"الرجل الوحيد" - Translation from Arabic to Turkish

    • tek erkek
        
    • tek adam
        
    • tek kişi
        
    • tek adamı
        
    • tek insan
        
    • tek erkeğin
        
    • tek erkekti
        
    • tek erkeksin
        
    • tek adamdı
        
    • bir adam
        
    • tek adamım
        
    • tek adamın
        
    • tek adamsın
        
    • tek erkeğim
        
    • tek kişisin
        
    Tamam, nükleer bir patlama olsun. Dünyada kalan tek erkek benim. Open Subtitles حسناً، لنقل إن محرقة نووية وقعت وأمسيت الرجل الوحيد في العالم
    Bu evdeki çamaşır sepetini kullanan tek erkek ben değilim. Open Subtitles حسناً، لست الرجل الوحيد في المنزل الذي يستخدم هذه الأشياء
    Şuan hayatımda olan, yanında olmak istediğim tek adam sensin. Open Subtitles إنك الرجل الوحيد في حياتي الآن الرجل الوحيد الذي تمنيته
    Bu mekânda sana sahip olmayan tek adam benim herhalde. Open Subtitles لا بد أنّي الرجل الوحيد الذي لم يحظى بكِ بعد
    Öte yandan, Curtis Cooper bu dev sayının izini süren tek kişi değildi. TED لكن ثانيا، وكما كورتيس كوبر كان يبحث عن ذلك الوحش العدد الأولي، أنه لم يكن الرجل الوحيد الذي يبحث.
    Kötü haberse, görünüşe göre kalp krizinin neye benzediğini bilen tek adamı kovmuşum. Open Subtitles والأخبارُ السيئة هي أنّنا طردنا الرجل الوحيد الذي يعرفُ كيف تبدو الأزمةُ القلبيّة
    Elbise bulursa buradan gidecek. Şimdiye kadar sevdiğim tek erkek o. Open Subtitles إذا وجد ملابس , سيرحل أنه الرجل الوحيد الذى أحببته
    Hayatımda tek erkek olduğunuzu düşünmek istersiniz. Open Subtitles لعلّك تفضّل أن تظن أنّك الرجل الوحيد في حياتي.
    8 kadının arasında tek erkek benim. Open Subtitles أنا الرجل الوحيد في المنزل مع ثمان نساء.
    Sana ihtiyacım var, çünkü yalan söylemediğim tek erkek sensin. Open Subtitles أنا أحتاجك لأنك الرجل الوحيد .الذي لا أكذب عليه
    Çünkü birlikte olmak istediğim tek erkek sensin. Open Subtitles لأنني فقط أريد أن أكون بجانبك أنت الرجل الوحيد الذي أريد أن أكون معه
    Seninle birlikteyim çünkü buralarda onlardan korkmayan tek adam sensin. Open Subtitles أنا معك لأنك الرجل الوحيد هنا الذي لا يخاف منهم
    Görünüşe göre Chicago'da tarafsız olan tek adam benim. Kanıtımızı göstermemiz gerektiğine inanıyorum. Open Subtitles يبدو أني الرجل الوحيد غير المتحيز في شيكاغو أنا أؤمن بالكشف عن أدلتنا.
    Etraftaki 16 ile 60 yaş arasında olan ve sana iyi vakit geçirtebilecek olan tek adam benim. Open Subtitles لأني الرجل الوحيد فوق السادسة عشرة وتحت الستين الذي يلاحقك ليمتعك
    - Cevap verebilecek tek kişi de öldü. - Marriott mu? Open Subtitles الرجل الوحيد القادر على اخبارى قد مات ماريوت ؟
    İlgini çekecek. Beni kurtarabilecek tek kişi sensin. Open Subtitles سوف تثير اهتمامك ، أنت الرجل الوحيد الذي بمقدوره إنقاذي
    Başlarında Atilla'yı gerçekten tanıyan ve onun yüreğindeki tutku dolu entrikaları çözecek tek kişi var. Open Subtitles بقياده الرجل الوحيد الذى يعرف حقاً أتيلا وهو قادر على الحصول على قلب من له خطط سريه طموحه.
    Yok. Bilen tek adamı öldürdün ve elinde bir ipucu bile yok? Open Subtitles قتلت الرجل الوحيد الذي لديه الأجوبة، وليس لديك فكرة؟
    Sarhoş halde onun araba kullanmasını istemiyorum. Orada tanıdığım tek insan sensin. Open Subtitles لا أريدها أن تقود وهي ثملة أنت الرجل الوحيد المتواجد الذي أعرفه
    Bana geçmişte onun teklifini reddeden tek erkeğin sen olduğunu söyledi. Open Subtitles لقد أخبرتني أنّك الرجل الوحيد الذي رفض تمهيدها للجنس في الماضي.
    Senden önce birlikte olduğum tek erkekti o. Open Subtitles لقد كان الرجل الوحيد الذي كنت معه إلى أن جئت أنت
    Sen hayatım boyunca hayran olduğum tek insansın, bağlandığım tek erkeksin. Open Subtitles أنت الشخص الوحيد الذي أحترمه في حياتي ، الرجل الوحيد الذي تربطني علاقة معه
    - Bütün cevapları bilen tek adamdı o. Open Subtitles كان الرجل الوحيد الذي قابلته في حياتي و يعرف الإجابات
    Hala kendine kahraman olduğunu kanıtlamak isteyen bir adam. Open Subtitles انه الرجل الوحيد الذي يفضل البقاء لكي يثبت انه بطل
    Oradaki tek adamım kendi beslenme çantasını açamaz. Open Subtitles الرجل الوحيد لى هناك لا يمكنه أختراق صندوق غذائه
    Bu dünyada sana üçlüyü öğretebilecek tek adamın ben olduğunu söylemiştin. Open Subtitles لقد قلت بأنني الرجل الوحيد في العالم الذي يمكنه تعليمك القفزة الثلاثية
    Sen bunu yanıtlayan tek adamsın. Open Subtitles أنت الرجل الوحيد الذى أجاب رسالتنا مقابل المال
    Yedi kız kardeşim var. Ailemdeki tek erkeğim. Bu araziyi Léila ve bana devretmeye hep birlikte karar verdiler. TED لدي سبع أخوات، وأنا الرجل الوحيد في عائلتي ومعاً اتخذوا القرار لنقل ملكية هذا الأرض إلى (ليليّ) و لي أنا.
    Dünyada hakkımdaki herşeyi bilen tek kişisin. Open Subtitles أنت الرجل الوحيد في العالم المتاح له معرفة كل شيئ عني

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more