| Üçüncü sınıf bir suçlu, yani hayatını cinayet olmadan geçiriyor. | Open Subtitles | انه لص من الدرجه الثالثه لذا فالقتل ليس من اولوياته |
| Bu ikinci sınıf gizemciliği ve kendini yücelten şamanizmi kabul edemem. | Open Subtitles | لم أساوم من أجل تصوف من الدرجه الثانيه أو تضخيم للنفس |
| Birinci sınıf. Evet, efendim. Bu taraftan. | Open Subtitles | الدرجه الاولى , نعم سيدى هذا الطريق مباشره |
| İkinci derece cinayet, cinsel saldırı yok, en fazla 25 yıl. | Open Subtitles | جريمه من الدرجه الثانيه , لا اعتداء جنسى , 25 عام |
| 3. derece yakılmalar sivilceleri engeller diye... | Open Subtitles | حسنا حروق من الدرجه الثالثه تمنع ظهور حب الشباب |
| Birinci sınıfta ihtiyaçlarını gidermekten zevk alan bir yolcuyum sadece. | Open Subtitles | راكبه ستستمتع بالحصول على شخص يلبي متطلباتها في الدرجه الأولى |
| Rehberlerin eşek şakası yüzünden Billy'nin tüm vücudunda üçüncü dereceden yanıklar oluşmuş. | Open Subtitles | أصيب بيلي بحروق من الدرجه الثالثه في كل جسمه .بسبب مزحة المستشارين |
| Bilet dosyasına göre First class doluymuş. Ayriyeten bir bekleme listesi varmış. | Open Subtitles | طبقاً لقائمه التذاكر ان الدرجه الاولى كانت مكتمله وكان هناك قائمه انتظار |
| Hayır, ama zenci liginde birinci sınıf bir atıcıydı. | Open Subtitles | لا , لكنه كان لاعب من الدرجه الاولى فى طبقه الزنوج |
| Birinci sınıf bir müdire, duvarları arasında önemli konularda karar verilen böyle bir ev için şarttır. | Open Subtitles | هي مديرة منزل من الدرجه الأولي و مهمه لمنزل كهذا الذي تقرر بين جدرانه أمور مهمه |
| Ama küçük bir 2. sınıf ülkenin bin yıllık Alman yönetiminin işine burnunu sokmasına izin vermez. | Open Subtitles | لكنه لن يسمح لبلد من الدرجه الثانيه أن يتدخل في شؤن الرايخ الألماني |
| İkinci sınıf bir trenin koltuğuna Otur ve izle | Open Subtitles | اجلس في مقاعد الدرجه الثانيه بالقطارات و تفرج |
| Sana birinci sınıf seyahat ve koruma sağlarız | Open Subtitles | وستكون على اول طائره تدخن فى الدرجه الاولى |
| Benimle böyle konuşamaz İkinci sınıf bir diva | Open Subtitles | لانني يمكنني تقبل هذا الكلام من مغنيه من الدرجه الثانيه |
| Üzerime birinci sınıf bir kıyafet alamam. | Open Subtitles | أنا لا يمكننى أن أصبح من الدرجه الأولى مثل الماضى |
| Ve sonra Ömer Şerif'i suçladım terörist olduğu için böylece o uçaktan atılırken ben de onun birinci sınıf koltuğuna oturdum. | Open Subtitles | وأتهمت عمر الشريف بأنه أرهابي لذا هو ترك الطائره وأنا حصلت على مقعد في الدرجه الأولى |
| Bu şey son kalite, artı dışarısı 0 derece. | Open Subtitles | هذا كان من اختياري بالاضافه الا ان الدرجه 30 في الخارج |
| Bu son derece deneysel bir yöntem ve siz de Batı Şeridi'nde bunu yapabilecek yeteneğe sahip tek kişisiniz. | Open Subtitles | انها عمليات تجريبيه من الدرجه العاليه وانت الحراج الوحيد في الساحل الشرقي قادر على القيام بذلك |
| Ben herhangi bir ilk yok veya ikinci derece yakınları meme ya da yumurtalık kanseri . | Open Subtitles | ليس لدى اقارب من الدرجه الاولى او الثانيه يعانون من سرطان الثدى او المبيض |
| Detroit'e 1. sınıfta gidelim ve birkaç hafta ense yapalım. | Open Subtitles | نسافر على الدرجه الاولى لديترويت ونزيل عننا الاكتئاب لاسبوع ، ماذا قلت ؟ |
| Alabileceğinizin en iyisi ikinci dereceden cinayet. | Open Subtitles | مُستحيل ان تُرسل لغرفه الغاز ، هنرى اقصى شئ ستحاكم به القتل من الدرجه الثانيه |
| Bir pürüz var. First class'ta biri. Bilgileri çelişkili. | Open Subtitles | هناك اشاره واحده لرجل فى الدرجه الاولى معلومات متناقضه |