Bunu biliyorum, sadece... 5 yıldır tüm hayatım o. Open Subtitles انا اعرف ذلك ولكنه كان حياتي لمدة خمس سنوات لا املك المال ولا مكان للذهاب إليه
    Bu lanet çembere inmemeliydik, Biliyordum böyle olacağını. Open Subtitles لم يكن علينا الهبوط على هذة الكرة اللعينة كان ينبغى ان اعرف ذلك
    Şef, hayır. Bunu ben bile Biliyordum. Open Subtitles ايها الضابط ، لا لن يفر حتى انا اعرف ذلك
    Öyle olduğunu Biliyordum, dostum. Sen bir popo adamısın. Open Subtitles لقد كنت اعرف ذلك يا أخي أنت من عشاق المؤخرات
    İnsüline ihtiyacım var. Biliyorum bunu. Open Subtitles احتاج للإنسولين اعرف ذلك
    - Biliyorum. - Bomba 3 gün önce postalanmıştı. Open Subtitles ـ اعرف ذلك ـ القنبلة ارسلت قبل ثلاث ايام
    Bunu bilmiyordum. Yasal bir sürücü yanımdayken bunun sorun olmayacağını düşünmüştüm. Open Subtitles انا لم اكن اعرف ذلك لقد اعتقدت انني اذا قدت مع سائق بالغ فهذا امر عادي.
    - Canlı yayına girmek üzere. - Canlı yayına girmek üzere olduğunu biliyorum. Bu yüzden ona ihtiyacım var. Open Subtitles انه على وشك ان يظهر على الهواء اعرف ذلك لذا أحتاجه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more