| Tamam bak, burada sana arka çıkmam gerektiğini biliyorum ama bunu kasıtlı yaptığını sanmıyorum. | Open Subtitles | حسناً, انظري, اعلم أني يفترض أن أكون كأختك هنا, لكن ليس كأنه فعلها عمدا |
| Tamam, bak, biraz sıkıcı olduğumu biliyorum ama böyle bir dünyada, sonlar, amacı temize çıkarır. | Open Subtitles | اعلم أني ازعجتك قليلاً، لكن بهذا العالم الغاية تبرر الوسيلة |
| Tamam, seni çok iyi tanımadığımı biliyorum, ve az sonra söyleyeceğim büyük ihtimalle senin için birşey ifade etmeyecek. | Open Subtitles | حسنٌ ، اعلم أني لا أعرفك على الإطلاق وربما لا تكترث لما سأقوله |
| Döndüğümden beri biraz meşgul olmuş olabilirim biliyorum ama bu senin yanında olmadığım anlamına gelmez. | Open Subtitles | اعلم أني ربما كنت مشغولة منذ عودتي ولكن هذا لايعني أني لست هنا من أجلك |
| Ama buraya gelmeden önce biri olduğumu biliyorum. | Open Subtitles | , لكنني اعلم , أني كنت شخصاً ما قبل مجيئي الى هنا |
| biliyorum suan baskalarinin kararlarini sorgulayacak biri gibi durmuyorum ama belki de annene evlenecegini söylemen gerekirdi. | Open Subtitles | اعلم أني لا أبدو كالشخص الذي ينبغي التشكيك بشخص آخر وتضمينه في الحكم، ولكن ربما يجب عليك اخبار والدتك أنك سوف تتزوجين |
| Her şeyi karıştırdığımı biliyorum. | Open Subtitles | اصغِ ، اعلم أني سببتُ لكم فوضى عارمة |
| - Çılgınlık, kulağa çılgınca geldiğini biliyorum. | Open Subtitles | هذا جنون. اعلم أني أبدو مجنونة - هذا ليس جنون - |
| Öğretmenlik yapabileceğimi biliyorum ama... | Open Subtitles | اعلم أني أستطيع التدريس لكني |
| Siktir. Bak, ben olmadığımı biliyorum. | Open Subtitles | تبا ، اعلم أني لم افعل ذلك |
| Şimdi, o kişinin ben olmadığımı biliyorum. | Open Subtitles | تبا ، اعلم أني لم افعل ذلك |
| Hiç de iyi bir baba olamadığımı biliyorum. | Open Subtitles | روب , اعلم أني لم أكن أب جيد |
| - Bunu yapabileceğimi biliyorum. - Tonda da öyle söyledi. | Open Subtitles | اعلم أني بامكانى فعلها - هذا ما قاله (توندا) أيضاً - |
| Hata yaptım biliyorum ama ama bu vücut, Kim Joo Won'un. | Open Subtitles | اعلم أني اخطأت ولكن هذا جسدك (كيم جو وون) |
| Aceleci davranıyorum gibi görünüyor, biliyorum. | Open Subtitles | اعلم أني أبدو متسرعاً ...ولكني |
| Önemli çünkü bildiğimi biliyorum. | Open Subtitles | انه يهم، لأنني اعلم أني أعلم |
| Geç olduğunu biliyorum ama sonunda yazdım. | Open Subtitles | اعلم أني تأخرت ولكني كتبتهم . |
| -Sadece biliyorum işte. | Open Subtitles | -أنا فقط اعلم أني أستطيع |
| biliyorum. Ama... | Open Subtitles | اعلم أني سأحبها ولكن... |
| Özür dilerim, Oksana. biliyorum ona güvenebiliriz dedim ama- | Open Subtitles | آسف يا (اوكسانا) ، اعلم أني قلت أن بوسعنا الوثوق به لكن... |