Kuralları çiğnersen, böyle şeyler olur. | Open Subtitles | كسر القواعد. هذه الأشياء تحدث بالمناسبة. |
Böyle şeyler olur sanırım. | Open Subtitles | ربما لم تكوني تعرفين هذا الأشياء تحدث , على ما اظن |
Böyle şeyler olur. Endişelenecek bir şey yok. | Open Subtitles | هذه الأشياء تحدث ليس لديك أى شىء لتقلق حياله |
Bu konuda uzman sayılmam ama böyle şeyler oluyor tabii. | Open Subtitles | عجبًا، لستُ خبيرًا في هذه العواطف. ولكن بالتأكيد هذه الأشياء تحدث. |
Yani böyle şeyler olabilir, yani, her zaman değil ama olabilir. | Open Subtitles | ,أعني ان مثل هذه الأشياء تحدث ليس دائماً و لكن تحدث |
Olur böyle şeyler. Bir dahaki sefere herşeyine oynayalım istersen. | Open Subtitles | هذه الأشياء تحدث, ربما علينا أن نلعب على الضعف أحياناً |
Ama burada, bu tür şeyler her zaman olur. | Open Subtitles | لكن هنا,هذه الأنواع من الأشياء تحدث طوال الوقت |
- Savaşta böyle şeyler olur. Kendimi kötü hissettiriyorsun. | Open Subtitles | الأشياء تحدث بالمعركة تجعليني أشعر بالسوء |
Biliyorsun, savaş savaştır, bazı şeyler olur. | Open Subtitles | , تعلم، يا جايك إنها الحرب الأشياء تحدث |
Böyle şeyler olur. | Open Subtitles | حسناً . أول يوم هذه الأشياء تحدث |
- Oh, böyle şeyler olur. | Open Subtitles | ـ هذه الأشياء تحدث ـ اجمل الحظ لكم |
Böyle şeyler olur Galia. Senin suçun değil. | Open Subtitles | تلك الأشياء تحدث جاليا إنه ليس خطائكِ |
- Böyle şeyler olur ama sizin düşündüğünüz şekilde değil. | Open Subtitles | تلك الأشياء تحدث بالفعل، لكن ليس بالطريقة التي تعتقديها! |
Sinirli değilim. Böyle şeyler olur. | Open Subtitles | أنا لست غاضبا هذه الأشياء تحدث |
Yani, annemi seviyorum ama aynı zamanda biliyorum ki bazı şeyler olur ve insanlar ayrılır. | Open Subtitles | اقصد ، أنا أحب امي... ولكن أعلم أيضاً ان... الأشياء تحدث والناس ينفصلون. |
Böyle şeyler olur. | Open Subtitles | فقط تعلمين .. هذه الأشياء تحدث |
- Böyle şeyler oluyor anlaşılan. - Kesinlikle oluyor. Oldu da. | Open Subtitles | حسنا, اعتقد ان هذه الأشياء تحدث نعم انها تحدث, لقد حدثت للتو |
- ...böyle şeyler oluyor. - İnsan kendine hakim olmayı bilmeli ama. | Open Subtitles | ولذلك هذه الأشياء تحدث - دعونا لا نحزن لهذا - |
Böyle şeyler olabilir bu durumlarda. | Open Subtitles | تلك الأشياء تحدث في المناسبات، إطلاق النار. |
Sokaklarda fotoğrafını çekecek çok şey oluyor. | Open Subtitles | هناك الكثير من الأشياء تحدث على الأرصفة ينبغي تصويرها |
Belki bu tarz şeyler uzun zamandır oluyordu. Fark etmedik. | Open Subtitles | ربما كانت هذة الأشياء تحدث من مدة طويلة و لكنكِ لم تعرفي عنها |