Polis bir rehinenin vurulduğunu doğruladı. Tekrar ediyorum bir rehine vuruldu. | Open Subtitles | الشرطه اكدت ان احد الرهائن تم طلق النار عليه |
İlk kurbanlara yapılan otopsi zehrin doğal bir bileşik olduğunu doğruladı. | Open Subtitles | تشريح جثث الضحايا اكدت ان السم مركب طبيعى |
Göçmen Bürosı Ekim 2008'de ailesini ziyarete gittiğini teyit etti. | Open Subtitles | ادارة الجمارك و الهجرة اكدت انها كانت في مومباي تزور عائلتها خلال شهر اكتوبر 2008 |
ISI seyahati teyit etti, değil mi? | Open Subtitles | الاستخبارات الافغانية اكدت سفرهم ,صحيح ؟ |
Çekin karşılığının olacağına garanti vermiştin. | Open Subtitles | لقد اكدت ليّ ان هذا الشيك سيكون جاهزاً للصرف |
GELECEK BÖLÜM Polis, geçen ayki soygunla bağlantılı ikinci tutuklamanın yapıldığını onayladı. | Open Subtitles | الشرطة اكدت الان عن هوية الرجل التاني في قضية السرقة بالشهر الماضي |
Ben, sen yatağa girene kadar bekleyip sonra da, uçak rezervasyonumu onayladım. | Open Subtitles | انت ناقشت الامر انا انتظرت حتى غفيت و يعدها اكدت حجز الطائرة مرة اخرى |
Kaynaklar İran odaklı İslami militan grubu olan Cihatçı Özgürlük Cephesi ya da CÖC bu sabah gerçekleşen Venice Beach saldırısını üstlendiğini doğruladı iki kişinin öldüğü ve onlarca kişinin yaralandığı... | Open Subtitles | المصادر قد اكدت ان قاعدة ايران جماعة من المسلمين حركة الجهاد الاحرار, او ج.ي.د |
Bash'ın İtalyan Savaşları sırasında Henry'nin yanında olduğunu doğruladı. | Open Subtitles | لقد اكدت لي أن باش كان مع هنري في الحروب الايطاليه |
Ateşle ve unut tipi füze kullanıldığını doğruladı. | Open Subtitles | لقد اكدت ان موظفيها يطلقون دون هدف, مثل الصاروخ. |
Florida Sam Phelps'in eskiden o eyalet sakini olduğunu doğruladı. | Open Subtitles | (فلوريدا) ، اكدت ان (سام فيلبس) كان من سكان الولاية |
Florida Sam Phelps'in eskiden o eyalet sakini olduğunu doğruladı. | Open Subtitles | (فلوريدا) ، اكدت ان (سام فيلبس) كان من سكان الولاية |
Polis kardeşinin öldüğünü doğruladı Finn. Üzgünüm. | Open Subtitles | الشرطة اكدت لتوها وفاة اختك فين " انا اسف " |
Fonların kullanılabilir olduğunu teyit etmiştiniz. | Open Subtitles | وانت اكدت ان الاموال متاحه وانت اكدت ان الاموال متاحه |
Lauren yarınki randevuyu teyit etti. | Open Subtitles | اسمعوا لهذا, لورين اكدت على موعدنا غدا |
Bunu teyit ettirmiştim. | Open Subtitles | اكدت ذلك هل انتي متاكده انك |
Sezar'ın parası. Şu ana kadar onu alabileceğimi garanti etmiştin. | Open Subtitles | لقد اكدت لي انني سآخذها بحلول هذا الوقت |
Kahretsin, Mark, Palmer'a karşı sürekli saldırıda bulunmanın yapılacak doğru şey olduğunu garanti etmiştin. | Open Subtitles | اكدت لى أن الوقوف ضد (بالمر) كان فعلاً صائباً |
Ama dairenin benim olduğuna dair bana garanti vermiştin. | Open Subtitles | لكنك اكدت لي ان الشقةستكون لي |
Cristal Delgiorno da daha önce yaşadığımı onayladı ayrıca Fransız şeyler her zaman ilgimi çekmiştir. | Open Subtitles | كرستل ديجونو اكدت اني عشت من قبل و انا كنت دوما مولعة بكل شئ فرنسي |
Görevinden döndükten sonra anormal beyin taramaları yaptığını onayladı. | Open Subtitles | لقد اكدت ان المسح الدماغى لديك لم يكن طبيعياً عند عودتك من المهمة |
Havaleleri ben onayladım, ama ben yapmadım. | Open Subtitles | لقد اكدت التحويلات ولكنى لست من ارسلها |