"الحضور هنا" - Translation from Arabic to Turkish

    • buraya gelip
        
    • buraya çağırmamın
        
    • gelebilir
        
    • buradaki herkes
        
    Eğer askeri bir darbe yapmak istiyorsanız buraya gelip, beni tutuklamanız gerekecek. Open Subtitles .. لذا اذا اردت تنظيم انقلاب فستكون مظطر الي الحضور هنا واعتقالي
    Söyle ona dilediği zaman buraya gelip yemek yiyebilir. Open Subtitles . أخبريها أن بأمكانها الحضور هنا و تأكل حينما تريد
    buraya gelip vaktinizi bize ayırdığınız için. Open Subtitles الحضور هنا واقتطاع وقت من حياتكم المشغولة
    Seni buraya çağırmamın nedeni Open Subtitles طلبت منك الحضور هنا
    Seni, aa, buraya çağırmamın başka ufak bir sebebi vardı. Open Subtitles كان لدي ...خطط نوع ما سؤالك الحضور هنا
    gelebilir misin, buraya gelebilir misin? Open Subtitles هل تستطيع الحضور هنا ؟ هل تستطيع الحضور ؟
    Eminim, buradaki herkes, teknolojiyi harekete geçirenin insan enerjisi olduğunu anlamıştır. TED أنا متأكد من أن الحضور هنا قد شهدوا ذلك، الدافع للتقنية هي الطاقة البشرية.
    buraya gelip şüphelilerimi kaçıramazsınız! Şerif, bunu halledeceğim. Open Subtitles أنتم ضيوفي لا يمكنكم الحضور هنا وإختطاف المشتبه بهم
    Benden buraya gelip kendisinin bugün gelemeyeceğini söylememi istedi. Open Subtitles هي فقط أرادتْني أَنْ أَأتي الى هنا لكي أخبرك بأنها لم تستطع الحضور هنا
    Dinlenme evini duymuş ve taburcu edildiğinde buraya gelip gelemeyeceğini soruyor. Open Subtitles ولقد سمع بأن منزلنا للنقاهه الآن ويتساءل إن كان بإمكانه الحضور هنا بمجرد إطلاق سراحه
    buraya gelip beni tanıyan insanlarla vakit geçirmek çok güzel. Open Subtitles انه فقط رائع الحضور هنا وقضاء قليلا من الوقت مع ناس يعرفوني
    buraya gelip sormanı o mu istedi senden? Open Subtitles هل طلبت منك الحضور هنا لفعل هذا؟
    Belediye başkanı ve Emniyet Müdürü bugün buraya gelip malum olayla ilgili bulduklarımızı halkla paylaşmamı istediler. Open Subtitles لقد طلب مني الحضور هنا المحافظ والعمدة " بروديك " لعرض تحليلاتنا للأدلة لهذه القضية لمجتمعكم
    Beni iyi dinle, nasıl bir dümen peşinde olduğunu bilmiyorum ama Judah'a söyle buraya gelip benimle konuşmadan kuruş parasını göremez. Open Subtitles اسمع لا أعرف أي نوع من الكلام الفارغ يحاول يحتال به لكن أخبر (جودا) أن عليه الحضور هنا و الحديث معي
    Herkes bu tarafa gelebilir mi, Iütfen? Open Subtitles نرجو من الجميع الحضور هنا
    Pronto'ya yakın bir yere gelebilir misin? Open Subtitles هل تستطيع الحضور هنا بسرعه؟
    Sanırım, buradaki herkes bu konuda hemfikirdir. Open Subtitles أنا متأكد أن جميع الحضور هنا يوافقوني على رأيي
    Eminim buradaki herkes haberdardır, Laptop projesinden, her çocuğa bir bilgisayar verilen kampanya. TED أنا متأكد أن الحضور هنا يسمعون بـ "مبادرة حاسوب لكل طفل"، حيث يتم إعطاء حاسوب آلي لكل طفل.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more