"الخاصة بكِ" - Translation from Arabic to Turkish

    • Senin
        
    Senin sigortan üzerinden borç almaya çalıştım, ama işe yaramadı. Open Subtitles حاولت أن أقترض بضمان بوليصة التأمين الخاصة بكِ ولكنني فشلت
    Yerime bakarsan gebeliğin süresince ben de Senin yerine bakabilirim. Open Subtitles أستطيع أن أغطي جميع وردياتك خلال إجازة الأمومة الخاصة بكِ
    Üzgünüm ama Senin makarnanın değeri ancak güzel, demode bir ifadeyle ölçülür. Open Subtitles أنا آسفٌ، لكن التعابير القديمة فقط هي ما تستحقها المعكرونة الخاصة بكِ
    Senin tacir tutuklaman için bir ekibimiz olmadığını öğrendim. - Ne? Open Subtitles عرفتُ للتو أنّنا لن نملك فريقاً لإيقاف عملية الإتجار الخاصة بكِ.
    Arkadan Senin gökkuşağı çoraplarını gördüm. Open Subtitles لقد رأيت جوارب قوس قزح الخاصة بكِ من أسفل التلة.
    Senin Çay Parti'n 20 dakika önce başladı. Open Subtitles حفلة الشاي الخاصة بكِ كانت منذ 20 دقيقة.
    O Senin çikolatan değil. Yapma, çek ellerini çikolatamdan. Open Subtitles إنها ليست قطع الشوكولاته الخاصة بكِ ، لا ..
    Senin asistanından duymuş. Open Subtitles لقد سمع بالأمر من قبل السكرتيرة الخاصة بكِ
    Senin 15 dakikan vardı, ben de kendiminkini istiyorum! Open Subtitles لقد حصلت على الــ 15 دقيقة الخاصة بكِ , أريد الـ15 دقيقة الخاصة بى الآن
    Senin taksindeydim. Kaza yaptık. Beni nereye götürdüğünü bilmek istiyorum. Open Subtitles لقد كنتُ فى سيارة الأجرة الخاصة بكِ وقد تحطمنا أنا أريدُ أن أعلم أينَ أخرجتينى ؟
    Sosyal hizmet görevlinle ya da Senin için atanmış kişi kimse onla iletişime geçip burada olduğunu onlara bildireceğiz. Open Subtitles سوف نقوم بالإتصال مع الأخصائية الإجتماعية الخاصة بكِ أو نقوم بتعيين شخصا ما لقضيتكِ ونُبلغهم بأنكِ هنا.
    İnternetteki şifrelerini Senin de hatırlayamadığın oluyor mu? Open Subtitles اجلسي.واغلقي الباب. هل تعرضتِ من قبل لنسيان كلمات السر الخاصة بكِ على الإنترنت؟
    O zaman ben de yeminli ifadede hikayenin Senin tarafını dinleyeceğim. Open Subtitles حسنٌ، عليّ أن أسمع جانبكِ من القصة في جلسة الشهادة الخاصة بكِ
    Senin çamaşır odana mı gidelim, yoksa benimkine mi? Open Subtitles حسناً، غرفة الغسيل الخاصة بكِ أو الخاصة بي؟
    Tıpkı Senin lisedeki biricik aşkını aştığın gibi aştım. Open Subtitles بنفس الطريقة التي أنتهيتِ منها من مدرسة الثانوية الخاصة بكِ.
    Tıpkı Senin lisedeki biricik aşkını aştığın gibi aştım. Open Subtitles بنفس الطريقة التي أنتهيتِ منها من مدرسة الثانوية الخاصة بكِ.
    Kafasızlığımın kusuruna bakma Barones, yetişirken Senin gibi... Open Subtitles لم يكن لدي الشرف لأحظي بالتنشئة العلمية الخاصة بكِ
    Ben Senin Noel hediyenim. Open Subtitles أنا هدية عيد الميلاد الخاصة بكِ
    Senin üstündeki gözler Miranda'ya çevrildi. Open Subtitles "يبدو أن الـ 15 دقيقة الخاصة بكِ حولتكِ إلى "ميراندا
    Senin de şifreni biliyorum. Şifren "nergis". Open Subtitles أعلم الآن كلمة السرّ الخاصة بكِ أيضاً إنّها "دافوديل" أي "النرجس البرّي"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more