"الأمنة" - Translation from Arabic to Turkish

    • güvenli
        
    • güvenlik
        
    Bu bilgiye ulaşmamızın tek yolu güvenli Donanma Haberleşme odası. Open Subtitles الطريقة الوحيدة للدخول لهذه المعلومات من غرفة الاتصالات البحرية الأمنة
    Demek bahsettiğin güvenli mağaralar bunlar. Open Subtitles اذن تلك هى الكهوف الأمنة التى فضلتها ذلك كان حظ سيء
    Güneş sistemindeki güvenli şartları bırakıp ölme veya yakalanma risklerinin olduğu galaksiye... Open Subtitles هذا يعني أنهم اضطروا لمغادرة المخابئ الأمنة بالنظام الشمسي.. والتوجه نحو المجرة حيث واجهوا مجازفة التعرض للقتل..
    Eğer şu sporları buradan atamazsam güvenlik odası üniteleri ayıracak. Open Subtitles الغرفة الأمنة ستكون مخرج طواري إذا فقدنا السيطرة على الجراثيم
    Üç saatte minimum güvenlik mesafesine ulaşamayız. Open Subtitles لن نستطيع الوصول للمسافة الأمنة فى ثلاث ساعات
    İşaretli olanlar bugün güvenli bölgelere giremeyecekler. Open Subtitles الأشخاص المؤشر عليهم سيتم منعهم من التواجد بالمناطق الأمنة اليوم
    güvenli hayata, bilinen hayata, ...Philly'den gelen birkaç pembe ayaklı turiste barmenlik yaptığın hayata, ...dönüp dolaşıp aynı yorgun suratları siktiğin hayata mahkum olursun. Open Subtitles , محكوم عليك بالحياة الأمنة , الحياة المعروفة تتجه للحانة لتقابل مجموعة من السياح , من فيلي
    Lourdes'in radyo yayınındaki güvenli bölge 10 milden uzakta olamaz. Open Subtitles البث الخاص بالمنطقة الأمنة للورديس لا يجب ان تكون اكثر من عشرة اميال
    Direkt güvenli bölgeye gidiyorlar. Open Subtitles أنهم متوجهون مباشرًة إلى المنطقة الأمنة.
    Çelik yeleğini giy! güvenli odaya git! Çabuk! Open Subtitles كريس ، ارتدي سترتك الواقية واذهب الى الغرفة الأمنة ، هيا
    Ha bu arada daha fazla mal götürebileceğimiz güvenli evlerin bir listesi var. Open Subtitles ها هي قائمة بالأماكن الأمنة التي تأكدنا منها في حال إذا ما كان علينا نقل المنتج
    Ama daha sağlam bir araba senin İçin daha güvenli olabilir. Open Subtitles لكن السيارة الأمنة قَدْ تحمي نفسك أفضل قليلاً - همم - حَسَناً أنا سَأَسْكتُ
    Ona Hancı derler. güvenli mekanlar ayarlar. Open Subtitles . " يدعونه بـ " صاحب الحانة . انه يدير سلسلة من البيون الأمنة
    Aldık ve güvenli odaya ilerliyoruz. Open Subtitles نحنُ نأخذه الأن الى الغرفة الأمنة
    Elçi güvenli odada, korumaları da yanında. Open Subtitles السفير في الغرفة الأمنة مع حارسه الشخصي
    En güvenli yolu bunu sonlandırmak olacaktır. Open Subtitles الطريقة الأمنة هي إنهاء الأمر.
    Lanet olası, küçük, güvenli evinde otur... lanet olası küçük güvenli arabanla birlikte... ve küçük güvenli arkadaşlarınla. Open Subtitles أنت تجليسن في بيتك الأمن وسيارتك (الفولكس واجن) الأمنة وأصدقئك الأمنين
    güvenlik odası bir suç mahali. Open Subtitles ـ الغرفة الأمنة،واضح ـ الغرفة الأمنة مكان الجريمة
    Sistem geri geldiğinde senden, kuvvet komutanlarından ve ulusal güvenlik danışmanından tehdit değerlendirmesi istiyorum. Open Subtitles عندما تصبح الإتصالات الأمنة جاهزة أريد تقيماً للوضع منك أنت ومن هيئة الأركان المشتركة ومن مستشار الأمن القومي
    İlk raporlarımızda, kitle imha edildi birden fazla güvenlik bölgesi için o bölgede. Open Subtitles وتُشير تقاريرنا الأولية أنه كان هناك دمار شامل من المناطق الأمنة المتعددة في تلك المنطقة
    Şu anda güvenlik bölgesine giriyorsunuz. Open Subtitles انت الان تدخل المنطقة الأمنة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more