"التي أعطيتني" - Translation from Arabic to Turkish

    • verdiğin
        
    • verdiğiniz
        
    Ve senin verdiğin şu akü asidi, kahve değil o. Open Subtitles و حمض البطارية تلك التي أعطيتني إياه, تلك ليست قهوة
    Bana verdiğin Gong Shil beni çok neşelendiriyor. Open Subtitles الدُمية التي أعطيتني إيّـاها حتى تُرفِّــه عنّي
    Satın aldığım birkaç takım elbise hariç,bana verdiğin her kuruşu biriktirdim. Open Subtitles ‫لقد أشتريت بعض البدلات ‫وحفظت كل الأموال التي أعطيتني
    Neden bana verdiğin koltuğu almıyorsun? Open Subtitles لمَ لا تسترجع الأريكة التي أعطيتني إياها؟
    Orban'ın yurttaşları adına, bana ve halkıma verdiğiniz deneyim için teşekkür etmek istiyorum. Open Subtitles نيابة عن مواطنين أوربان أحبّ ان أشكركم للتجربة التي أعطيتني وإلى ناسي
    Uçuş için bana verdiğin haplar... Open Subtitles بسبب الحبوب التي أعطيتني أياهم من أجل الطائرة
    İstediğini yaparsın. Paris'te en sevdiğim şey bana verdiğin bu çanta oldu. Open Subtitles عل أقل حد, كل ما أحبه في باريس هو الحقيبة التي أعطيتني إياها
    Bana verdiğin şarap hala duruyor. Open Subtitles لازلت احتفظ بزجاجة الشراب التي أعطيتني إياها.
    verdiğin damla bir boka yaramadı! Open Subtitles قطرة العين التي أعطيتني إياها لم تفعل شيئاً البتة
    Bana verdiğin haplarda uyuşturucu yoktu. Open Subtitles ليس هناك مخدرات في الادواية التي أعطيتني ماذا؟
    Gölgenin şeklini tespit edebilmek için verdiğin fotoğraflarla oynadım. Open Subtitles من تسبب بالظل ؟ تلاعبت بالصورة التي أعطيتني إياها
    Positif. verdiğin örnekler birbirini tutuyor. İkisi aynı kişiye ait. Open Subtitles متأكّدة، لقد كانت العيّنات التي أعطيتني إيّاها متطابقة، إنّها من نفس الشخص
    Bana verdiğin örnekler uyuşuyor. Open Subtitles لقد كانت العيّنات التي أعطيتني إيّاها متطابقة، إنّها من نفس الشخص
    Bana hayatımı düzeltmem için ne yapacağımın dersini gururla verdiğin konuşmaların birinde çıkan bir fırsatta. Open Subtitles بواحدة من تلك المناسبات التي أعطيتني بها محاضرة
    Baş ağrılarım oluyor ve verdiğin ilaçların da faydası olmuyor. Open Subtitles أكون متوتر طوال الوقت أصاب بذلك الصداع أيضاً والأدوية التي أعطيتني إياها ليست حقاً ذات فائدة
    Bana verdiğin çörek tarifinde bir şey unutmadığına emin misin? Open Subtitles ألمتنسيأي شيءفيوصفة الفطائر، التي أعطيتني إياها؟
    verdiğin muhbir dosyalarının daha yarısını hallettim. Open Subtitles قد راجعتُ نصف ملفات المخبرين التي أعطيتني إيّاها
    verdiğin muhbir dosyalarının daha yarısını hallettim. Open Subtitles قد راجعتُ نصف ملفات المخبرين التي أعطيتني إيّاها
    verdiğin muhbir dosyalarının yarısını hallettim. Open Subtitles قد راجعتُ نصف ملفات المخبرين التي أعطيتني إيّاها
    Bana verdiğiniz kozmetik ürünü kavanozlarından aldığım bütün parmak izleri, bir tek kişiye ait. Open Subtitles رفعت جميع البصمات من كل المواد التجميلية التي أعطيتني إياها وهي من شخص واحد فقط
    Adı, bana verdiğiniz Pleasant Green Klinik listesinde yer alıyordu. Open Subtitles التي أعطيتني إياهـا من العيادة الخضراء صحيح..

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more