"الحبس الانفرادي" - Translation from Arabic to Turkish

    • hücreye
        
    • hücre
        
    • hücrede
        
    • Tecrit
        
    • tecrite
        
    • Gözetime
        
    • tecritte
        
    • korunuyorsa
        
    Mahkumlardan birini yaklaşık otuz defa bıçakladığım için tek kişilik bir hücreye kapatıldım. TED مرةً أخرى، ينتهي بي المطاف في الحبس الانفرادي لطعني سجينًا آخر حوالي 30 طعنة.
    Şişko onu hücreye attıktan sonra... Open Subtitles بعدما القاه فاتسو في الحفرة ذلك الحبس الانفرادي
    Riker Adası'ndayken hücre cezası çok ağırdı. TED عندما كنت في سجن جزيرة رايركرز، كان أسوأ شيء الحبس الانفرادي.
    hücre cezası aslında insanı zihinsel, fiziksel ve duygusal olarak kırmak için dizayn edilmişti. TED قد تم تصميم الحبس الانفرادي في الأصل للتسبب في انهيار الشخص عقلياً، وعاطفياً و بدنياً.
    Bakalım hangi mahkum, o da oradayken hücrede zaman geçirmiş. Open Subtitles فلنرى اي من زملائه المساجين امضوا وقتا في الحبس الانفرادي
    Eğer yapamazsan, bir hafta daha hücrede kalırsın. Open Subtitles و إذا لم تقم بذلك فإنك ستقضي أسبوع آخر في الحبس الانفرادي
    Çünkü Tecrit cezasından nasıl ve ne zaman kurtulabileceğin bana bağlı. Open Subtitles لأنكَ تعرِف أنه يعودُ إلي متى أو إذا ما كُنتَ ستخرُج من الحبس الانفرادي
    Çünkü Esaretin Bedeli 'ni izledim ve sırf vergilerini iyi ayarladım diye tecrite yollanmak istemem. Open Subtitles "لأنني شاهدت فيلم " شاوشنك ريد يمبشن ولا اريد ان اذهب الى الحبس الانفرادي لأنني اتقنت حساب ضرائبك
    Bu yüzden hapishanelerde en çok korkulan ceza, yalnız başına hücreye kapatılmaktır. Open Subtitles لذا فالعقوبة الأكثر رعباً في السجن هي الحبس الانفرادي
    Bunun için hücreye tıkıIırsın, belki birkaç yıI da cezana eklenir. Open Subtitles يمكنني أن ألقي بك في الحبس الانفرادي لهذا أو ربما أضيف عدة سنوات على مدتك
    Hey, hey! Geri çekil yoksa hücreye gideceksin! Open Subtitles أنت، أنت ابتعد و إلا سألقي بك في الحبس الانفرادي
    43 yılı hücre hapsi olmak üzere yaşamının büyük bir bölümünü parmaklıkların ardında geçirdi. Open Subtitles وقد قضى معظم حياته خلف القضبان، بما فيها 43 عاما من الحبس الانفرادي
    Hayır. Duvara tırmanma yeteneğini unutman için hücre sana iyi gelir. Open Subtitles لا، ستذهب إلى الحبس الانفرادي حتى تقلع عن عادة التسلق
    Hapishanede hücre hapsinin iki sonucu olur. Open Subtitles اتعلمون في السجون الحبس الانفرادي يجدي ولكن بطريقتين
    Tüm hafta dinlenebilirsin, ama hücrede. Open Subtitles سترتاح من الأعمال الشاقة ولكن في الحبس الانفرادي
    40 gün 40 gece hücrede kaldım. Open Subtitles حصلت على 40 يوماً و40 ليلة في الحبس الانفرادي.
    Danny Tucker hücrede hiç kalmamış. Open Subtitles و وجدت امرا غريبا داني تاكر كان في الحبس الانفرادي دائما
    Kıyafetlerini çıkarıp Tecrit odasına koyun. Open Subtitles اخلعي ملابسهم وقفل 'م في الحبس الانفرادي.
    Tecrit edilirken sahip olduğu tek şey kemandı. Open Subtitles كان صاحب الكمان الوحيد انه يمتلك في الحبس الانفرادي.
    Carson'un sesli hapşuruyor diye tecrite atılmasına ne diyorsun? Open Subtitles ماذا عن حين ذهبت "كارسون" الى الحبس الانفرادي لأنها عطست بصوت مرتفع جداً ؟
    Hadi, Sucre, Gözetime gidiyorsun. Open Subtitles هيا يا (سوكري) سنزج بك في الحبس الانفرادي
    Warden Jeffers'a, Nicole Ryan'ı tecritte tutmasını söyle. Open Subtitles أخبر آمر السجن جيفرز أن يبقي نيكول ريان في الحبس الانفرادي
    Birisi korunuyorsa ve yalnız kalıyorsa... Open Subtitles لو أحدهم{\pos(192,240)}... متواجد{\pos(192,240)}... في الحبس الانفرادي{\pos(192,240)}...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more