Hala sana göz kulak olmak isteyen birisi var sanırım. | Open Subtitles | على ما يبدوا ان هناك شخص مازال يريد الاعتناء بكى. |
Baban ortada yokken, sana göz kulak olmak benim görevim biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | طالما ان والدك بعيد فمن واجبي الاعتناء بك انت تعلم هذا أليس كذلك؟ |
Teklif gelen bir sürü program var başımın çaresine bakabilirim. | Open Subtitles | عُرضت عليَّ الكثير من وظائف التدريس.. كما يمكنني الاعتناء بنفسي |
Torunlarıyla ilgilenmek istiyormuş. Onun da sizler gibi torunları varmış. | Open Subtitles | . انه يريد الاعتناء باحفاده . ان لديه احفادا مثلك |
Brown, şu andan itibaren görevin Binbaşı Franklin'e bakmak. | Open Subtitles | براون مهمتك من الان هى الاعتناء بالعميد فرانكلين |
- Adı her neyse. Bak, demek istediğim şu. O başının çaresine bakabilir. | Open Subtitles | مهما يكن اسمه، اسمعي، بيت القصيد هو أنّ بوسعها الاعتناء بنفسها فكفاكِ قلقاً |
Baban ortada yokken, sana göz kulak olmak benim görevim biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | طالما ان والدك بعيد فمن واجبي الاعتناء بك انت تعلم هذا أليس كذلك؟ |
Bu adama göz kulak olmak gerek, bilmiyor musun? | Open Subtitles | الا تعرف انه يجب عليك الاعتناء بهذا الرجل؟ |
Pekala evlat, bin hadi. Annene göz kulak olabilirsin. | Open Subtitles | حسنا يابني تستطيع الذهاب تستطيع الاعتناء بأمك |
- Adı her neyse. Bak, demek istediğim şu. O başının çaresine bakabilir. | Open Subtitles | مهما يكن اسمه، اسمعي، بيت القصيد هو أنّ بوسعها الاعتناء بنفسها فكفاكِ قلقاً |
Hayır, dediğin gibi, sorun olmaz. Kendi başının çaresine bakabilir. | Open Subtitles | لا، كما قلتِ، ستكون على ما يرام بوسعها الاعتناء بنفسها |
Ama böyle bir bağlılığa hazır değilseniz, ben çocuklara tek başıma bakabilirim. | Open Subtitles | ولكنك إذا شعرت بأنك غير مستعد للالتزام بهذه الوصيه أطمأنك أنني أستطيع الاعتناء بالأولاد بمفردي |
Ama böyle bir yükümlülüğe hazır olmadığınızı hissediyorsanız, sizi temin ederim ki çocuklara kendim bakabilirim. | Open Subtitles | ولكنك إذا شعرت بأنك غير مستعد للالتزام بهذه الوصيه أطمأنك أنني أستطيع الاعتناء بالأولاد بمفردي |
Kalıp sohbet etmek isterdim ama arkadaşınla ilgilenmek isteyebilirsin. | Open Subtitles | أنا أحب أن يبقى والدردشة، و ولكن قد ترغب في الاعتناء صديقك. |
Bunu bir kere söyleyeceğim: Annene bakmak hususunda çok iyi iş çıkardın. | Open Subtitles | حسناً، سأقول هذا لمرة قمت بعمل رائع في الاعتناء بوالدتك |
Yazmak senin için çok önemli ama kendine dikkat etmelisin. | Open Subtitles | الكتابة شئ اساسى بالنسبة لك ولكنك تحتاج الى الاعتناء بنفسك |
Bir süre şalgam kafayla ilgilenebilirim. | Open Subtitles | اسمعي، لا يهم. يمكنني الاعتناء برأس اللفت قليلاً. |
Oh, ayrıldık, duygusal olarak. Fiziksel olarak ise burada yaşıyor çünkü metresi onunla ilgilenmeyi reddediyor. | Open Subtitles | نحن كذلك عاطفياً إنه يعيش هنا فقط لأن عشيقته رفضت الاعتناء به |
Babamla beraber savaştım. Kendimi koruyabilirim. | Open Subtitles | لقد حاربت مع والدي يمكنني الاعتناء بنفسي |
Ortaklarım dönene kadar tezgahıma bakar mısınız? | Open Subtitles | هل يمكنك الاعتناء بالبضائع ريثما يعود رفاقي؟ |
Yani ona daha iyi bakmam gerektiğini söylediğin için teşekkürler. Teşekkürler. | Open Subtitles | لذا شكراً لكِ أن تعلميني أنه عليّ الاعتناء به شكراً |
Genelde başının çaresine bakmayı bilir. | Open Subtitles | إنه عادةً قادر على الاعتناء بنفسه.. وهو جيد في ذلك.. |
neden bu cocuga bakmaya calisirken biraz olsun sürünmüyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا تعانى قليلا وانت تحاول الاعتناء بطفل؟ |
Vivian'ın bâzı sağlık sorunları olduğunu öğrendim ve kötü birşey olursa, Vivian Jimmy'e benim bakmamı istiyor. | Open Subtitles | علمت أن فيفيان تعاني من مشكلة صحية وإن حدث مكروه، تريد منّي الاعتناء بـ جيمي. |