"الآلهةِ" - Translation from Arabic to Turkish

• tanrıların
• tanrılar

Diğer tanrıların yasalarındaki onur ve babaların yerine kendi varlığını ve sosyal hayatı baz alır :
الآخرون يُشرّفونَ قوانينَ الآلهةِ والآباء بدلاً مِن ذلك يَجْعلُونه القاعدةَ

İnsan formundan hayvan formuna ya da tam tersi; tanrıların insanlara, insanların tanrılara; rüzgarın kana, vücudun suya çirkinliğin güzelliğe dönüşümleri gibi.
سواء هو شكلُ إنسانيُ في الشكلِ الحيوانيِ، مِنْ الآلهةِ إلى البشرِ أَو مِنْ البشرِ إلى الآلهةِ، الريحِ في الدمِّ،

tanrıların heykelleri büyük bir ilgiyle tereyağından yapıldı.
نحت الآلهةِ قُطِعَ بالعنايةِ العظيمةِ في الزبدِ.

Jüpiter'in, tanrıların ulu, güçlü kralı olduğunu sanıyordum.
فكّرتُ المشتري كَانتْ قويةَ اقوي، من ملك الآلهةِ.

Kör adamın tanrılar hakkında çok şey bildiğini söylüyor.
يَقُولُ الرجلَ الفاقد البصرَ يَعْرفُ كثيراً حول الآلهةِ.

tanrıların en iyileri ve şerefli düşlerin biçimlenişi.
أفضل ما صممته الآلهةِ والأحلامِ مِنْ مجدِ َ.

Akademi, kendisini tanrıların yolunu takip etmeye adamış ve Tanrıça Athena'yı koruyucu olarak benimsemiştir.
إنّ الأكاديميةَ مكرّسةُ لإتّباع طريقِ الآلهةِ الهة أثينا ستكُونَ راعيتَنا

Öyle bir barbarlıktan kurtulduğunuza göre size gerçekten tanrıların eli değmiş olmalı.
لكي تنجي من المذبحة، فإنّكِ بالتأكيد مُنعمةٌ من الآلهةِ

Bu bir mutluluk kokusu, tanrıların nektarı.
هذه رائحةُ السعادةِ رحيق الآلهةِ

Ephorlar, eski tanrıların rahipleri.
الايفورز, كهنة الآلهةِ القديمةِ.

Önce tanrıların önünde diz çök, günahkar.
إسجدْ لـ الآلهةِ وصلّ، يا آثم

tanrıların dağına.
إلى جبلِ الآلهةِ.

tanrıların dağları ve yılanın başı.
جبال الآلهةِ ورئيس الأفعى.

tanrıların öfkesinden sakın.
أحْذرُى غضبَ الآلهةِ!

tanrıların Tanrı'sı.
إله الآلهةِ "اصتطغفر الله "

Kardeşim,eğer tanrılar bunu kehanet ettilerse,öyle olacak.
اَخّى، إذا الآلهةِ ارادت ذلك سيكون

Bütün tanrılar bizim çok üstümüzdedir.
كُلّ الآلهةِ بعيدة فوق الجميع