"الأموال في" - Translation from Arabic to Turkish

    • para
        
    • parayı
        
    İlk günden beri bana para avcısı bir orospu gibi davrandın. Open Subtitles كنت تعاملني كمرأة منحطة مستغلة جمالها لانتزاع الأموال في يوم ما
    para sahibi olmaya karşı bir yasa mı vardı? Çaldıklarını ispat edebilir misiniz? Open Subtitles لا يوجد قانون يمنع وضع الأموال في المنازل يجب أن تُثبتَ أنهم ســرقوه؟
    para sahibi olmaya karşı bir yasa mı vardı? Çaldıklarını ispat edebilir misiniz? Open Subtitles لا يوجد قانون يمنع وضع الأموال في المنازل يجب أن تُثبتَ أنهم ســرقوه؟
    Bildiğim kadarıyla babam her zaman makul miktarda bir parayı evdeki kasasında tutardı. Open Subtitles أنا أعرف أن أبي كان دائماً يترك كمية من الأموال .في خزينة بمنزله
    Geçen yıl, bir eyalet, Kaliforniya, yüksek eğitime harcadığından daha fazla parayı ceza sistemine harcadı. Open Subtitles العام الماضي في ولاية كاليفورنيا أنفقوا الكثير من الأموال في نظام العقوبات من ما أنفقوا على التعليم
    İnsanlar teknolojide çok para kazanıyorlar. TED يجني الناس الكثير من الأموال في مجال التكنولوجيا.
    Yatırım olarak ayırdığımız hayli para var, biliyorum. Open Subtitles .. لدينا الكثير من الأموال في الاستثمار. أعلم ذلك.
    Bankana para koymak istiyorsak, işe koyulmalıyız. Open Subtitles نحن من الأفضل أن نتحرك إذا أردنا وضع هذه الأموال في مصرفك
    Bu şirket, ClA tarafından İtalya'daki para transferi için yaratılmıştı. Open Subtitles تم إنشاء هذه الشركة من قبل وكالة المخابرات المركزية لنقل الأموال في إيطاليا
    Hepsi de, mavi elbiseli kızı bulmam için önüme para atıyordu. Open Subtitles مهما كان السبب فهم ينثرون الأموال في طريقي للبحث عن الفتاة ذات الرداء الأزرق
    Burada, Vegas'ta daha fazla para oldugunu biliyordun. Open Subtitles كنتِ تعرفين أن هناك المزيد من الأموال في لاس فيغاس
    Borsada para kaybetmiş. Bir sürü telefon almış. Open Subtitles لقد خسر الكثير من الأموال في السوق وقام بالعديد من إجراءات التهميش
    kısa zamanda çok para kazanmak isteyenler ve bu şeylerin İzlanda üzerindeki uzun dönem etkilerini düşünen insanlar. Open Subtitles الناس الذي يُريدونَ جني كميات كبيرة من الأموال في وقت قصير والناس الذي يُفكّرونَ بشأن التأثير الطويل المدى على آيسلندا.
    Adamım , bu insanlar baya para yapyorlar burda Open Subtitles يا رفيقي، هؤلاء الرجال لديهم الكثير من الأموال في البنك سأستقيل من عملي
    Bizim adamımızı izlemek için neden bu kadar para harcıyorlar? Open Subtitles لماذا ينفقون الكثير من الأموال في مراقبة رجلنا؟
    Eğer bir erkek, saçları kötü olan üzgün bir kızı istemezse, kızın erkeği elde edemediği bir filme kimse para verip de gitmez. Open Subtitles بل الفتى الذي لايعي أن هذه الفتاة الحزينة بشعر رديء لاتود إسراف الأموال في فيلم
    Ortaklarım o panoları hazırlatmak için çok para harcadılar. Open Subtitles لقد أنفق شركائي الكثير من الأموال في طباعة تلك اللافتات
    Her bir kaçakçı 500 milyon lira alıyor sınırı geçiyor ve parayı ayarlanmış İsviçre banka hesaplarında topluyorlar. Open Subtitles كل واحد يأخذ 500 مليون ليرة يعبرون الحدود و يودعون الأموال في حسابات متعددة ببنك سويسري
    Tüm parayı muhtemelen 60'larda kurdukları gizli bir Yahudi sığınağına sakladılar. Open Subtitles وأخفوا كل الأموال في بعض الكهوف اليهودية السرية التي بنوها غالباً في أوائل الستينات.
    Kanalın hangi tarafında olursa olsun parayı taşıma işi biraz üçkağıda geliyor. Open Subtitles المراوغة بنقل الأموال في كِلا الأتجاهات بدأ يصبح شيء خبيث قليلاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more