"الأشياء الفظيعة" - Translation from Arabic to Turkish

• korkunç şeyleri
• kötü şeyler
• korkunç şeyler
• korkunç şeylere
• berbat şeyler
• berbat şeyleri
• korkunç şeylerin
• kötü şeyleri

Hayatını ihlal eden bu kadar korkunç şeyleri sana zorla yaptırmaktan yoruldum.
أنا متعبة من إجبارك لعمل كل تلك الأشياء الفظيعة التي تخالف حياتك

Babam hakkında o korkunç şeyleri söylememin nedeni işte buydu.
وهذا ما جعلنى أقول كل تلك الأشياء الفظيعة عن والدى

Hayır, kusura bakma ama bu çizimler başımıza kötü şeyler açtı.
كلاّ، أنا آسف، فقد قادتنا هذه الرسوم لبعض الأشياء الفظيعة جداً.

Ama korkunç şeyler oluyor; insanlar her gün hayatlarını değiştiren, travmatik kayıplar yaşıyor.
لكن الأشياء الفظيعة تحدث، يُعاني الناس من تجارب مؤلمة وخسارات صادمة يوميا.

Olup biten bütün o korkunç şeylere rağmen hayat beni hâlâ mutlu ediyor.
مع كلّ الأشياء الفظيعة التي حدثت لا زالت الحياة تجعلني سعيدًا

Evet, ama bir kez yaptığım tüm o korkunç şeyleri duyunca...
نعم، ولكن مرة واحدة يسمع عن كل الأشياء الفظيعة فعلت ...

O korkunç şeyleri yaptığını düşünmek.
أعني، تخيلوا أنها قامت بكل تلك الأشياء الفظيعة

Size miras kalan ve taşımak zorunda olduğunuz korkunç şeyleri.
عن حملك لكل الأشياء الفظيعة التي أجبرت أن فعلها أشياء فظيعة لن تنساها

Bu korkunç şeyleri burada çıkar lütfen.
أرجوك ، أخرج هؤلاء الأشياء الفظيعة للخارج

Yaptığım tüm bu korkunç şeyleri para için yaptın.
كلّ هذه الأشياء الفظيعة التي فعلتها، فعلتها من أجل المال.

Fakat dün akşam kötü şeyler yaptığımı düşünüyorum...
لكني أعتقد بأني فعلت بَعْض الأشياء الفظيعة ليلة أمس

Hayır ama bloga oldukça kötü şeyler yazmıştı.
كلاّ، ولكنّها كتبت بعض الأشياء الفظيعة جداً على مدوّنتها.

Neden kötü şeyler hep iyi insanların başına gelir?
لما الأشياء الفظيعة تحدث للنّاس الطّيبين.

Ama son günlerde artan bir sıklıkta suyun altında korkunç şeyler de görmeye başladım, pek çok insanın farkında olmadığını düşündüğüm şeyler.
ولكن أكثر فأكثر هذه الأيام ارى الأشياء الفظيعة تحت الماء وكذلك الأمور التي لا اعتقد ان معظم الناس يدركونها

Büyükanne senin hakkında korkunç şeyler söyledi anne.
جدتنا أخبرتنا العديد من الأشياء الفظيعة يا أمي

- Geçmişimde korkunç şeyler yaptığım oldu.
لقد فعلت بعض الأشياء الفظيعة في الماضي اتركي الماضي للماضي

Tıpkı yaptığın tüm korkunç şeylere diğer taraftan baktığım gibi, çünkü onlar muhteşem bir iyilik içindi, tıpkı bu liste gibi.
تماما مثل نظرت في الاتجاه الآخر من كل الأشياء الفظيعة تفعله ل انهم لتحقيق الصالح العام، تماما مثل هذه القائمة.

Hâlâ, Trent Preston'ın senin hakkında söylediği o korkunç şeylere üzülüyordun ve muhtemelen kendi değildin.
لقد كنت مستاء من سماع كل الأشياء الفظيعة... ... وقد قال ترينت عنك وربما كانت غير نفسك.

Ya Johnny hakkında yazdığı berbat şeyler!
ولكن ماذا عن الأشياء الفظيعة التى يكتبها عن جونى

Son üç yılı ayrıldığımız gün olan berbat şeyleri unutmaya çalışarak geçirdim.
قضيت الثلاث سنوات الأخيرة أحاول نسيان الأشياء الفظيعة التي حدثت يوم خروجنا من الجزيرة

Bir canavarın yaptığı korkunç şeylerin, hepsini yaptım.
لقد فعلت كل الأشياء الفظيعة التي يفعلها الوحش

Çünkü benim yapmış olduğum iyi şeyler senin yaptığın kötü şeyleri aklamıyor.
لأن الأشياء الجيدة التي قمت بها .لا تبرر الأشياء الفظيعة التي اقترفتها