"السروال" - Translation from Arabic to Turkish

    • pantolon
        
    • pantolonu
        
    • pantolonunu
        
    • Pantolonun
        
    • şort
        
    • çamaşırı
        
    • külot
        
    • pantolona
        
    • pantolonumu
        
    • pantolonları
        
    • don
        
    • şortlu
        
    • pantolonda
        
    • donu
        
    • donlu
        
    Siz ay ışığında otobüs sesi çıkarırken, düzgün kesim kot pantolon giymiş bu adamın caddenin ortasında neden yattığını sorabilir miyim? Open Subtitles هل بإمكاني أن أسأل لماذا هذا الرجل صاحب السروال القطني ممد على الأرض بينما أنت تحدث أصوات حافلة تحت ضوء القمر؟
    O pantolon o kadar dardı ki annem üzerimden keserek çıkarmıştı. Open Subtitles توجب على أمي أن تقص ذلك السروال ، كان ضيقا جدا
    Sonra, onun pantolonu yıkarken gördüm diye tanıklık yaptınız- - Hangisi doğru? Open Subtitles و بعدها قلت في شهادتك أنك رأيته يغسل السروال أي الأمرين صحيح؟
    - Kızılderili çocuğun üstünde şu birlik pantolonunu gördüğümde şüphelenmiştim. Open Subtitles خمنت ذلك عندما رأيت تلك السروال الاتحادي على الصبي الهندي
    Fakat onlar Pantolonun altına daha iyi olur. Belki de pantolon giymeliyim. Open Subtitles نعم ،و لكن هذه مناسبة أكثر مع السروال ربما يجب أن أرتدي سروال
    Evden çıkarken şort giyen biri için oldukça zeki bir gözlem. Open Subtitles هذه ملاحظة ذكية جدا بالنسبه لشخص غادر المنزل مرتديًا هذا السروال
    Kemer ve pantolon askısı. Open Subtitles بالتأكيد ، يا صاحب الحزام وحمالة السروال
    Sonra bu pantolon onları hayal kırıklığına uğrattı. - O kostümü Hamburg'un ilk bombalanışında kaybettim. Open Subtitles ثم جاء هذا السروال ليحبطهم بشدة هذا الزى قد قطع فى الغارة الأولى فى هامبورج
    pantolon inmeye hazır olunca saldırıya geçiyorum. Open Subtitles تهديف عندما يكون السروال علي أهبة السقوط
    Bu pantolon yeniydi. Daha dün 251. bölükteki bir yüzbaşıdan araklamıştım. Open Subtitles هذا السروال جديد أخذته أمس من أحد القاده
    Şüpheliler, beyaz erk ek, mavi cek et, kahve pantolon. Open Subtitles المشتبه به، ذكر أبيض السترة زرقاء، السروال أسمر.
    Sonra, onun pantolonu yıkarken gördüm diye tanıklık yaptınız- - Hangisi doğru? Open Subtitles و بعدها قلت في شهادتك أنك رأيته يغسل السروال أي الأمرين صحيح؟
    Dar pantolonu, birinci sınıf sarı çizmeleri ve ipek şapkasıyla seyis üniformasının içinde hiç fena görünmüyordu. Open Subtitles حسنا ، لم يبدو سيئا فى زى السائس مع السروال الضيق و البوت ذو القمم الصفراء و القبعة الحريرية
    Smokinini denemesi için 2 ayı vardı, ama 10 dakika öncesine kadar denemedi. Şimdi de pantolonu olmuyor. Open Subtitles أخبرته عن السهرة منذ شهرين و منذ 10 دقائق و نحن نحاول إيصلاح السروال.
    Şimdi, aşağı in ve pantolonunu çıkart, bayım! Open Subtitles الآن، إذهب إلى القبو، و إنزع هذا السروال. هيّا، تحرّك.
    O dar Pantolonun içine tekrar Girmemi sağlayamazsın. Open Subtitles لا أنت لن تجعليني أرتدي هذا السروال الضيق
    Anne, sapanım bu kıyafetin cebine girmiyor ve bu şort insana hiç hayal kurabileceği bir rahatlık sağlamıyor. Open Subtitles أمي ، نبيطتي لا تتسع جيبي وهذا السروال القصير لم يدع شيئاً للمخيّلة
    Tüm yapman gereken önerdikleri gibi dikkatli bir şekilde soruları cevaplayıp ve bir göz kırparak, iç çamaşırı giymeyi unutmak olacak. Open Subtitles إسمعي، كل ما عليكِ هو الإجابة على الأسئلة بكل حرص وعلى قدر السؤال، ومن ثم أرمي غمزة وأنسي لبس السروال التحتاني.
    Ve külot vücudumdaki yarayı saklamaya yarıyor. Open Subtitles و السروال التحتي الذي يخفي الندبة من الجراحة القيصرية
    Şu pantolona bak da bana nerede kat yeri olduğunu göster. Open Subtitles أنظر إلى هذا السروال وقلليأينالتجاعيد.
    Hayır, pantolonumu giymeme yardım edin. Open Subtitles لا, فاليساعدنى احد فى أرتداء هذا السروال
    - Bu adamın psikolojik görüşlerine ihtiyacım y ok. pantolonları alıp gidebilir miyiz? Open Subtitles انا لا اريد تحليل نفسى من هذا الشخص دعنا فقط نحصل على السروال
    Bayan Manion nasl bir don giydiginden pek emin degil. Open Subtitles تبدو السّيدة مانيون غير متاكدة من نوع السروال الذي كات ترتديه
    Sağ köşede, 120 kiloda, yeşil-sarı şortlu... Open Subtitles في الزاوية الغربية يزن حوالى 230 رطلا يلبس السروال الاخضر بالاطار الذهبى
    Kahretsin ya. Sanırım bebek yağımı öteki pantolonda bıraktım. Open Subtitles تبا أعتقد أني تركت زيت عزيزي في السروال الآخر
    Quill'in donu oluktan asag attgn biliyor musunuz... Open Subtitles هل تعرفين ان كويل وضع السروال في الانبوب
    Kulağa hoş geliyor, şeker donlu? Open Subtitles - يبدو جيد يا ذات السروال الحلو.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more