"الاحتفاظ" - Translation from Arabic to Turkish

    • kalabilir
        
    • saklamak
        
    • tutmak
        
    • bende
        
    • kalsın
        
    • devam
        
    • saklayabilir
        
    • tutabilir
        
    • olsun
        
    • tutmayı
        
    • sizde
        
    • almak
        
    • korumak
        
    • kaybetmek
        
    • tutmaya
        
    Son anda söylediğimin farkındayım ama kızlar bu gece sende kalabilir mi acaba? Open Subtitles اسمعي , اعلم أني في آخر الوقت لكن هل باستطاعتك الاحتفاظ بالبنات الليلة
    Bunu atmak beni rahatsız ediyor ama saklamak da çok rahatsız ediyor. Open Subtitles كم يزعجني أن أقوم برمي هذه. و كم يزعجنى اكثر الاحتفاظ بها.
    Bilirsin, beni ilgilendirmez ama, sır tutmak pek de iyi sayılmaz böyle ilişkilerde. Open Subtitles أنتي تعلمين هذا ليس من شأني ولكن الاحتفاظ بالاسرار ليس جيدا في العلاقات
    Onu cezalandırmak için aldım, sonra da bende dursun istemedim. Open Subtitles لقد أخذته فقط للانتقام منها لم أكن أريد الاحتفاظ به
    Kafan omuzlarının üzerinde kalsın istiyorsan, dediğimi yap! Open Subtitles ، إذا أردت الاحتفاظ برأسك فوق كتفيك . ستنفذ ما أقوله لك
    dedim. Sınırlarınızdaki diğer emisyonları azaltmaya devam ederseniz, hiçbir sorumuz kalmaz, dedim. TED إذا كان بإمكانكم الاحتفاظ ببقية انبعاثاتكم داخل حدودكم، فلن يكون هناك إشكال.
    Tamam, peki Pederle konuşurken bu düşünceni kendine saklayabilir misin? Open Subtitles إذن أتعتقد أنّه يمكنك الاحتفاظ بذلك لنفسك بينما ندخل لنتحدث مع الكاهن؟
    Bak ne diyeceğim, eğer levhayı benden alabilirsen sende kalabilir. Open Subtitles اخبرك ماذا لو استطعتى اخذ اللافتة منى يمكنك الاحتفاظ بها
    Subaylar ve erlerin atları da kendilerinde kalabilir. Open Subtitles الضباط والرجال الذين يدّعون ملكيتهم لخيولهم الخاصة يمكنهم الاحتفاظ بها أيضاً.
    Kabinin dışındaki herşey, sizde kalabilir. Open Subtitles أى شىء آخر خارج خزانة الأسلحة تستطيع الاحتفاظ به
    Annesi onu saklamak istedi. Ne mütevazi kadın... Open Subtitles أرادت أمه الاحتفاظ به ، كانت امرأة فقيرة
    Eğer bir sır saklamak istiyorsan, patrona söylemeyeceksin. Open Subtitles إن اردت الاحتفاظ بسر ما فلا تخبر قائدك به
    Yani uzun vadeli sağlık için, idrarı tutmak iyi bir alışkanlık değil. TED لذلك ومن أجل صحتك على المدى البعيد، فإن الاحتفاظ بالبول ليس عادة سليمة.
    Ve mağdurlar olarak genellikle deneyimlerimizin gerçekliğini saklı tutmak zorundayız. TED وكناجين، غالبًا ما يتوجب علينا الاحتفاظ بحقيقة ما اختبرناه.
    Ve istersem bende kalabileceğini geri vermek istersem de arayabileceğimi söyledi. Open Subtitles قال أنّ بوسعي الاحتفاظ به أو الاتّصال به إنْ أردتُ إعادته.
    24 saat için, belge bende durabilir mi, komiser? Open Subtitles هل استطيع الاحتفاظ بهذة لمدة 24 ساعة يا مفتش ؟
    Ev sende kalsın. Umurumda değil. Open Subtitles وتستطيع الاحتفاظ بهذا المنزل، فلم أعد أبالى
    Mileva Maric, Zürih'te tam velayet sahibi olmaya devam edecek. Open Subtitles على الاحتفاظ بالاحتجاز الكامل في زيوريخ أنت معبود بوالدك، إدوارد
    Bir daha okumaya ihtiyacım olması durumunda okumam için bunu saklayabilir misin? Open Subtitles أيمكنك الاحتفاظ بهذه وإبقائها آمنة تحسّبًا إن احتجت لقرائتها ثانيةً؟
    Botlarını tutabilir. Çok kolay. Open Subtitles لن نجعله يلعب فيمكنه الاحتفاظ بحذائه كل شىء آخر مباح.
    Çavuş, lütfen bütün gelişmelerden haberim olsun. Open Subtitles رقيب ، يرجى الاحتفاظ تلك المكالمات القادمة.
    Yakutlarından bazılarını tutmayı başarmış olsa da serveti kesinlikle parıltısını kaybetti. TED ورغم أنّه استطاع الاحتفاظ ببعض الياقوت، إلّا أنّ ثروته قد خسرت بلا ريب جزءًا جيدًا من بريقها.
    hepsiyle birden kavga etmek istediğini söyledi eğer kazanırsanız paranız sizde kalır. Open Subtitles لقد قال بأنه يريد مقاتلتكم جميعاً اذا انتصرتم ، فتستطيعون الاحتفاظ بالنقود
    Benim zamanımda, biz linç edilmemek için uğraşırdık Kuzeyi almak, hayatta kalmak, onurumuzu korumak için çalışırdık. Open Subtitles فى زمني، كنا نقلق من إعدامنا دون محاكمة والوصول للشمال أحياء مع الاحتفاظ بكرامتنا كذلك
    Eğer gerçekten etimolojiyi korumak istiyorsak, imla ile ilerlemeyeceksek, TED لنكون دقيقين في كلامنا، لو أردنا الاحتفاظ بما يمت لأصول الكلمات، سيتجاوز مجرد الإملاء.
    Eski hayatımız yok olmuş olabilir. Ama insanlığımızı kaybetmek bizim seçimimizdir. Open Subtitles كلا، العالم الذي عرفناه انتهى، ولكن الاحتفاظ بآدميتنا خيار متاح لنا
    Her istediğini elde eder. Bu yüzden kadın, o adamı burada tutmaya çalışacaktır. Open Subtitles يمكنه الحصول على ما يريد و ستحاول هي الاحتفاظ به هنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more