Bu çiçekleri toplamak için Göl kıyısına kadar gitmene gerek yoktu. | Open Subtitles | لم تكوني مضطرة للذهاب إلى البحيرة من أجل تلك الأزهار |
Göl manzarasından hiç bahsetmek bile istemiyorum. | Open Subtitles | و بالطبع لا أريد إخباركما عن منظر البحيرة من هنا |
Orada da Kanada'dan Göl yoluyla gelen çok içki var. | Open Subtitles | وهناك الكثير من عمليات الخمور يتم تهريبها عبر البحيرة من كندا |
Belki de tekneyi gölün öbür ucuna götürmeliyiz. | Open Subtitles | المركب لتحريك نحتاج قد البحيرة من الآخر الجانب إلى |
Burada büyüdüm. Şey, hayır gölün doğu yakasında büyüdüm. | Open Subtitles | ترعرعت بالقرب من هنا, لست كذلك أعني عبر البحيرة من الناحية الشرقية |
Göl evi bu tarafta. Eğer oraya ulaşabilirsek içeri giremeyeceklerdir. | Open Subtitles | بيت البحيرة من هنا، إن تمكنّا من بلوغه، فلن يسعهم دخوله |
Göl evi yarışlardan kazandığı plaketler ve kupalarla dolu. | Open Subtitles | كانت هناك العديد من الجوائز التذكارية في منزل البحيرة من كل السباقات التي فازتها. |
Göl evini burdan görebiliyor musun? | Open Subtitles | هل تستطيع رؤية بيت البحيرة من هنا؟ |
Çünkü bu Göl son derece tehlikeli bir yer olabilir. | Open Subtitles | هذه البحيرة من الممكن أن تكون مكان خطر. |
Güzel bir Göl manzarası da var. | Open Subtitles | رؤية بانورامية لطيفة على البحيرة من هنا |
Göl suyuna giren kişilerin özel güçleri olur. | Open Subtitles | مياه البحيرة من المفترض أن تعطي أي أحد غمر فيها قوة خاصة لقد ظننت فقط... |
gölün karşısındaki evde yaşayan adam Emmett Deschler'i tanıyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف الرجل الذي يعيش عبر البحيرة من منزلكم, إيميت ديشلير؟ |
Toby, bana... bana acilen uydudan bu gölün hava sıcaklıkları gerek. | Open Subtitles | توبي، أنا بحاجة إلى حرارة جو هته البحيرة من القمر الصناعي في الحال |
gölün güneydoğru tarafında kalıyorlar. | Open Subtitles | على ضفاف البحيرة من جهة الجنوب |