"الزجاج في" - Translation from Arabic to Turkish

    • cam
        
    Bir diğer cam projesi ise halk kütüphanesi içindi Californiya eyaleti San Jose'de. TED وهذا مشروع آخر من الزجاج في مكتبة عامة في سان جوز بكاليفورنيا
    Rhode Adası Tasarım Okulu, Heykel ve cam Üfleme Bölüm Başkanı, Bruce Chao'nun harika bir enstelasyonu TED هذا تقليد رائع بواسطة بروس تشاو هو رئيس قسم النحت نفخ الزجاج في مدرسة التصميم في رود آيلاند.
    Joseph, okula gitmek yerine gündüzleri atölyede cam yapımında çalışır ve geceleri ustasının ev işleriyle meşgul olurdu. Open Subtitles و عوضا عن ذلك جاهد جوزيف في ورشة صنع الزجاج في النهار و العناية بتدبير بيت عائلة السيد في المساء
    cam gözüne girmiş. Kurtarabileceğimden emin değilim. Open Subtitles الزجاج في عينه سيء جداً لستُ مُتأكدة بأنني أستطيع إنقاذه
    Etinde cam parçaları vardı! Open Subtitles نعم سيدي؟ كان هناك كسر الزجاج في هذه اللحوم تاكو.
    Olay yerinde büyük miktarda cam kırığı bulmuştuk. Open Subtitles وَجدنَا الكثير مِنْ مُحَطّمينِ الزجاج في المشهدِ.
    Evinde kırık cam görmedik. Open Subtitles نحن لَمْ نَرى أيّ مَكْسُور الزجاج في شُقَّتِها.
    Şampanya şişesini çıkarırken cam kavanozu kırdın, değil mi? Open Subtitles يمكنك إزالة زجاجة الشمبانيا، و كسر جرة الزجاج في هذه العملية، أليس كذلك؟
    Ayağındaki cam parçaları titanyum dioksitle kaplıydı. Open Subtitles وشظايا الزجاج في قدميها وقد تم طلاء مع ثاني أكسيد التيتانيوم.
    Ortalıkta bir sürü cam vardı, bende onları ufaladım. Open Subtitles كان الزجاج في كل مكان بأبعدنا القطع المتخلخلة
    Bugün o cam kırılırken sonun geldiğini anladım. " Open Subtitles تحطم ذلك الزجاج في الساحة شعور بنهاية هذه التفاهات لكن كانت عنده مشكلة
    Her yerde cam kırıkları vardı ve tuvalet kağıtlarım da çalınmıştı. Open Subtitles بقايا الزجاج في كل مكان. وقد سرقت كل أوراق الحمام.
    Park yerinde bir cam kırığına bastım ve yaralandım. Open Subtitles دهست قطعة من الزجاج في مواقف السيارات آلمتني كثيراً
    Çocuğun gözüne cam kırığı saplanmış. Open Subtitles هذه الطفلة لديه قطعة من الزجاج في عينها.
    O resimdeki cam parçaları, kırık bir likör şişesinden. Open Subtitles قطع الزجاج في الرسمة من زجاجات الخمر المكسورة.
    Sanırım nane şekerlerimde cam var. Open Subtitles أعتقدُ أنَّ هنالك بعضاً من الزجاج في حلوى النعناع البالغ خاصتي
    Her yer cam kırığı oldu. Korkunçtu. Open Subtitles كانت شظايا الزجاج في كل مكان كان الأمر سيئاً
    Joseph, okula gitmek yerine gündüzleri atölyede cam yapımında çalışır ve geceleri ustasının ev işleriyle meşgul olurdu. Open Subtitles بدلاً من ذلك، كان يعمل جوزيف جاهدًا في ورشة صناعة الزجاج في النهار وفي منزل سيده في الليل
    Bir gün yerde cam kırıkları vardı. Yanımda iki çocuğum ve babam vardı. Open Subtitles ‫تحطم الزجاج في كل مكان وكنت مع طفلي وأبي
    Boğazımın arkasında kırık bir cam parçası var, tek hissedebildiğim de bu. Open Subtitles لدي قشرة من الزجاج في الجزء الخلفي من رقبتي، والتي هي على وشك كل ما يمكن أن يشعر.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more