"الأبديّ" - Translation from Arabic to Turkish

    • ebedi
        
    • ölümsüz
        
    • sonsuz
        
    Beyaz bir yalan karşılığında ebedi gençliğe kavuşacaktım. Open Subtitles أكثر كذبة بيضاء صغيرة في مقابل الشباب الأبديّ
    Bana şaka yaptığını söyle. Bana beni ebedi bir eziyete mahkûm etmediğini söyle. Open Subtitles قل أنّك تمازحني، قلّ لي أنّك لا تربط مصيري بالعذاب الأبديّ
    Seni kaçamayacağın ebedi karanlığa sürüklerken ona danışmaya geldin. Open Subtitles جئتِ زاحفة إليه تطلبين الإستشارة ريثما قام بجرّكِ نحو الظلام الأبديّ الذي لا يمكنك الفرار منه
    Sana olan ölümsüz aşkını itiraf etmek için geldi. Bu yüzden de onunla uğraşmayı sana bırakıyorum. Open Subtitles قدّ عادت لتعترف بحبّها الأبديّ لكَ، لذا سأترككَ تتدبّر أمرها.
    ölümsüz aşkın gerçekliğinde yaşayarak birlikte yaşlanın. Open Subtitles ربما تعيشي لتعرفي حقيّقة واحدة الحبّ الأبديّ
    Her ne kadar erişilemez olsa da, taşın sonsuz kaderine sahip olmayı istemek mütevazı bir arzu değildir. Open Subtitles إنها ليست شيئاً صغيراً لتتمناه, مع ذلك يصعب التطلع إلى قدر الماسّة الأبديّ.
    Eski sevgilisini sonsuz işkenceye mahkum eden sensin. Open Subtitles أنتِ التي حكمتِ على خطيبك السابق بالعذاب الأبديّ
    Yoksa cehennemde ebedi azap çekeceksin. Open Subtitles وإلاّ ستعاني من العذاب الأبديّ في جهنّم
    Yoksa cehennemde ebedi azap çekeceksin. Open Subtitles وإلاّ ستعاني من العذاب الأبديّ في جهنّم
    Benim ebedi sevgimi ve buhar çıkarmaya devam edeceğim. Open Subtitles حبيّ الأبديّ المستمر بالتلاشيّ.
    Savaşmak için gidiyoruz, ebedi şan için değil. Open Subtitles سنمضي الآن للحرب" ".. ليس في سبيل المجد الأبديّ"
    İnsan olmak ya da ebedi ölüm. Open Subtitles السقوط من "غرايس" أو الموت الأبديّ
    Son baktığımda Klaus ebedi ölümünü planlıyordu. Open Subtitles حسبما أعلم، فإنّ (كلاوس) يسعى لهلاكك الأبديّ.
    O yüzden senin ölümsüz sadakatini teste tabii tutuyorum diye düşünebilirsin. Open Subtitles لذا اعتبر هذه المهمّة إختبارٌ لولائكَ الأبديّ.
    Bir kere bile ülkesine olan ölümsüz sadakati hiç sarsılmadı. Open Subtitles ولا لمرّة... تردّد في ولائه الأبديّ لبلده
    ölümsüz aşkın gerçekliğinde yaşayarak birlikte yaşlanın. Open Subtitles قد تعيشا وتكبران سويّاً لتعرفا حقيقة واحدة فقط... . الحبّ الأبديّ
    Senin ölümsüz sadakatini teste tabii tutuyorum diye düşünebilirsin. Open Subtitles اعتبر ذلك إختباراً لولاءكَ الأبديّ لي.
    ölümsüz aşkına Aurora, Illinois'den yazıyor. Open Subtitles تراسل حبيبها الأبديّ من "أورورا" بولاية "إلينوي"
    "insanoğlunun sonsuz cennette yaşam hayali suya düşmüştü.. Open Subtitles "آمال الرجل العابرة للحياة في الفردوس الأبديّ سحقت".
    Belle, seninle vakit geçirmektense sonsuz uykuyu seçtiyse benim hatam değil bu. Open Subtitles طالما أنّ (بِل) تفضّل النوم الأبديّ على قضاء لحظة معك، فليس ذنبي
    # sonsuz Aşkım Ol # Open Subtitles *كوني حبّي الأبديّ*
    Dorothy'in sonsuz uykusuna kadeh kaldırmakla başlayalım. Open Subtitles فلنبدأ... بشرب نخب عن النوم الأبديّ لـ(دوروثي)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more