"التمهيدي" - Translation from Arabic to Turkish

    • ön
        
    Olay yerinin raporu ön rapor kaza raporu ve adli tıp raporunun tamamlanması gerekiyor. Open Subtitles لقد حصلت على تقرير موقعك، التقرير التمهيدي تقرير الحادث، إستجواب من قاض التحقيق بالوفاة للملئ
    Kübün ön tahlilleri gösteriyor ki dışı sıradan seramik. Open Subtitles التحليل التمهيدي للجرّةِ يشير إلى أن الخزف الخارجى عادى
    Daha bilmiyorum. ön EEG (Beyin aktivitesi) ölçümleri önceden gördüğüm hiçbir şey gibi değil. Open Subtitles بصراحه لا أعلم حتى الآن، فحص المخ التمهيدي له يقراء أشياء لم أرى مثلها من قبل
    Sağlık Birimi'nin ön raporuna göre Sydney iyileşecek. Open Subtitles التقرير التمهيدي من الخدمات الطبية. سدني ستكون رفيعة.
    - ön çalışmalarım, kasık çıkıntısının çatladığına ve sol kemiğin ciddi bir şekilde yer değiştiridiğine işaret ediyor. Open Subtitles التحليل التمهيدي يدل على ان عظم العانة مكسور و الهايمفسيتي الأيسر قد خلع بشدة
    Benim "ön hazırlıklarım" dediğin şey, bir orduyu durdurur. Open Subtitles عملي التمهيدي كماتطلق عليه يمكن ان يحبس جيش
    Bu ön çizim... sana kızın nasıl göründüğü hakkında bir fikir verecektir. Open Subtitles هذا الرسم التمهيدي.. يعطيك لمحة عما تبدو عليه
    Woddy, yarın diğer polislere sunumunu yapmadan önce ön rapora hızla göz atmak için buraya gizlice girdim. Open Subtitles لأخذ نظرة خاطفة على تقريرك التمهيدي قبل تقديمه لأفراد الشرطة الآخرين غدًا
    Ama henüz, cinsel birleşme için gerekli olan ön hazırlığı yerine getiremiyordu. Open Subtitles لكنه رغم ذلك لم يأخذ أي مشكلة لأثارتها في الشعور التمهيدي الضروري لأتحاد المتبادل
    İkide kalktım ve Cumhuriyetçi Senato'dan gelen Utah'daki ön seçim bilgisini analiz ettim. Open Subtitles لقد استيقظت في الثانية صباحًا لأتفحص نتائج تصويت السباق التمهيدي لمجلس الشيوخ الجمهوري في ولاية يـوتاه.
    Casey McManus'un ön otopsi raporu. Open Subtitles تقرير تشريح الجثة التمهيدي لـ كيسي مكمانس
    ön adli tıp raporunda ölüm zamanının sabah 6:00 civarı olduğu yazıyor. Open Subtitles التي أعطاها لصديقه. تقرير المُحقق القضائي التمهيدي يضع وقت الوفاة حوالي الساعة السادسة صباحاً.
    ön temizlik yapıyoruz ikişer gruplar halinde gidiyoruz. Open Subtitles موافقة سنقوم بالتمشيط التمهيدي سنذهب اثنان خلف اثنان
    Kan testinden ön patolojik sonuçlar çıktı. Open Subtitles انه الفحص التمهيدي للامراض من مركز فحص الدم.
    Söylediğim gibi, ön hazırlık tahlilleri. Open Subtitles كما قُلتُ، بَدأنَا التحليل التمهيدي.
    - ön muayenesini yapıyorlar. Open Subtitles -منذ متى وهو هنا؟ انهم يُجرون التحيلي التمهيدي
    ön incelememde cesedi mavi ışıkla inceledim ve şunu buldum. Open Subtitles خلال فحصي التمهيدي أجريت اختبار (ت.ج.ض) على المتوفي :واكتشفت التالي
    ön fikrini paylaşman. Open Subtitles أطلب منكَ أن تقدّم رأيكَ التمهيدي
    Fi'nin ön hazırlıklarını da beğenmedim. Open Subtitles حتى مع عمل في التمهيدي
    - Evet, ön görüşmeler sırasında. Open Subtitles نعم، في اللقاء التمهيدي فقط

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more