Ama ne kadar sarhoş olurlarsa olsunlar bu yaptıklarına bir bahane değil. | Open Subtitles | ،ولكن مهما وصلوا من مرحلة الثمالة فإن ذلك لا يكون عذرًا لتصرّفاتهم |
Bir aydan beri, McKinley Lisesi'nde kimsenin sarhoş davranışlar sergilemediği ilk gün bugün. | Open Subtitles | اليوم هو أول يوم بلا أي تصرف على الملأ يدل على الثمالة بالثانوية |
Ah, hayır, Nuh üzümleri yetiştirip, şarabı icat edip, sarhoş olmuş ve ahırında çıplak kendinden geçmişti. | TED | لكن لا، لقد كان نوح هو من زرع العنب و ابتكر النبيذ، و شرب حتى الثمالة و فقد وعيه في مخزنه. |
Demek ki yarın mahkemede akşamdan kalma bir şekilde inandırıcılığıma saldıracak uyanık bir avukatla uğraşa-- | Open Subtitles | مما يعني أن الغد على أحارب الثمالة بينما أنا في المحكمة بينما محامية تطارد الموتى تحاول أن تهاجم مصداقيتي |
Ben bir geneleve gitmek istiyorum, kağıt oynamak, içki içmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد الذهاب إلى بيت الدعارة للعب الورق والشرب حتى الثمالة |
Şehir sınırını geçmeden onları bul arabayı kenara çek ve babayı alkollü araç kullanmaktan tutukla sonra çocuğu bana getir. | Open Subtitles | اعثر عليهما قبل أنْ يجتازا حدود البلدة. أوقف السيّارة و اعتقل الوالد بتهمة القيادة أثناء الثمالة. ثمّ أحضر الفتى إليّ. |
Bu renkli gecelerde havada sarhoşluk var | Open Subtitles | هذه الليلة الصاخبة والرقص والمشروبات ان الثمالة فى الجو |
İç, ama düşünemeyecek kadar sarhoş olma. | Open Subtitles | دعه يشرب, ولكن يجب ألا يصل لدرجة الثمالة ويصبح غير قادر على التفكير. |
Bakımlı İngiliz çimlerinde sarhoş âlemleri yok artık. | Open Subtitles | لا مزيد من حفلات الجنس الجماعى اثناء الثمالة على ارضنا البريطانية |
Hepsini sarhoş edip aradan sıyrıldım dersin. | Open Subtitles | اخبرهم أنك جعلتنا نرب كثيرا وهربت ونحن فى حالة الثمالة |
sarhoş bir müzisyenin müziğini beğenmedin mi? | Open Subtitles | ألا تحبين ,هذه الثمالة بعد ساعات من المزاح الموسيقى؟ |
Yüce tanrım! Bayım ben kör kütük sarhoş olana kadar içmekten bahsetmiyorum. | Open Subtitles | عجبا يارجل انني لا اقصد ان تشرب حتي الثمالة |
Konuşkan, mantıklı, hatta anlayışlı. İşte sarhoş. | Open Subtitles | متحدث ولبق وحتى نافذ البصيرة، ها هي الثمالة |
akşamdan kalma olup ulaşılamadığın için doktor olduğumu söyleyip yerine geçtim. | Open Subtitles | وادعيت أنني طبيبة لأنك كنت تعاني من آثار الثمالة |
İtalyanlara özgü akşamdan kalmalık, yüzyıllardır olayların çözümlenmesinde, atalarımızı fazlasıyla memnun etmiştir. | Open Subtitles | علاجات آثار الثمالة الإيطاليّة، أتقنتها أجيال من الأسلاف المنغمسين في اللذات |
Bu kasabada kalıyorum, çünkü bu kasabanın erkekleri bana içki sunup uyuyana kadar içmeme izin verdiler, ve sonra zırhımı benden çaldılar. | Open Subtitles | إن جلوسي في هذه المدينة بسبب السكان لقد شجعوني وشربوني حتى الثمالة وثم سرقوا درعي. |
Ağır içki opsiyonel değil ve eğlence opsiyonel. | Open Subtitles | , الثمالة الثقيلة ليست خياراً لكن المتعة خياراً |
Bilemiyorum. Parmaklıklar; üstüne bir de alkollü araç kullanma vakaları. | Open Subtitles | لا أعلم، قضبان حماية وتهم قيادة أثناء الثمالة |
Bu renkli gecelerde havada sarhoşluk var | Open Subtitles | هذه الليلة الصاخبة والرقص والمشروبات ان الثمالة فى الجو |
O kadar sarhoşken evlenmemize izin vermiş olamazlar. | Open Subtitles | انهم لن يدعونا نتزوج ونحن بهذة الدرجة من الثمالة. |
Kendimi dünya kadar alkol ve düzen bozma suçundan sıyırıp kurtardım. | Open Subtitles | لقد حللت الكثير من مفاوضاتي معهم بسبب الثمالة و مخالفات القانون |
Veya geçen seneki Sparkle Klasik'te içinizden birinin bir, diğeriyle öpüşecek kadar içkiyi fazla kaçırdığını? | Open Subtitles | أو تلك الحكاية التى حدثت فى حفلة العام الماضى حيث شربت أحدكم حتى الثمالة و مارست الحب مع أخرى منكم أيضاً ؟ |
"Kabuslar, Geceden kalmalar, sevişmek ve yumruklamak, görkemli, parıldayan cinnetlik kentimizde, yıllarca uyandığım, sıçıp batırdığım, özür dilediğim, sızdığım, ve hepsini tekrardan yaptığım." | Open Subtitles | الكوابيس, آثار الثمالة المضاجعة واللكم جنون مدينتا الجميلة حيث لسنوات أستيقظت |
İçkili araç kullanmaktan durdurulmuştur. | Open Subtitles | ربما أوقفوه بسبب القيادة تحت الثمالة ووضعوه في السجن |
Felekten Açlık'ta önemli olan iki şey var , ölü ya da hareketsiz olmamak . | Open Subtitles | إن كان هناك أمرين أجيدهما هما صداع الثمالة و القتل الرياضي |
Ayrıca, çok da sarhoşum. | Open Subtitles | وإضافةً على أنني موشكة على الثمالة .. |
Fındıkkıran Balosu mu? | Open Subtitles | ـ تباً، أأنتِ ذاهبة لحفلة "الثمالة"؟ |