| - Çabuk, bir balon al. - Evet. Nice kahrolası yıllara. | Open Subtitles | ـ بسرعة ، أحضر البالونات ـ صحيح ، عيد ميلاد سعيد |
| Oh, evet! Sonra balon alırız ve kukla gösterisi izlemeye gideriz. | Open Subtitles | نعم , ثم بعض البالونات و يمكننا ايضا الذهاب لعرض العرائس |
| Ancak turuncu balonları yok eden anlayış her şeye hâkimdi. | TED | لكن قرار إلغاء توزيع البالونات جهز الشركة للانهيار |
| Ve 12 saat içinde ülkenin her tarafında saklanan bütün balonları bulabildiler. | TED | و خلال ١٢ ساعة أمكنهم إيجاد جميع البالونات في جميع أنحاء الولايات المتحدة، حسناً |
| Peki bu, turuncu balonlar yüzünden mi oldu? | TED | لننظر للأمر الآن، هل كان الفشل بسبب عدم وجود البالونات ؟ |
| "Parlak balonlar, bitmeyen haziranlar, eski şarkılar | Open Subtitles | البالونات الفضية يونيو الذي لا ينتة الحان الروك القديمة |
| Ve dilek tuttuklarinda dileklerini balonlardan birine yazıp onlar o balonu tutarken fotoğraflarını çekiyordum. | TED | و عندما تمنوا أمنية، قمت بكتابة أمنيتهم على واحدة من البالونات و أخذت صورة لهم و هم ممسكون بها. |
| Tanıtım kokteyliyle ortaya çıkabiliriz ya da balon veya konfeti bile atabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا إختراع كوكتيل مميز، أو حتى تفجير البالونات أو إسقاط الورق الملون. |
| Yıllık gelenek haline gelmesini umduğum gösteriyi düzenleyelim şimdi: - balon patlatma. | Open Subtitles | و الأن فلنقم جميعاً بتفجير البالونات بما آمل أن يتحول لتقليد سنوي |
| Burada birkac tanidik balon gormeye baslayabilirsiniz. | TED | يمكنكم البدء في رؤية بعض البالونات المألوفة هنا. |
| balon, dondurma, yiyecek satıyorlar. | Open Subtitles | انظري إليهم ، يبيعون البالونات والكريمة المثلجة ، وشطائر اللحم |
| Tavsiyemi dinlersen, bence sen balon katlama işinde gelmiş geçmiş en iyi numaralara sahipsin. | Open Subtitles | لو أخذت بنصيحتي، ستكون واحد من أعظم مؤدين طي البالونات بالتاريخ |
| Bu balonları al ve "koş" dediğim zaman hızla koş ve balonları elinden bırakma. | Open Subtitles | اركضي، أركضي بأسرع ما يمكنكِ و لا تفلتي البالونات |
| Hızla koşup balonları bırakmayacağım. | Open Subtitles | أركض بأسرع ما يمكنني و لا أفلت البالونات |
| Beni dinle, bu balonları üniversitelerde katlayacaksın. | Open Subtitles | إن استمتعت لي ستقوم بطي البالونات في الجامعات |
| Her şey harika olmuş. Festival gibi. balonlar falan. | Open Subtitles | كل شيىء يبدوا جميل وبهيج وكل هذه البالونات |
| Herhalde bu renkli balonlar da yemek arasındaki anjiyoplasti için. | Open Subtitles | إذاً أظن أن هذه البالونات لقسطرة مابين الوجبات |
| Kramer, bu balonlar yılbaşına kadar şişik kalmaz. | Open Subtitles | كرايمر، هذه البالونات لن تظل منفوخة حتى العام الجديد. |
| O balonlardan parmak izi çıkartabilir misin? | Open Subtitles | هل تستطيع أن تحصل على بصمة من البالونات ؟ |
| Ayaklıktaki adam harika bir numaraydı. Balonlara ve bayraklara çarpıyor. | Open Subtitles | الرجل على الركائز الخشبية كان فكرة جيداً جداً انه ينتصر على البالونات و اللافتات |
| Senin ve tüm bu balonların önünde yemin ederim ki herkese karşı iyi davranacağım. | Open Subtitles | وسأقطع وعداً على نفسي، أمامك وأمام كل البالونات بأنّني سأكون لطيفةً مع الجميع |
| Aşırı dar, kesik, balonlu alt pijamam hoşunuza gidebilir. | TED | قد تستمتعون بالبيجاما المقصوصة من الأسفل، وهي ضيقة بطريقة محرجة مع البالونات. |
| Sanki balondan hayvan yaparak gezen bir soytarıymış gibi konuşuyorsun. | Open Subtitles | تعلم, تجعله يبدو كأنه كان يتمشى في الأرجاء وينفخ البالونات |
| Tüm bu alanın balonlarla doldurulmasını istiyorum. | Open Subtitles | اريد هذا المكان كله مملؤ بالبالونات اريد ان يتوجب على الناس ان يشقوا طريقهم خلال البالونات |
| Ve yanıtladıklarında, o kadar sayıda balonu şişirip onlara tutmaları için veriyordum. | TED | ثم عندما أجابوا، قمت بنفخ نفس العدد من البالونات و أعطيتهم هذا العدد من البلونات لكي يمسكوا به. |
| Balonlarımı aldın, değil mi? | Open Subtitles | حصلت على البالونات الخاصة بي ، أليس كذلك؟ |