Bu Acı, sizin masanızda hissettiğim acıya kıyasla hiçbir şeydi. | Open Subtitles | وذلك الألمِ كَانَ لا شيءَ قَارنَ لكَمْ شَعرتُ على منضدتِكَ. |
Canım kızım, acıya katlanmayı öğrenmen gerek. | Open Subtitles | ابنتي العزيزية يَجِبُ أَنْ تَتعلّمَي تَحَمُّل الألمِ |
Sevgilin olması konusunda anlaşmıştık biliyorum ama bunu senin için yaptım, Acı duyma diye. | Open Subtitles | أَعْرفُ بأنّنا إتّفقنَا على أن يكون لك حبيب لَكنِّي فعَلتُ ذلك من أجلك لإنْقاذك من الألمِ |
İnsanoğlu pek çok acıyı hafifletebilir. | Open Subtitles | البشر يُمْكِنُهم أَنْ يَتحمّلَوا الكثير مِنْ الألمِ. |
Birileri bu acıyı anlayabilecek mi? Bu yanlızlığı? | Open Subtitles | أيستطيع أى شخص فهم هذا الألمِ,الألمِ الوحدة؟ |
acıdan payımızı alır ve ellerimizi kanla yıkarız. | Open Subtitles | نحن سَنَجْمعُ حقَّنا مِنْ الألمِ ونحن سَنَغْسلُ أيدينا في الدمِّ |
Başka bir yaratığa verdiğiniz acının karşılığı olarak mı? | Open Subtitles | مُقابل بَعْض الألمِ ْستعطيه مخلوقاً آخراً؟ |
Kaslarımda sonradan oluşacak acıları hissedebiliyordum. | Open Subtitles | عضلاتي تتوعدني بألف وعد من وعودِ الألمِ القادم |
- acıya hiç dayanıklı olamadım. - Hazırlık kurslarına gidiyor musun? | Open Subtitles | - أنا ما سَبَقَ أَنْ كُنْتُ كبيرَ حقيقيَ على الألمِ. |
Tüm o acıya değer mi? | Open Subtitles | هَلْ كُلّ هذا الألمِ يساويه أنت؟ |
Bir acıya başka bir acıyla cevap veriyorsun. | Open Subtitles | تُعالجُ واحد مِنْ نوعِ الألمِ بآخرِ. |
Taptaze, büyük çaplı bir acıya sebep oldu. | Open Subtitles | علبٌ مفتوحةٌ من الألمِ الطازجِ. |
Ödül arttıkça, çekilen Acı seviyesi de artar. | Open Subtitles | بينما الحِصَص تَزدُاد، كذلك مستوى الألمِ. |
Bence diğer hastalarınızdan daha fazla Acı çekiyorum. | Open Subtitles | أعتقد لَرُبَّمَا أَنا في الألمِ أكثر قليلاً مِنْ أغلب مرضاكَ. |
Acı çekerek duygusal anlamda ilerleme sağlarız. | Open Subtitles | تَعْرفُ، في أغلب الأحيان خلال الألمِ نحن يُمْكِنُ أَنْ نُنجزَ نمو عاطفيَ. |
bir yabancıyı kendinden birine dönüştürmek... sonra onu tekrar yabancılaştırmak... bu acıyı asla anlayamayacaksın. | Open Subtitles | أن تجعلي الغريب من أهلك وفي لحظة ترجعية غريب مرة أخري أنت لا يُمْكِنُكَ أبَداً فَهْم هذا الألمِ. |
Yol açtığın acıyı düşünmeden çekip gidiyorsun. | Open Subtitles | تَركت الأمر بدون أن تقلق حول الألمِ الذي سبّبته |
Böylesi bir acıyı anlayabileceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد يُمْكِنُ أَنْ إفهمْ مثل هذا الألمِ. |
Olaylara olan korkusu, gerçek acıdan daha kötü, Sean. Devam edelim. | Open Subtitles | خوفها مِنْ العملِ أسوأُ مِنْ الألمِ الفعليِ، شون. |
Onunla, acıdan konuşma tarzınız. | Open Subtitles | كَمْ تَكلّمتَ معه حول الألمِ. |
acının derinliklerinde Saklanmayı tercih ettim | Open Subtitles | مِنْ العُمقِ داخل الألمِ إخترتُ الإختِفاء |
Yani, psikolojik acıları azaltmak için bir sürü kusur sanılan şeyleri düzelttik. | Open Subtitles | أَعْني، نُصحّحُ الكثير مِنْ العيوبِ المُتَخَيّلةِ لتَخفيف الألمِ النفسيِ. |