"الذهاب إلى مكان" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir yere gitmek
        
    • yere gidebilir
        
    • Bir yere gidip
        
    • yere gitmem
        
    • yerlere gitmek
        
    • yere gidelim
        
    • bir yere gitmeyi
        
    • bir yere gidemez
        
    • bir yere gitmemi
        
    • bir yere gitmemiz
        
    • yere geçebilir
        
    Ve turların tümü tamamen interaktif, eğer bir yere gitmek istersem -- TED و كل الجولات تفاعلية بالكامل، فماذا لو أردت الذهاب إلى مكان ما
    Yemek için şehir dışında bir yere gitmek ister misin? Open Subtitles أتريدين الذهاب إلى مكان ما خارج البلدة لتناول العشاء ؟
    Menüsünde yemeklerin resmi olan bir yere gidebilir miyiz? Open Subtitles هل نستطيع الذهاب إلى مكان توجد في القوائم صور للمأكولات؟
    Venedik gibi Bir yere gidip orayı özel bir etkinlik zamanında görme konsepti beni büyülüyor. TED أنا مفتون بفكرة الذهاب إلى مكان مثل البندقية و رؤيتها في الواقع خلال حدث معين.
    Görünmeden bir yere gitmem lazım, ve taksiler oraya gitmiyor. Open Subtitles عليّ الذهاب إلى مكان ما لا يمكن رؤيتي به وسيارات الأجرة لا تذهب إلى هناك
    Haftasonu bir yerlere gitmek ister misin? Open Subtitles هل تريد الذهاب إلى مكان ما في عطلة نهاية الاسبوع؟
    İhtisas dönemimi tamamladığımda, gerçekten ihtiyaç duyulduğumu hissettiğim bir yere gitmek istedim, farklılık yapabileceğim bir yere. TED عندما انتهيت من فترة تدريبي، وأردت الذهاب إلى مكان حيث أحِسُّ أن هناك من يحتاجني إلى مكان أستطيع فيه أن أصنع الفرق
    bir yere gitmek, yani gerçekten... temiz bir yere. Open Subtitles الذهاب إلى مكان ما أنت تعرفين مثل أي مكان آخر حقا نظيف
    Yalnızca, kimsenin beni tanımadığı ve yaptıklarımı bilmediği bir yere gitmek istiyorum. Open Subtitles أريد الذهاب إلى مكان حيث لا يعرفني أحد... أو يعرف ما فعلته...
    En çok işe yarayacağım yeteneklerimin kıymetinin bilindiği bir yere gitmek istedim. Open Subtitles أردتُ الذهاب إلى مكان ما أين يمكنني أن أكون مفيداً لأقصى درجة. أين تُقدّر مواهبي.
    Kimsenin beni tanımadığı bambaşka bir yere gitmek istiyorum. Open Subtitles أنا فقط أريد الذهاب إلى مكان حيث لا يعرفني من أنا
    Birkaç dakikalığına başka bir yere gidebilir misiniz? Open Subtitles هل يمكنكم الذهاب إلى مكان آخر لبضع دقائق؟
    Üniversitedekilerin takılmadığı bir yere gidebilir miyiz? Open Subtitles هل يمكننا الذهاب إلى مكان أكثر رقياً؟
    Birlikte Bir yere gidip bunu konuşamaz mıyız? Open Subtitles أتظن أننا نستطيع الذهاب إلى مكان ما ومناقشة هذا الأمر؟
    Artık başka Bir yere gidip bu işi bitirmemiz gerekmiyor mu? Open Subtitles ألا يفترض بنا الذهاب إلى مكان ما وتدخينها؟
    Bir yere gitmem gerektiğini hatırladım. Open Subtitles عذراً، تذكرتُ للتو أن علي الذهاب إلى مكان ما
    Hiç kimsenin daha önce gitmediği yerlere gitmek ister misin? Open Subtitles هل تريد الذهاب إلى مكان لم يزره أي رجل من قبل؟
    Dinle, başbaşa konuşabileceğimiz bir yere gidelim lütfen. Open Subtitles دعنا الذهاب إلى مكان حيث يمكننا التحدث على انفراد.
    Özellikle gitmek istemediğim bir yere gitmeyi erteleyip duruyordum. Open Subtitles أترى ، إني أحاول الذهاب إلى مكان لا أريد الذهاب إليه.
    - Daha sessiz bir yere gidemez miyiz? Open Subtitles هناك شيء يجب أن أخبرك به ألا يمكننا الذهاب إلى مكان هادئ ؟
    Eskiden beraber çalıştığım bir adam beni çıkarttı. Güvenli bir yere gitmemi söyledi. Open Subtitles أخرجني رجل كنتُ أعمل معه وطلب منّي الذهاب إلى مكان آمن.
    - Ya başka bir yere gitmemiz gerekirse? İnsanlar nerede olduğumuzu nasıl bilecekler? Open Subtitles ماذا إن كان علينا الذهاب إلى مكان آخر فكيف سيعرف الناس أين نحنُ؟
    Daha rahat konuşabileceğimiz bir yere geçebilir miyiz? Open Subtitles أيمكننا الذهاب إلى مكان أكثر انعزالًا للحديث؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more