Mowgli şimdi ait olduğu yerde. | Open Subtitles | إن ماوكلي الآن في المكان الذي ينتمي إليه |
Sevgilinin ait olduğu parti bunu çok iyi bilir. | Open Subtitles | بل الحزب الذي ينتمي إليه هو من له خبرة بأمور الفضائح |
ait olduğu yerde, demir parmaklıkların arkasında olduğuna seviniyorum. | Open Subtitles | أنا سعيدة لأنه كان بعيداً عن المكان الذي ينتمي إليه |
Geçmişi, ait olduğu yerde bıraktığımızı sanmıştım. | Open Subtitles | اعتقدت أننا وضعنا الماضي في المكان الذي ينتمي إليه |
Gerçek katil tam orada, ait olduğu yerde. | Open Subtitles | القاتل الحقيقي هنا .. في المكان الذي ينتمي إليه |
ait olduğu ışığa gitmesi için ona yardım edebilirsin. | Open Subtitles | يمكنّك مساعدتك بالعبور للضوء، للمكان الذي ينتمي إليه |
O parayı bulup ait olduğu yere dönmesini sağlayacağız. | Open Subtitles | حسناً ، سوف نجد تلك الأموال وسوف نردّه إلى المكان الذي ينتمي إليه |
ait olduğu yere ama şimdi o geri döndü. | Open Subtitles | لكنه عاد الآن ، الىّ المكان الذي ينتمي إليه. |
İğneyi yapıp ait olduğu çukura gönderin. | Open Subtitles | أعطه شيئاً ليحفر لك ويدلك على المكان الذي ينتمي إليه هو |
Washington Üniversitesi kitabın ait olduğu yer, Barton. | Open Subtitles | جامعة واشنطن هي المكان الذي ينتمي إليه الكتاب يا بارتون. |
ait olduğu kafese koymak istiyorum. | Open Subtitles | وضعه وراء القضبان بالمكان الذي ينتمي إليه |
- Onu Asylum'a geri götürün, ait olduğu yere | Open Subtitles | خذوه إلى اللجوء، المكان الذي ينتمي إليه. |
Onu ait olduğu yere gönderdim. | Open Subtitles | أرسلته الى المكان الذي ينتمي إليه |
Hadi kupayı ait olduğu yere koyalım. | Open Subtitles | .لنضع الكأس إلى مكانه الذي ينتمي إليه |
Onu size getiren benim ve şimdi de ait olduğu yere götüreceğim. | Open Subtitles | والآن سأعيده للمكان الذي ينتمي إليه |
Her şey ait olduğu yerde. Hiç uğraşma. | Open Subtitles | كل شيء فى المكان الذي ينتمي إليه |
Ve ait olduğu yer de orası. | Open Subtitles | هذا هو المكان الذي ينتمي إليه. |
Daniel da ait olduğu yere, evine döndüğü için oldukça mutlu. | Open Subtitles | ( دانيال ) سعيد للغاية لعودته للمكان الذي ينتمي إليه . |
- ait olduğu yerde. | Open Subtitles | إنه في المكان الذي ينتمي إليه |
Şimdi, Gish'i iş üstündeyken yakalayacağız, ve o acınası hayatının kalanını ait olduğu yerde geçirecek. | Open Subtitles | سنقبض على (غيش) وهو متلبس وسيمضي ما تبقى من حياته البائسة في المكان الذي ينتمي إليه |