"الزى" - Translation from Arabic to Turkish

• üniforma
• kıyafeti
• kostüm
• kıyafet
• kostümü
• giysi
• üniformalı
• üniforması
• kostümün
• kıyafetle
• üniformaları
• üniformaların
• geleneği atlayalım
• giyen
• kıyafetin

Artık biliyorsun, üniforma giyip nasıl yapıldığını öğrenince, birini öldürmek zor değil.
والان انت تعلم كيف ترتدى الزى العسكرى و تعلم كيف تفعل ذلك الان ليس من الصعب قتل اى شخص

Tank mürettebatı için üniforma tasarladığımı söylemiş miydim?
هل سبق وأن أخبرتك من قبل عندما صممت الزى الرسمى لأفراد طاقم الدبابة ؟

Altuzay vericimi çıkarıp beni bu komik kıyafeti giymeye zorlamanız gerçekten gerekli mi?
هل كان من الضروري أن يزيلوا جهاز إرسال الفضاء الثانوي وإجباري للبس ذلك الزى المضحك؟

Wilbur, dışarı çıkıp bir kostüm almam gerekiyor.
ويلبور , يجب على أن أذهب وأجهز الزى التنكري

Yerel kültürlerine saygı göstermek için geleneksel bir kıyafet giyeceğim.
سوف أرتدى الزى الرسمى لكى أحترم ثقافتهم المحلية

Sonra bu pantolon onları hayal kırıklığına uğrattı. - O kostümü Hamburg'un ilk bombalanışında kaybettim.
ثم جاء هذا السروال ليحبطهم بشدة هذا الزى قد قطع فى الغارة الأولى فى هامبورج

Oh, haklıydın. O giysi senin üzerinde daha iyi durmuş.
لقد كنتِ محقة انتِ افضل كثيراً بهذا الزى

Hiçbiriniz üniformalı değilsiniz. Bu yüzden casus sayılıyorsunuz.
لايوجد منكم من يرتدى الزى الرسمى لذلك انتم تعتبرون جواسيس

O nedenle İngiliz üniforması giyeceğiz. Böylece Almanlar esirlere ateş etmeyecektir.
سوف نرتدى الزى البريطانى وبالتالى فإن الألمان لن تطلق النار على الرهائن

Bir üniforma varsa, bunu giymesi gereken de biri var demektir.
إذا كان لدينا الزى فيجب أن يكون هناك رجلا بداخله

Tek gördüğüm botlar ve bir çeşit üniforma.
كل ما رأيته هو حذاء . و نوع من الزى الرسمى

Bu kıyafeti seviyorum. Bu gece kim olmayı planlamıştın? Rhett Butler mı?
اننى احب هذا الزى , من الذى تفترض ان تكونه الليلة , ...ريت باتلر ؟ مساء الخير سيدة مارش

Bugün giydiği kıyafeti gördünüz mü?
هل رايت الزى الذى تلبسه اليوم ؟

Ben gelirim. O gün zaten sınıf için kostüm giymem gerekiyor.
سأحضر فعلي إرتداء الزى التنكرى فى صفوفى كلها

Kostümümü. kıyafet balosuna karo kızı kılığında gelmiştim.
الزى التنكرى الذى ارتديته فى الحفل

Katil kostümü gördü ve içindekinin McCallum olduğunu sandı.
القاتل راى الزى التنكرى وظن ان ماكالم فى هذا الزى

Ödül töreni için sana güzel bir giysi bulmalıyız.
يجب ان نجد لكى الزى المناسب

Ben de üniformalı herkes gibi tuzağa düştüm.
لقد تم ارغامى مثلك ومثل اى احد يرتدى هذا الزى الرسمى

Tam değil. Yüzü görülmüyordu ama üniforması görüldü.
ليس بالتحديد ، فالوجه لم يكن واضحا و لكن الزى كان واضحا

Demek istediğim, katil o kostümün içindekini siz zannetmiş olabilir.
أقصد ,بهذا الزى التنكرى , فقد يكون القاتل كان يقصدك.

Aynı kıyafetle dönmek için, çok zaman geçirmedin mi?
بالتأكيد ، لقد استغرقت وقتا طويلا لتعودى مرة أخرى فى الزى نفسه

Siz ikiniz, şu üniformaları giyip, bu platformu temizleyin.
انتم الاثنان, أرتدوا هذا الزى و اخلوا هذه المنصة

Çoğu hâlâ bu sabah giydikleri üniformaların içindeler.
و هم مازالوا يرتدون الزى الذى كانوا يرتدونه بالصباح

Yalvarırım size, bu geleneği atlayalım. Halka yaralarımı gösterip yaralarımın hatırına oy isteyemem.
أتمنى أن تدعونى إلا تدعونى أترك هذا الزى لا يمكننى أن أتوسل من أجل جراحى لأسبب لهم المعاناة

Böylece insanlar bunu giyen herkesin sizin gibi olmadığını anlayacaklar, Dedektif.
الناس ترى هذا الزى عادى بالنسبة لهم ماعدا أنت أيها المحقق

kıyafetin beni ele verdiğini düşünmüştüm.
لقد فكرت أن الزى قد يكون بعيداً