Daha çok savaş var. Basit şeylerden ölen daha çok insan var. | TED | وهناك الكثير من الاشخاص الذين يموتون بسبب اسباب تافهة يوما بعد يوم |
Belki uykusunda ölen insanlar aslında rüyalarında düştüklerini ve yere çarptıklarını görüyorlardır. | Open Subtitles | ربما الناس الذين يموتون وهم نائمون ربما يكونوا يحلمون بالسقوط ويضربون الارض |
Bu bölgelerde ölen insanların sayısıyla ilgili bir fikriniz var mı,Sayın Milletvekili? | Open Subtitles | ألديك أي فكرة عن كم عدد الناس الذين يموتون في تلك الأحياء |
Bu olağanüstü müziği dinlemeksizin ölenler ne kadar da talihsiz. | Open Subtitles | كم هو مؤسف لأولئك الذين يموتون و هم يجهلون جمال الموسيقى |
Onuruyla ölenin Tanrı yanında olsun. | Open Subtitles | يبارك الله أولئك الذين يموتون بشرف |
Asıl önemli olan şu: Ölüm sayısını düşürebilir miyiz? Her gün ölen 19.000 çocuktan bazılarını kurtarabilir miyiz? | TED | بعض من هؤلاء الأطفال الــ 19000 الذين يموتون كل يوم؟ والجواب هو، نعم نستطيع. كل واحد منا ينفق المال |
Fakat şimdi o bir ay yaşayamadan ölen 2,6 milyon bebeğe geri dönelim. | TED | لنرجع إلى الـ 2.6 مليون طفل الذين يموتون قبل بلوغ عمر الشهر. |
Böylece her sene ishalden çile çeken üç buçuk milyar insan, ve bunun uzantısı olarak her sene ölen iki milyon çocuk da, yaşar. | TED | إذاً الثلاثة بلايين ونصف شخص الذين يعانون سنوياً، كنتيجة لذلك، والأثنين مليون طفل الذين يموتون سنوياً، سيعيشون. |
Dişleri mükemmel durumda ölen kaç kişi biliyorsun? | Open Subtitles | كم عدد الذين يموتون ولديهم أسنان كاملة ومتراصةّ ؟ |
Eğer rakamlardan konuşacaksak, kalp krizinden ölen milyonlarcasına ne demeli. | Open Subtitles | إذا نريد مناقشة الأعداد، ماذا عن ملايين الناس الذين يموتون من النوبات القلبية |
Her yıl asansörlerde ölen beş kişinin bir günde asansörde ortalama 60 saniye geçirdiğini biliyor muydun? | Open Subtitles | هل تعلم أن الـ 5 أشخاص الذين يموتون داخل المصعد كل عام يقضون 60 ثانية كموستط إستخدامهم للمصعد يومياً؟ |
Gece yarısı ölen kaç kanser hastası biliyorsun? | Open Subtitles | كم عدد مرضى السرطان الذين يموتون كل ليلة ؟ |
Bunu kendin söylemiştin. Orada ölen insanların seçme hakları yok. | Open Subtitles | الرجال الذين يموتون هناك ليس لديهم خَيار |
Evet, tüm o kaplarından puding yedikleri için ölen çocukları bir düşün. | Open Subtitles | نعم ،انى افكر فى عدد الاطفال الصغار الذين يموتون جراء الأكل مباشرة من العبوة |
Evet, tüm o kaplarından puding yedikleri için ölen çocukları bir düşün. | Open Subtitles | نعم ،انى افكر فى عدد الاطفال الصغار الذين يموتون جراء الأكل مباشرة من العبوة |
ölen hastaların ailelerinin izniyle kaldıkları yerler. | Open Subtitles | انه مكان حيث يبقى فيه المرضى الذين يموتون بالموافقة من أسرهم. |
Yanarak ölen insanlar hareket ederler. | Open Subtitles | الذين يموتون في الحريق يظهرون علامات حركة |
ölen insanlar bizim başka çaremiz olmadığında öldü. | Open Subtitles | الأناس الذين يموتون عندما لا نملك خياراً آخر، |
Senin yaşındayken baban birilerinin akciğer kanserinden ölenler hakkında konuştuklarını duymuş. | Open Subtitles | كان في مثل عمرك سمع شيءا أو شخص ما يتكلم حول أولئك الذين يموتون من سرطان الرئة |
Vatanları için safça ölenler sadece basit askerlerdi. | Open Subtitles | الناس الوحيدون الذين يموتون حقاً لأرض الأجداد هم الجنود الأساسيين |
Benim bıçağımın altında ölenler ya da sonradan enfeksiyon kapıp ölenler için, kendime onları öldürenin benim değil düşmanın olduğunu hatırlatmam gerekiyor. | Open Subtitles | بالنسبة لى فان أولئك الذين يموتون و أنا اعالجهم أو من عدوى من نوع ما فعلى أن أذكر نفسى أن العدو هو الذى قتلهم و ليس أنا |
Onuruyla ölenin Tanrı yanında olsun. | Open Subtitles | يبارك الله أولئك الذين يموتون بشرف |