"التي ذكرتها" - Translation from Arabic to Turkish

    • bahsettiğim
        
    • Sözü geçen
        
    • Bahsettiğin
        
    • bahsettiğiniz
        
    - Sana daha önce bahsettiğim dosyayı hatırlıyorsun değil mi? Open Subtitles يمر به عملاء المباحث تعرف أنها القضية التي ذكرتها لك
    Ama bahsettiğim herşeyi değiştirebiliriz. Bir belediye binası açabilir, TED ولكن يمكننا ان نغير الامور التي ذكرتها .. يمكننا ان نعيد مفاهيم مجلس المدينة
    Ve radyo dalgaları var, az önce bahsettiğim sorunlara sahipler. TED وثم لدينا موجات الراديو, لديها القضايا التي ذكرتها للتو
    Sözü geçen tüm o özelliklere sahip olmasına rağmen, Open Subtitles على الرغم من انها تمتلك جميع الصفات التي ذكرتها
    Az önce Bahsettiğin saçma görev. Open Subtitles قد يكون ذلك بسبب المهمّة المثيرة للسّخرية التي ذكرتها للتو
    - Tahminim meselenin telefonda bahsettiğiniz yapısal sorun olmadığı yönünde. Open Subtitles أفترض أنه ليس كذلك. القضية الهيكلية التي ذكرتها على الهاتف.
    Naaşınız yakıldığında, tüm bu bahsettiğim zehirli maddeler atmosfere bırakılırlar. TED في حالة حرق جثتك، جميع السموم التي ذكرتها ستتصاعد في الغلاف الجوي.
    Demin bahsettiğim şeyler gibi kötü şeyler de getirdi, ama bunun yanında çok da fazla güzel şey getirdi. TED لقد جلبت العولمة العديد من المساوئ، مثل الأشياء التي ذكرتها منذ قليل، ولكنها جلبت العديد من الخيرات أيضًا.
    Neden? HK: Evet, bunu yapmamın nedeni bahsettiğim ikinci nokta idi, özellikle demokraside kurallar herkes içindir. TED لماذا؟ ه.ك. : نعم، قمت بذلك بسبب النقطة الثانية التي ذكرتها بأني أعتقد أنه خصوصا أنّنا في ديمقراطية، القواعد للجميع.
    Yine de, ekonomik büyüme sorununu gerçekten çözmeyi başarmamız, bahsettiğim sorunları çözmede bize çok yardımcı olacaktır. TED ومع ذلك، إلى حد ما يمكننا التغلب علي هذا التحدي. سيستغرق منا الكثير من الوقت للتغلّب على التحديات التي ذكرتها سابقا.
    Burada bahsettiğim her biyolojik husus farklı koşullarda değişebilir. TED كل جزء من البيولوجية التي ذكرتها هنا قد تتغير بتغير الظروف.
    bahsettiğim bilgisayar yapımı modeller, bu görüşleri test etmemize olanak sağlıyor, içlerinden birine göz atalım. TED تسمح لنا نماذج الأكوان الحاسوبية التي ذكرتها مسبقًا باختبار هذه الأفكار. إذن، فلنلقِ نظرة على أحد هذه الأكوان.
    Ah, dün bahsettiğim Claymore grubu, şafakla birlikte ayrıldı gibi görünüyor. Open Subtitles صحيح , بالنسبة لمجموعة الكلايمور التي ذكرتها بالأمس يبدو أنهم غادروا قبل الفجر
    Diğer taraftan sorumluluk nedir bilmeyen... bir aktör var ki.... bahsettiğim geçmiş problemlerinin... ne olduğu belirsiz. Open Subtitles و في الجانب الأخر لدينا ممثل هنا من الواضح أنه ساخط الذي مشاكله القديمة التي ذكرتها للتو
    Az önce bahsettiğim kadınla ilgili hiç bir şey yapmanı istedi mi, Jackie Laverty? Open Subtitles هل سأل أي شيء يخص المرأة التي ذكرتها سابقاً ؟
    bahsettiğim arkadaşım. Bu aralar dağıtmış vaziyette. Open Subtitles الصديقة التي ذكرتها لك انها بحالة فوضى حالياً
    bahsettiğim çizimler. Aklının başından alınmasına hazırlan. Open Subtitles تلك اللوحات التي ذكرتها جهّز عقلك للانبهار
    Şikayet iki, size bahsettiğim garson ona da çarpılmış alanda. Open Subtitles الشكوى الـ2 متعلقة بالنادلة التي ذكرتها تعرضت للاصطدام خارج موقف السيارات وهي غاضبة جداً
    Sözü geçen iç çamasr tam olarak nedir? Open Subtitles - بالتأكيد. ماهي بالضبط َ الملابس الداخلية التي ذكرتها
    Jack, dün yolladığım e-postayla ilgili olarak Sözü geçen aktivite... Open Subtitles نسمع جاك... جاك , حول ه أرسلت لك أمس... النشاط التي ذكرتها...
    Şu Bahsettiğin sola yatma problemine baktım. Baya bir ciddi. Open Subtitles نظرت في مشكلة التمايل التي ذكرتها إنها خطيرة حقاً
    Peki... o telefonda Bahsettiğin büyük iş neymiş bakalım? Open Subtitles اذاً ماهي الفرصة الكبرى ؟ التي ذكرتها عن طريق الهاتف ؟
    CA: Yani, şimdiye kadar bahsettiğiniz sayıların hiçbiri, son yıllardaki diğer enfeksiyonlardan farklı değil. TED كريس أندرسون: لا رقم من الأرقام التي ذكرتها إلى الآن مختلف عن أي إصابات أخرى في السنوات الأخيرة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more