Eşi ile 15 yaşında bir garsonken Michigan'da küçük bir barbekü dükkanında tanışmış. | TED | التقت بزوجها عندما كانت في الخامسة عشر من عمرها وتعمل كنادلة في محل للمشويات بميتشغن. |
Şu, yakışıklı ibne adam ile sokakta mı tuvalette mi ne tanışmış. | Open Subtitles | هنا, وفي استراحة عامة, التقت بذلك المقامر الصغير الجميل |
Palmer eve dönüş yolculuğunda uçakta kendisinden de fena N Sync hayranı olan kendi yaşıtı bir tenisçiyle tanıştı | Open Subtitles | بالمر التقت مع لاعب تنس بنفس عمرها في طريق العوده في الطائره وكان من اكبر معجبين فرقة أن سينك |
Onun sıcakkanlı ailesi ile tanıştım, o da benim arkadaşlarımla tanıştı. | TED | التقيت بأسرتها الودودة، كما التقت هي بأصدقائي. |
Mahkemede büyük bir kavgaya girdiklerinde tanıştığı bir avukatla çıkıyordu. | Open Subtitles | وكانت قد تعود محام التقت عندما حاربوا في المحكمة. |
Bu adamla tanıştığını, birkaç haftalığına çok sevdiği Avustralya'ya gideceklerini yazıyordu. | Open Subtitles | قالت انها التقت برجل وانه سيأخذها لمكانها المفضل أستراليا لمدة أسبوعين |
Seninle tanıştığında sandık ki... Kendine geldiğini sandık. | Open Subtitles | أجل، عندما التقت بك اعتقدنا أنها لملمت شتات نفسها |
Ah, kız kardeşim hâlâ dalışta, ve, ah, hatta seksi bir dalgıçla tanışmış olabilir, bu yüzden geri gelmesi uzun sürebilir. | Open Subtitles | مازالت أختي في درس الغوص وربما التقت بمدرب غوص جذاب ولن تعود قبل مضي مدة طويلة |
Ardından iletişimlerini kaybetmişler ve birkaç yıl sonra babamla tanışmış. | Open Subtitles | ولم يتقابلوا بعدها وبعد سنوات قليلة , التقت بوالدي |
Nerede büyümüş, nerede okula gitmiş, arkadaşları kimmiş, Faisel'la ne zaman ve nerede tanışmış? | Open Subtitles | اين نشأة, اين المدرسة التي ذهبت اليها, من كانو اصدقائها, اين ومتى التقت بفيصل؟ كل ذلك. |
Sonra Peruzat, okulundan biriyle tanışmış, evlenmişler... | Open Subtitles | وسرعان ما التقت بيروزات بشخص في الكلية لاحقاً وتزوجا |
Eğer tıbbi tavsiyeye ihtiyacı olan varsa Laney bir doktorla tanıştı, ve adam bekâr. | Open Subtitles | لو هناك من يحتاج إلى نصيحة طبية، فـ ليني قد التقت بطبيب وهو أعزب. |
Eğer tıbbi tavsiyeye ihtiyacı olan varsa Laney bir doktorla tanıştı, ve adam bekâr. | Open Subtitles | لو هناك من يحتاج إلى نصيحة طبية، فـ ليني قد التقت بطبيب وهو أعزب. |
Çok iyi bir adamla, bir çellistle tanıştı. | Open Subtitles | وهي متزوجة. التقت رجل جيد جدا، عازف التشيلو. |
Irene, Graham'a onunla tanıştığı için mutlu olduğunu söylüyor | Open Subtitles | ايرين تقول لجراهام انها سعيدة انها قد التقت به |
13 yaşındaydı, bir arkadaşımın kuzeniydi ve bana evleneceği adamla gelişigüzel tanıştığını söyledi. | TED | كانت في الثالثة عشر من عمرها، كانت صديقة ابنة عمي الصغيرة وقالت لي بعفوية أنها التقت بالرجل الذي ستتزوجه. |
Elsa, John ile tanıştığında kuaför Sven ile birlikteydi. | Open Subtitles | عندما التقت "إلسا" بـ "جون"، كانت تواعد مصفف الشعر "سفِن" |
Lisedeki en iyi arkadaşım, Avustralya'ya gitmişti galiba Canberra'ydı ve Amerika'daki evinin iki sokak ötesinde oturan bir çocukla tanışmıştı. | Open Subtitles | مثل صديقتي في الثانوية عندما ذهبت إلى استراليا التقت برجل كان يعيش على بعد شارعين من منزلها في أمريكا |
Onlar, müvekkilinizin barda tanışıp ilişki için eve getirdiği erkekler. | Open Subtitles | انهم رجال التقت بهم في حانة احضرتهم للمنزل و ضاجعتهم |
Bu zanlılar nasıl tanıştılar peki? | Open Subtitles | اذن كيف التقت هاتان الجانيتان. ؟ |
Tamam... geçen gün, kalabalık bir odada gözlerimiz karşılaştı, ve aniden-- bir kıvılcım çaktı, tüm yaşamımm boyunca beklediğim ışığı gördüm. | Open Subtitles | حسنا فى يوم ما التقت عيوننا فى غرفه مزدحمه حيث كانت شرارة الحب |
Eminim geri döner. Muhtemelen adamın biriyle tanışmıştır. | Open Subtitles | حسناً, انا متأكد انها ستعود لربما التقت بشاب ما |
Örneğin Bristow Rambaldi'nin dostlarından Amalfi'yle buluştu. | Open Subtitles | على سبيل المثال,التقت بأتباع رمبالدى على ساحل أمالفى |
Kusura bakmayın, arkadaşım bir hanımla görüşmüş. | Open Subtitles | المعذرة. صديقتي قالت إنّها التقت بامرأة... |
# Hayat güzel, kutlayalım... # ...iki kutsal ruhun bir araya gelişini. | Open Subtitles | الحياة جميلة ، دعونا نحتفل بها فقد التقت روحين وارتبطا بالرباط المقدس |