"الآلام" - Translation from Arabic to Turkish

• acı
• acılar
• acıya
• ağrılar
• acılardan
• acıların
• acının
• acılara
• acısı
• ağrısı
• acıyla
• acısını
• acıları
• ağrı
• Pains

Bence sen daha fazlasını kurcalamadan da yeterince acı yaşadın.
أعتقد أنكِ قاسيتِ مايكفي من الآلام بدون التنقيب عن المزيد

Ama şu hayatta sana verebildiğim tek şey acı oldu.
لكن كل ما جلبته لكِ هى الآلام فى هذه الحياة

Senin çektiğin acılar babamınkinin yanında kıymık acısı gibi kalır... cennetten dışlanmış, yeryüzüne inmiş melek, sürgün edilmiş, hakarete uğramış...
لم تكن آلامك على الصليب سوى فتات من الآلام العنيفه التى عاناها أبى الذى ألقى به خارج الفردوس الملاك الهابط

acıya çok dayanıklıydı ve bunu kasete çektirtmek istiyordu.
كان سيعاني من الآلام كثيره، ولكنه طلب ان نصوره في فلم

Vücudumda daha önce hiç yaşamadığım ağrılar vardı.
كانت الآلام في جسدى علي نحو لم أشعُر به من قبلُ ولا من بعد.

Neden olmasın? Yıllar öncesine gidebilirsin. acılardan ve ağrılardan kurtulabilirsin .
قلص فى السنوات و تخلص من تلك الآلام و الاوجاع

Yani, gerçekten acı çeken hastalarınız var ve bunun nesnel bilimini yapmaya çalışıyorsunuz.
أعني، لديك مرضى يشكون بحق من الآلام و أنت تحاول إيجاد علم موضوعي لذلك

İnsanları, kardeşlerini acı çeken hayvanlara ve kölelere dönüştürtüp, acı çektiren kötülük.
الشر الذى جعل الناس يحيلون إخوانهم إلى حيوانات حقيره مهمومه ليستعبدوا و يعانوا من الآلام فى صمت

Bu sana acı verse de Tracy'nin arkandan ne iş çevirdiği önemli değil.Çünkü hak ettiğinden daha fazlasını aldı.
وأنت تعرف شيء، كما قدر هذه الآلام لك، مهما تريسي كان يقوم به وراء ظهرك، حصلت على جحيم أسوأ كثيرا مما كانت تستحقه.

Üzgünüm Adam. Çok acı çektiğini biliyorum.
أنا أسفة أدم أعلم بأنك تعاني الكثير من الآلام

Diyor ki bütün acı ve üzüntüleri için seni suçlamıyor
.إنهاتقولأنها. .أنهالا تلومك. على كل الآلام و القلق

Kahraman ölürse, acı vericidir ama acılar diner.
والذي سيموت بالرغم من أن هذا سيكون مؤلماً إلا أنه سيتجنب بعض الآلام الآتية في الرحلة

Yaşadığım kayıplar ve acılar beni öylesine tüketti ki yarına kadar borcumu ödemek için bir kilo etim bile kalacağını sanmıyorum.
هذه الآلام والخسائر ضايقتاني حتى أنّني بالكاد سأجد رطل اللحم يوم الغدّ لدائني المتعطش للدماء

Tüm bu acılar için tesekkür edeceğimi düsünmemiştim...
بسبب كل الآلام حتى أنا فكرت بإنني ربما ..

Sizi temin ederim ki niyetim daha fazla acıya sebep olmak değil, tamam mı?
أوعدكَ أن ، نيتى ليست بأن أجلب إليكَ المزيد من الآلام , إتفقنا؟

- Son birkaç gündür ağrılar azaldı.
لماذا؟ تلك الأيام القليلة الماضية خفت حدة الآلام

Dünyadaki bütün acılardan kurtul ve amansız denizlere yelken aç Nirvanaya ulaşana kadar.
و تتخلصي من كل الآلام الدنيويه و تبحري عبر الصعاب حتى تصلي للصفاء الروحي

Ve Tanrı gözlerinden bütün yaşları silecek; ve daha fazla ölüm, keder, gözyaşı olmayacak, öncekilerin çektiği acıların hiçbiri olmayacak.
و سوف يجفف الرب الدموع من أعينهم و سوف لا يكون هناك موت و لا ندم و لا بكاء و لن يكون هناك المزيد من الآلام

Fakat huzur bulmak ve sebep olduğum acının cezasını çekmek istiyordum.
ولكنني أردت العثور على السكينة والتكفير عن الآلام التي تسببت بها،

Bu aile sıkıntılara ve acılara göğüs gerdi.
حملت هذه العائلة الكثير من الآلام والصعاب

Sabahtan beri karın ağrısı çekiyorum.
إنها الآلام التي لازمت معدتي طوال اليوم

Bazen, insan acıyla baş başa iken, ki böyle anlar gereklidir,
في بعض الأحيان و عندما يكون المرء وحيداً مع تلك الآلام و تلك لحظة من الضروي أن تحدث

Dünyevi insanlar muhtemelen üstatların çilelerini anlamaya çalışırlar ama sadece çok azı bu çilelerin derinliğini ve acısını kavrayabilir.
يمكن الناس العاديين تأتي لفهم معاناة الماجستير ولكن قلة من سيفهم العمق ونفس تلك الآلام

Paylaştığımız acıları bilseydiniz.
إذا عَرفت فقط الآلام التى أوفرها لك و للعالم

Bütün ağrı ve hastalıklarını kafandan çıkar kulaklar duysun bunu...
جميع الآلام والأوجاع اخرجي من داخل الرأس ومن سماع الأذنين

"Growing Pains"deki çocuk mu?
هذا الفتي من "الآلام المتزايدة"؟ #Growing Pains: مسلسل تلفزيوني 1985-1992#