"البيان" - Translation from Arabic to Turkish

    • açıklama
        
    • ifade
        
    • ifadeyi
        
    • açıklamayı
        
    • bildiriyi
        
    • Bildiri
        
    • açıklaması
        
    • beyan
        
    • ifadeye
        
    • Manifesto
        
    • beyannameyi
        
    • manifestoyu
        
    • bildirisi
        
    • manifestosunu
        
    • prospektüsü
        
    resmi bir açıklama yayınladı. açıklama özetle, medyayı yalan haber yapmakla suçladı. TED حتى أصدرت بيانًا رسميًّا واتهم البيان وسائلَ الإعلام المستقلة بنشر أخبار مكذوبة
    Davalı ifadesinde odadan çıkarken iki kadının da yaşadığını ve iyi olduğunu ifade etmişti. Open Subtitles المتهم البيان ذلك، عندما تَركَ الغرفةَ، الضحايا كَانتْ كلاهما حيّة وجيّدة.
    İfadeyi oku, yoksa itaatsizlikten hapse gidersin. Open Subtitles أما أن تقرأ البيان أو تدخل السجن يتهمة الإحتقار
    Kürsüye çıkıp yazdığım açıklamayı okursanız en azından senatörlüğe devam edersiniz. Open Subtitles لا أحد. تخرج الآن وتقرأ البيان الذي كتبته لك، وتبقى سيناتور.
    Avam Kamarası'nda bildiriyi okuduğum vakit söylemeliyim ki bu Bildiri, umduğumdan da öte bir tesir yarattı. Open Subtitles ثم أدليت بالبيان فى مجلس العموم هنا يجب أن أقول أن البيان صاحبته ردود فعل واسعة لم أكن أتوقعها
    Herkese söylediğin basın açıklaması versiyonu değil. Open Subtitles ليست هذا البيان الصحفي المشرق الذي أخبرت الجميع به
    Yeni bir öneriye açığım ama bir beyan görmem gerekir. Open Subtitles سأفتح لكم زاوية دخول جديدة لكني بحاجة إلى رؤية البيان
    Yanında bir açıklama olmazsa efendim... bu beyanname herkesi ayağa kaldırabilir. Open Subtitles من دون تفسير يرافقه يا سيدي قد يتسبب هذا البيان بالاضطراب
    New York Emniyeti, henüz açıklama yapmadı. Open Subtitles مركز شرطة نيويورك حتى الان لم يصدوا رواد البيان س
    Ve siz Kızılı çağırıp, nasıl bir açıklama yapmanız gerektiği hakkında görüşeceksiniz. Open Subtitles وانت مباشرة سيدي تستدعي حمراء وتناقش معها ما البيان
    İfade vermek için geliyorsun. Open Subtitles يمكنك النوم في مكاني الخاص لكنك ستأتي لملئ البيان
    Radyo bir kereliğine gerçeği, mağrur bir şekilde ifade etti. Open Subtitles هذه المره جاء البيان حقيقياً مصحوباً بكبرياء جريحه
    Doğrudur, tereddütleri oldu. Kendisini bu ifadeyi vermeye iten bir pişmanlık oldu. Open Subtitles صحيحٌ أنّها انتبهت، وندمت واضطرّت لتقديم هذا البيان.
    Bizimle DC'ye gelip bir BM avukatın varlığında bu ifadeyi imzalamanız gerek. Open Subtitles نريدك أن تعودي معنا إلى العاصمة وتوقيع هذا البيان في حضور الدعي العام
    Bayan, açıklamayı bugün ne zaman alabiliriz? Open Subtitles سيدتي, متى يمكننا ان نتوقع صدور البيان اليوم؟
    Ancak 24 saat geçtikten sonra, halkın talebine boyun eğdi ve yardımcılığını yapan Ömer Süleyman aracılığıyla bu açıklamayı yaptı. Open Subtitles ولكن بعد 24 ساعة فقط, انحنى لإرادة الشعب وأصدر البيان التالي من خلال نائبه
    Şimdi, bu bildiriyi kim yazdıysa noktalı virgül kullanmayı seviyormuş. Open Subtitles الآن ، يمكنكم ان تروا أن من كتب البيان يحب إستخدام الفواصل المنقوطة
    Ve, baba, ikinci bir Bildiri daha yapacağım. Open Subtitles و، يا أبي، سأصدر البيان الثاني
    Zamanı geldiğinde basın açıklaması yapılacaktır. Open Subtitles البيان سيتم اصداره للصحافة في الوقت المناسب
    Alman Çevre Bakanı şu sözleri beyan etmek için bir basın toplantısı düzenledi: Open Subtitles في الألمانية وزير البيئة ودعا الصحافة مؤتمر لإصدار البيان الآتي:
    Bu çirkin ifadeye itiraz ediyorum büyük mahkeme salonu sahnemde, üçüncü derece karakterlerin repliği olmasına da itiraz ediyorum. Open Subtitles أَعترض على ذلك البيان الشنيع... وأَعترض أن شخص من العصر الجيولوجي الثالث يكون له اعتراضات أثناء مرافعتى بقاعة المحكمة.
    "İktisadî Gelişmenin Merhaleleri: Komünist Olmayan Bir Manifesto." TED "مراحل النمو الاقتصادي: البيان غير الشيوعي"
    Her şekilde bayım, bu ilçenin meclis üyesi olarak... size iyi günler diler... ve bu beyannameyi basmanızı istediğimi tekrar edip... size sadece bir araç olduğunuzu hatırlatırım. Open Subtitles على أية حال، بما أنني مفوض هذه المقاطعة وأتمنى لك يوماً سعيداً قدمت لك هذا البيان لتنشره في صحيفتك كسجل لهذا المخيم
    bu götleri nasıl kandırdığına inanamıyorum. manifestoyu kurbanların isimleri olmadan basmak, ve 3. sayfa hikayesi olarak. Open Subtitles لا أصدّق كيف جعلت هؤلاء الحمقى ينشرون البيان دون أسماء الضحايا كتقرير بالصفحة الـ3
    Misyonlarımız hakkında, bu okul hakkında Yapılan bu basın bildirisi, Teşkilatı dışa açma yönündeki çabalarım... Open Subtitles هذا البيان الصحفي حول مهمّاتنا، والمدرسة، وجهودي لإبقاء الوكالة صامدة...
    Hey, gözaltı merkezinin manifestosunu Komünikasyon'a göndermen gerekiyordu. Niye almış değiliz? Open Subtitles كان يُفترض أن ترسلى البيان من منشأة الحجز إلى قسم الإتصالات
    Bu prospektüsü alanların kaderlerinde başarı vardır. TED من يشتري ذلك البيان مقدّر له النجاح.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more