"التأكيد" - Translation from Arabic to Turkish

    • teyit
        
    • emin
        
    • temin
        
    • onay
        
    • doğrulama
        
    • kesinlikle
        
    • doğrulandı
        
    • kesin
        
    • doğrulayabilir
        
    • Tabii
        
    • onayı
        
    • garanti
        
    • onaylandı
        
    • onaylayın
        
    • tasdik
        
    Şu an ordunun durumu kontrolü altına aldığını teyit edebilirim. Open Subtitles وقد تم التأكيد للتو بأن الجيش بات يسيطر على الوضع
    De ki, kızın herhangi bir sorun yaratmayacağından emin olacağım. Open Subtitles أخبره، أني سأعمل على التأكيد أنها لن تسبب أية متاعب
    Şimdi ateizm hakkında vaaz verecekmişim gibi gelebilir; ama sizi temin ederim ki yapacağım şey bu değildir. TED حسنا، يبدو وكأني سأبشر بالالحاد، وأود التأكيد بأنه هذا ليس هدفي.
    onay için uzun süre beklememeliydim. TED ولم يكن علي الانتظار طويلاً للحصول على التأكيد.
    Abby'nin bilgisayarına girebilmemin tek nedeni başka birinin doğrulama şifrelerini benden önce açmış olmasıydı. Open Subtitles السبب الوحيد الذي مكنني من دخول حاسوبها في المقام الأول هو لأن شخص أخر خرق أنظمه التأكيد قبلي
    O kişinin gerçekten Aziz olduğundan kesinlikle ama kesinlikle emin mi diye soracağım. Open Subtitles أُريدُ أن أسألها إذا ما كانت متأكدة, تمام التأكيد من أنه عزيز
    Cuma günkü elmas soygunu şüphelisi ile, çalıntı arabanın sürücüsünün aynı kişi olduğu doğrulandı. Open Subtitles لقد تم التأكيد الأن أن الشخص الذي سرق المركبة تطابق مواصفاته المشتبه الذي سرق الماسة يوم الجمعة
    - Çocuk boğularak ölmüş görünüyor ama laboratuar testleri olmaksızın, kesin bilmek imkansız. Open Subtitles ما يبدو هو إنها غرقت ولكن بدون الفحوصات المعملية سيكون التأكيد علي هذا مستحيل
    İç kesimlerin sınırlarının tamamen kapatılacağı resmi olarak teyit edildiğinde neredeyse 12 saat olmuştu. Open Subtitles استغرق الأمر حوالي 12 ساعة قبل التأكيد بشكل فعلي بأنه سيتم إغلاق كامل للحدود الداخلية للقطاع
    Öyleyse KPA birimlerini teyit edebiliriz. Open Subtitles الآن ، نستطيع التأكيد على أن هذا الموقع هو موقع وحدة الجيش الشعبي
    Prensesin zehirli okla vurulduğunu kesin olarak teyit edebilir misin? Open Subtitles هل يمكنك التأكيد أنها أصيبت بسهم مسّموم؟
    O yüzden, sinekkapan kapanmadan önce içinde bir yem olduğundan tam olarak emin olmak ister. TED لذا فهي تريد أن تكون على أتم التأكيد أن هناك وجبة بداخلها قبل أن تنغلق مصيدة الذباب.
    Ama emin olmak için iki misli... başarısız olmadığından, onun kalbi ile dön... bunun içinde. Open Subtitles لكن لمضاعفة التأكيد أنك لن تفشل أحضر قلبها
    Onlar şimdi Michigan Devlet üniverstsinde saygın birer profesör. ama gün içinde geri dönebileceğimi size temin ederim, biz saygın bir ekip değildik. TED كل منهم الاَن بروفيسور محترم في جامعة ميتشغن لكنني بإمكاني التأكيد لكُم أننا في ذلك الوقت لم نكن فريقاً مُحترماً
    Sizi temin ederim ki, bu olaya ciddiyetle yaklaşıyorum ve gerçeğin peşinde olacağım. Open Subtitles لا يسعني سوى التأكيد بأننا نأخذ الحادثة على محمل الجد وأني سأبحث في الوقائع بنفسي
    Bunu yapman gerekirse, onay iste. Open Subtitles عليك أن تحصل على التأكيد قبل أن تفعل ذلك
    - Ne? Şu an itibariyle, tam olarak doğrulama gelmedi, ama şüpheli... Open Subtitles الآن نحن لا نستطيع التأكيد من يكون المشتبه به, ولكن
    Evet. Ne zaman olur bilmiyorum ama bu kesinlikle radarımda. Open Subtitles نعم , أنا لا أعلم كيف بعد , لكنة من التأكيد فى مخططاتى.
    Kurbanımızın ölüm sebebinin boğulma olduğu ciğerlerindeki sıvının varlığı ile doğrulandı. Open Subtitles سبب الموت في ضحيتنا تم التأكيد انه غرق بدليل وجود سوائل في الرئة
    Noel baba olmadığı kesin. Open Subtitles قد يَكون سانتا كلوز , حتى نحصل التأكيد الموثوق الجازم يا جنرال
    Elime geçen bir bilgiyi doğrulayabilir misiniz acaba? Open Subtitles أتسائل إن كان بمقدورك التأكيد على بعض المعلومات؟
    Tabii ki. Eğlenceli olur. Ben de bir tane asarım. Open Subtitles بـ التأكيد ، هذا سيكون ممتعاً سوف أضع واحدة أيضاً
    Devlet Birimi onayı alır almaz, bir kurtarma timi oluşturacaklar. Open Subtitles حالما تحصل وزارة الخارجية على التأكيد فسوف يرسلون فريق إنقاذ
    Bunların Asya ve Avrupa'da da basılacağına dair garanti verebilir misin? Open Subtitles هل تستطيع التأكيد أن هذه الصور ستنشر في أوروبا و آسيا؟
    onaylandı. Bu Barbara Dahl. Open Subtitles بالطبع, تم التأكيد عليه إنها باربرا داهل
    Trafik kontrol, kuzey çıkışı için trafiği kapatmanız gerekiyor. Bütün birimler onaylayın. Open Subtitles إدارة المرور، أحتاج إلى طريق مغلق للمخرج الشمالي، على كل الوحدات التأكيد
    Başka birini ikna etmeye çalıştığınız zaman onun değerlerini tasdik etmek ve dillerindeki problemi belirtmek, onun daha anlayışlı olmasını sağlayabilir. TED وعندما تحاول أن تقنع شخصاً آخر، فإن التأكيد على قِيَمهم وتأطير الموضوع بلغتهم يمكن أن يساعد في جعل الناس أكثر تقبُّلاً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more