| Anneme gidip sürpriz parti için fazla büyük olduğumu söyle. | Open Subtitles | انظر فقط اخبر امي انني كبير جدا على الحفلات المفاجئه |
| Eminim ki çocukların doğum günleri için iyi bir parti hilesidir... | Open Subtitles | أنا متأكد انها عامة في الحفلات. في أعياد الميلاد للأطفال الصغار |
| Chop,seksi partiler, normal partiler kadar büyük değil, değil mi? | Open Subtitles | تشوب حفلت الاثاره ليست كبيره مثل الحفلات العاديه, هذا صحيح؟ |
| Burası çiçek ve ışıkla dolu olduğu zaman verilen partileri hatırlıyorum. | Open Subtitles | انى أتذكر الحفلات بهذه الغرفة عندما كانت مليئة بالأزهار و الأنوار |
| Dinle, barlara uğra, partilere git ve bana travestileri getir! | Open Subtitles | أصغ، إبحث بالحانات، نظم بعض الحفلات وأعثر لي على مخنثين |
| partilerde çekmenin hiçbir mahsuru yok, ama tüm gün uçmak farklı. | Open Subtitles | الفائدة الوحيدة للمخدّرات في الحفلات ولكن على المدى الطويل تكون مُضرّة |
| partilerden ya da biradan daha önemli bir şey olmalı. | Open Subtitles | عليك أن تكون أكثر من منظم الحفلات و صاحب البيره |
| Eminim ki çocukların doğum günleri için iyi bir parti hilesidir... | Open Subtitles | أنا متأكد انها عامة في الحفلات. في أعياد الميلاد للأطفال الصغار |
| Muhtemelen orada buradaki parti çocuğu ile olduğundan daha rahat uyuyacağım. | Open Subtitles | قد انام بشكلٍ جيد ، بدلاً من البقاء مع فتى الحفلات |
| En azından ben gece kıyafetini sabah 8:00'de giymiyorum, parti kızı. | Open Subtitles | على الأقل لا أرتدى ملابس الليل بالثامنة صباحا يا فتاه الحفلات |
| Kızımı okuması için Tokyo'ya gönderdim, ama tek yaptığı şey parti. | Open Subtitles | ارسلت ابنتي إلى طوكيو للكلية وكل ما تفعله هو عمل الحفلات |
| Onun için ne kadar parti verirsen ver asla öyle olmayacak. | Open Subtitles | واياً تكن عدد الحفلات التي تقيمينها له، لن يكون طبيعياً أبداً |
| Bu şeylerle iş sonrası yapılan partiler bayağı müthiş olabilirdi. | Open Subtitles | الحفلات التي تلي هذه المُؤتمرات يُمكن أن تُصبح قذرة للغاية. |
| Haftalarca evimde spontane partiler oldu. | TED | انطلقت الحفلات بشكل عفوي في منزلي كل ليلة لأسابيع |
| Gelecek dört gün boyunca, kâinatın en büyük partileri olacak. | Open Subtitles | أكبر الحفلات في الكون ستكون هناك خلال الأربع أيام القادمه |
| Edgar, bu partileri bir vampirler ordusu yaratmak için veriyorlar. | Open Subtitles | ادجار , انهم يستغلون الحفلات لصنع جيش من مصاصي الدماء |
| Sadece birlikte müzelere, partilere, dans etmeye gidebileceğim birini istiyorum. | Open Subtitles | أريد شخصاً لأذهب معه إلى المتاحف و الحفلات و الرقص |
| Ama sen içiyordun, partilere gidiyordun, hayatınla ilgili hiç endişen yoktu. | Open Subtitles | و لكنك تشرب الكحول و تنغمس فى الحفلات لا تهتم بالعالم |
| Bu oyunla ilgili bir alt kültür var. Oyuna isimler bulup partilerde oynuyorlar. | Open Subtitles | هناك ثقافة كاملة مبنية حول هذه اللعبة يطلقون عليها أسماءً ويمارسونها في الحفلات |
| Ben yeniyim, ancak ağır partilerden hoşlanabileceğini düşündüm. | Open Subtitles | مثل يوم السبت أنا جديد، ولكنّي إعتقدت أنّ لديكِ معلومات عن الحفلات الصاخبة |
| İnan bana. Birçok boktan partiye gittim ve bu, kesinlikle onlardan biri değil. | Open Subtitles | ثق بي, لقد كنت في العديد من الحفلات المريعة وهذه حقا ليست منها |
| Müzeler, parklar, tiyatrolar, konser salonları, gece kulüpleri ve sayısız restaurant. | Open Subtitles | المتاحف، المنتزهات، المسارح، الحفلات الموسيقية، الملاهي الليلية والمطاعم التي لا تُحصى |
| Ben de dadılık yaptım ve ebeveynler gittiğinde her türden partiyi verdim. | Open Subtitles | أعتادت أن أجالس الأطفال وكنت أقيم كل أنواع الحفلات عندما يغادر الآباء |
| Verdiğin şu partilerin gazetelerde özellikle okuduğum şeylerden biri olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف تلك الحفلات التي تقيمها؟ تلك التي اقرأ عنها بكل الصحف؟ |
| Beş yığ önce bir partide içmiştim de pantolonumu kafamdan çıkarmaya çalışmıştım. | Open Subtitles | أخذت نفسها منذ خمس سنوات في إحدى الحفلات نعم حاولت أن أرفع سروالي فوق رأسي |
| Aslında senin için tanıştırılma partisi düzenlemeliyiz. | Open Subtitles | أفترض أننا يجب أن نرتب تقريباً لحضورك بعد الحفلات |
| Eskiden biz olsak, Daytona kumsalında partiden partiye atlayıp, polis yumrukluyor olurduk. | Open Subtitles | في أيّامنا، كنّا نذهب إلى الشاطئ، نتطفّل على الحفلات و نلكم الشرطة. |
| Seni konserlere, müzelere, filmlere götürüyorum. | Open Subtitles | أصطحبكي معي الى الحفلات .و المتاحف و الأفلام |
| Eğer partinin başından sonuna kadar... başka kadınlarla kırıştırırsan annem kıskançlıktan deli olur. | Open Subtitles | لو كنت قد قضيت الوقت فى هذه الحفلات فى مغازلة إمراة أخرى كان هذا سيثير غيرة أمى |