"الثروات" - Translation from Arabic to Turkish

    • servet
        
    • zenginlik
        
    • zenginliğe
        
    • serveti
        
    • zenginliğin
        
    • zenginliklerle
        
    • zenginleri
        
    • servetlerden
        
    • parasıylaysa
        
    • zenginliklere
        
    • zenginlikleri
        
    • servetlerinden
        
    Zengin bir adamla karşılaştığınızda bir servet avcısıyla da karşılaşırsınız. Open Subtitles اينما تجدين رجل غني, يجب ان تحصلي على منقب الثروات
    Tüm servet aslında işletmeler tarafından oluşturulur. TED كل الثروات هي في الحقيقة منشأة بواسطة الأعمال التجارية
    şu an uzaya ulaşma talebinin itici gucu olan kisisel zenginlik ve hayalin bir araya geldigi sihirli bir zamandayiz. TED نحن في نقطة التقاء سحرية حيث الثروات الخاصة والخيال هي التي تقود الطلب للوصول الى الفضاء.
    Fakirlikten zenginliğe. Yolun yanlış tarafı. Open Subtitles خرق الثروات, الجانب الخطأ للسيارات.
    Yvette'in yoluna çıkıp, tüm Ellison serveti ile aranda durduğunu varsaymak zorundayım. Open Subtitles أنا أتسائل الان اذا ما رحلت ايفيت ستؤل جميع الثروات والممتلكات لكٍ
    altının parlaklığını, zenginliğin güzelliğini anlattı kırlangıça. Open Subtitles ♪ فأخبرها عن مزايا ♪ ♪ الثروات و الذهب ♪
    Senden istediğim bu son şeyi de yerine getirirsen gemini, bu şehrin hâlâ barındırdığı tüm zenginliklerle doldururum. Open Subtitles فلتفعل أخر شيء طلبته وسوف أملىء سفنك بكل الثروات التى لدى تلك المدينة
    Şansımız var ki servet avcılarının avı olamayacak kadar fakir. Open Subtitles ولحسن الحظ هي فقيرة جدا لتكون هدف لصائدي الثروات.
    Yolculuklarının çoğu kötülüklere karşı zafer kazanma hayalleri harika bir sevgili bulmak ya da kolay kazanılan servet umutları üzerine kurulmuştur. Open Subtitles ورحلاتهم مصحوبة غالبا بأحلام التغلب على الشر وإيجاد حب عظيم أو أمل الثروات التي تصنع بسهولة
    Sanırım, benden kopardığı servet yetmiyormuş gibi bir de düğün hediyesi göndermem beklenir. Open Subtitles أعتقد انه بجانب الثروات التى يحصل عليها مني يجب ان ارسل له هديه زواج ملكيه
    Uzun şapkalı haydutlar servet ediniyorlardı. Open Subtitles فى اغلب الاحيان الثروات كان يملكها قطاع الطرق فى قباعتهم الطويله
    Savaşlardan servet yapıldığını reddedemem. Open Subtitles لا أستطيع أن أنكر أن الثروات دوماً تُصنع في الحروب
    Ancak kral, sadece maddi zenginlik ile ilgilenmiyordu. TED ولكن الثروات المادية لم تكن اهتمام الملك الوحيد.
    Daha önce görmediğimiz düzeyde eşitsiz bir zenginlik ve işsizliğe tanık olurduk gibi görünüyor. TED يبدو أننا سنشهد على الأرجح مستوى من تفاوت الثروات والبطالة الذي لم نشهده أبداً من قبل
    Üstümüzde zenginlik yerine Paçavralar var Open Subtitles حسناً , لقد حصلنا على هذه الأزياء بدلاً من الثروات
    Soylu Batiatus Konağı tevazu gösterdi Tanrıların bize uygun görüp lütfettiği zenginliğe. Open Subtitles ..منزل (باتياتوس) النبيل يقف متواضعاً ..متواضعاً أمام الثروات التي أغدقتها الآلهة علينا
    Şimdi muhtemelen bu düşünce buradaki bazılarını rahatsız ediyor. Çünkü bu fikir uç solculuk ve serveti yeniden dağıtmakla ilgili radikal şemalarla ilişkilendirilir. TED هذا على الأرجح جعل بعضا من الجالسين بهذه القاعة منزعجين لأنّ هذه الفكرة مقترنة مع اليسار المتطرف ومع مخططات جذريّة إلى حدّ ما لإعادة توزيع الثروات.
    Birdenbire gelen zenginliğin seni aniden cömertleştireceğine mi inanayım? Open Subtitles إذاً، لابدّ أن أصدّق أن الثروات المفاجئة.. ستعطيك كمّية كبيرة من الكرم ..
    Senden istediğim bu son şeyi de yerine getirirsen gemini, bu şehrin hâlâ barındırdığı tüm zenginliklerle doldururum. Open Subtitles فلتفعل أخر شيء طلبته وسوف أملىء سفنك بكل الثروات التى لدى تلك المدينة
    Romanın en zenginleri? Open Subtitles الثروات التي نحن هَلّ بالإمكان أَنْ تَجْعلُ في روما؟ ايه؟
    Çünkü bu, dünya tarihindeki en büyük servetlerden birinin yaratılış anı. Open Subtitles لأن هذه هي لحظة الخلق لواحدة من أكبر الثروات في تاريخ العالم
    Eğer parasıylaysa, Kuzey Amerika, İngiltere Open Subtitles حيث تتواجد الثروات (أمريكا)، (إنجلترا)
    Üzerine gittim, ve söylentiler fısıldadım Cimmeria ancak cesur birinin sahip olabileceği zenginliklere sahip olmalı. Open Subtitles ان سيميريا تحتوي على وفرة من الثروات تنتظر الشجاع الذي يأخذها
    Onlar gibi erkekler, dualarımız seyahat boyunca onlarla olsun, ...zenginlikleri, fakir ve açlıktan körelmiş halkımıza getirecekler. Open Subtitles رجال مثلهم , و بواسطة صلواتنا .. سنرافقهم برحلتهم .. عبر جلبهم الثروات للفقراء لدينا ؟
    Bugün kameralarımız Amerika'nın en büyük servetlerinden birinin varisi Bayan Lois Clarke'ın evinde. Open Subtitles اليوم كاميراتنا فى منزل الأنسة كلارك لويس وريثة أحد أكبر الثروات الأميريكية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more