Senin yaşındaki çocuklara nasıl davranılacağını anlatan bir ebeveynlik kitabı yok. | Open Subtitles | لا يوجد دليل ل أطفال الأبوة والأمومة التي هي ضعف عمرك |
Bunları ebeveynlik kurslarında hep kullanırız. | Open Subtitles | نستخدمها في صفوف الأبوة والأمومة في كل وقت. |
Yani gerçekten beni ve Ray'i yalnız bıraktığın tüm o gecelerin bir ebeveynlik stratejisi olduğunu mu söylemeye çalışıyorsun? | Open Subtitles | هل تحاول في الواقع ليقول لي أن تلك الليالي تركت راي و أنا وحدي ، أن ذلك استراتيجية الأبوة والأمومة ؟ |
Çok az insan benim ebeveyn olarak nitelendirdiğim özelliklere sahip. | Open Subtitles | قليل من البشر لديهم غريزة الأبوة والأمومة, كما أفعل |
Civardaki tüm ebeveyn siteleri övgüyle bahsediyor. | Open Subtitles | له تصنيف عالي جدا من جانب جميع مواقع الأبوة والأمومة المحلية |
Gerçek ebeveynliği zamanı olan birine bırak. | Open Subtitles | ترك الأبوة والأمومة الفعلي لشخص لديه الوقت. |
Yalnız ebeveynlik zor, değil mi? | Open Subtitles | الأبوة والأمومة في يوم واحد وعلى شاطئ , صحيح؟ |
Nerede sizin ebeveynlik becerileriniz? | Open Subtitles | أين تحصل مهارات الأبوة والأمومة على أي حال؟ |
Hiç ebeveynlik hünerlerimi yargılayacak bir durumda değilsin. | Open Subtitles | أنت لست بالضبط في موقف للحكم على مهارات الأبوة والأمومة. |
Buna iyi ebeveynlik denir. | Open Subtitles | ويسمى ذلك الأبوة والأمومة جيدة. |
Bu yüzden profilinizi beğendim. Senin ebeveynlik tecrüben var. | Open Subtitles | لديك تجربة الأبوة والأمومة |
Senden gerçekten hoşlanıyorum Andy, yetişkinlerin hoşlandığı gibi birlikte ebeveyn olacak kadar hoşlanıyorum... | Open Subtitles | في الواقع أنا أحبك يا (اندي)... كحب البالغين، كالمشاركة في الأبوة والأمومة معك |
Bene ebeveynliği koz olarak kullandığını düşünmüyorum. | Open Subtitles | إنّني لم أجد، الأبوة والأمومة التي تربط الآخرين. |