"الدفاع عن" - Translation from Arabic to Turkish

    • savunmaya
        
    • korumak
        
    • müdafaa
        
    • savunması
        
    • korumaya
        
    • savunamaz
        
    • savunmaktan
        
    • savunmasını
        
    • savunamayan
        
    • koruma
        
    • savunmamız
        
    • savunurken
        
    • savunman
        
    • savunmam
        
    • korumayı
        
    Radyo sunucusu bir kızım Sevdiği ülkeyi savunmaya çalışan biriyim Open Subtitles فتاة وحيدة فقط علي الهواء الدفاع عن البلد التي تحبها
    devam etmek zorundayiz kendimizi savunmaya... butun gunahkarlara ve dis dunyaya. Open Subtitles علينا أن نستمر في الدفاع عن أنفسنا ضد مذنبي العالم الخارجي
    Beş yıl önce Laura, kendisini korumak için erkek arkadaşını vurmuş. Open Subtitles منذ خمس سنوات، وأصيب ورا لها صديقها في الدفاع عن النفس.
    Bu dünya dışı görevlerimiz sayesinde uzaylı saldırılarına karşı kendimizi müdafaa etmemize yardımcı olan ileri teknolojiler elde ettik. Open Subtitles بالوسائل من مهمات العوالم الخارجية، حصلنا على تقنية متقدمة والتي ساعدتنا في الدفاع عن الأرض ضد هجمات الفضائيين العديدة
    Sonrasında, Bay Carillo'yu serbest bıraktı, böylece savcılık tekrar duruşma düzenlerse o da kendi savunması için hazırlanabilecekti, TED علاوه على ذلك،أفرج عن السيد كاريو بحيث يتمكن من المساعدة في إعداد الدفاع عن نفسه إذا قررت النيابة إعادة محاكمته.
    Kollarındaki ve dirseklerindeki izlerden kendini korumaya çalıştığı anlaşılıyor. Open Subtitles ولقد حاول الدفاع عن نفسه مما يفسر الجروح الموجودة بيداه و سواعده
    Süperkahramanlık 101. madde: Biz kendimizi savunabiliriz ama onlar savunamaz. Open Subtitles مباديء الابطال الخارقين.نحن نستطيع الدفاع عن نفسنا هم لا يستطيعون
    Bunu iki gün önce yapmalıydın. Kendini savunmaktan mı korkuyorsun? Open Subtitles كان يجب عليك عمل ذلك قبل يومين هل تخشى الدفاع عن نفسك؟
    Bu doğru, Sayın Başkan Kendi savunmasını kendi yapmak istiyor Open Subtitles ذلك صحيحُ، سيدي الرئيس إنها تريد الدفاع عن نفسها
    Kendini bile savunamayan mahvolmuş yaşlı bir adam. Open Subtitles رجل كبير في السن لم يستطع الدفاع عن نفسه
    Yaptığı tek şey, kendi iş merkezinde kendini savunmaya çalışmaktı. Open Subtitles كل ما فعله كان الدفاع عن نفسه داخل مقر تجارته
    Paniğe kapılıp saldırdılar ve bizi kendimizi savunmaya zorladılar. Open Subtitles فهم وجودنا هناك انهم اصيبوا بحالة من الذعر ، هاجمونا وجبرونا على الدفاع عن أنفسنا
    Babanızın onurunu savunmaya çalıştığınızı biliyorum ama kendi kendini öldürdüğüne hiç şüphe yok. Open Subtitles أعلم إنّك تحاول الدفاع عن شرف أبيك و لكن ليس هناك شك بإنّه قتل نفسه
    Yahudi müzisyenleri korumak için rejime baş kaldırdığınız doğru mu? Open Subtitles هل صحيح انك كنت تكافح في الدفاع عن موسيقيين يهود؟
    Meşru müdafaa iddianı doğrulayacak sıçrama izlerini yaratmak için doğru mesafeyi hesaplamalısın. Open Subtitles سيتوجّب عليكِ حساب المسافة الدقيقة لإنشاء نمط لطخات يدعم الدفاع عن النفس
    Romalılar 50 yıldır sınırlarınızın savunması Roma'nın müttefiklerinin omuzlarındaydı. Open Subtitles ايها الرومان لمدة 50 عاماً الدفاع عن الحدود قد وقع على أكتاف حلفاء روما.
    Doktorların bile kendini korumaya hakları vardır. Open Subtitles حتى الأطباء لهم الحق في الدفاع عن أنفسهم
    Annesinden ayrılan bir yavru kendisini savunamaz. Open Subtitles والآن، وقد أصبح العجل بعيداً عن أمه، لم يعد بإمكانه الدفاع عن نفسه.
    Onu bir hayvan gibi avlamaya çalışmak, ona kendisini savunmaktan başka seçenek bırakmıyor. Open Subtitles ألا ترى أنك بطاردته كحيوان لا تترك له خيارا إلا الدفاع عن نفسه ؟
    Bana, Dünya'nın savunmasını devre dışı bırakacak frekansları vereceksin. Open Subtitles سوف تعطيني الترددات لأعطّل أنظمة الدفاع عن الأرض
    Ama bütün hışmını kendisini savunamayan bir çocuğa yöneltemezsin! Open Subtitles ولكن لا يمكنك أن تضع كل ما لديك من إحباط على طفل لا يستطيع الدفاع عن نفسه
    Kendini koruma ve saldırı sanatı evde elle kullanılabilir olmalı, kuzen. Open Subtitles فن الدفاع عن النفس .. والهجوم في مناسبات قد نضطر إلى استخدامها في المنزل أيضاً ..
    Bu bize muazzam bir dezavantaj veriyor. Özellikle, kendimizi ve çıkarlarımızı savunmamız gerektiğinde. TED ‫و هذا يضعنا في وضع سلبي،‬ ‫خاصة عندما يتعين علينا الدفاع عن أنفسنا‬ ‫وعن مصالحنا الخاصة.‬
    Yani Weems onu kendini savunurken mi öldürdü? Open Subtitles تعتقد الذي ويمز يمكن أن هل قتله في الدفاع عن النّفس؟
    Kendini savunman gayet doğal. Asıl sorun çıkaran Catherine. Open Subtitles إسمعي، لديكِ كلّ الحق في الدفاع عن نفسكِ هي التي نشرت المياه المُسمّمة هنا.
    Dolayısıyla en kutsal geleneğe ihanet eden bir eylemle... iktidara gelmem veya hatta kendimi savunmam mümkün değil. Open Subtitles يستتبع ذلك , حينها, أنني لن أستطيع إعتلاء السلطة أو حتى الدفاع عن نفسي بتحرك يغالط أكثر الأعراف تقديسا فيهم كلهم
    Bu dünyadaki her erkek ve kadın kendisini korumayı öğrenmeli İngiliz. Open Subtitles كل رجل وامرأة في العالم يحتاجون لمعرفة كيفية الدفاع عن أنفسهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more