"الشؤون الداخلية" - Translation from Arabic to Turkish

• İçişleri
• İç İşleri
• İçişlerinden
• İçişlerinin
• İçişlerine
• içişlerinde
• iç işlerinde
• IAB
• İç İşlerine
• İç İşlerinin
• İç işlerinden
• İç işlerini

İçişleri, şu andan itibaren sizin tüm hareketlerinizi onlara bildirmemi istedi.
لقد طلبت مني الشؤون الداخلية بنقل تحركاتك من هنا إلى الخارج

İçişleri Bölümü tarafından, soruşturmanın sürdürüldüğünü göz önünde bulunduran, bu denetleme kurulu, şu karara varmıştır; -
لم تكن لديه اسباب كافية في ضوء التحقيقات الجارية من قبل شعبة الشؤون الداخلية

Nasıl olurda İç İşleri'ne seksüel bir ilişkimizin olduğunu söylersin?
لم تخبر الشؤون الداخلية أننا قضينا علاقة جنس حميمية ؟

İç İşleri'nin buraya gelmesi bu kadar uzun mu sürdü be?
رباه، أأحتاج الأمر كل هذا الوقت من الشؤون الداخلية لتظهر هنا؟

Bununla birlikte, İçişleri Şefi olarak, sana söylemem gereken bir şey var.
لكن ، بصفتي المشرف على الشؤون الداخلية لابدلي من ان اقوللك،

Umurumda değil. Bırak içişleri cadı olduğumuzu öğrensin.
حسناً، إنني لا أهتم، فلتعرف الشؤون الداخلية بأننا ساحرات

İçişleri departmanının başkanı bu binanın 5. katında oturuyor.
في الواقع، رئيس قسم الشؤون الداخلية يعيش هناك في الطابق الخامس

İçişleri görevlilerinde güven sorunu var.
كما ترى، ممثلوا الشؤون الداخلية لديهم مشكلة ثقة

Çekmiş olduğum amatör filmin yolunun da İçişleri'nden geçmemesini sağlayacağım.
وبالنسبة لذلك الفيلم فسوف اتأكد بأنه لن يأخذ طريقه الى الشؤون الداخلية

Bu sikik İçişleri Soruşturma Bölümü'ne, evraklarımda kimsenin sikinde olmayan bir şey aramalarını kim söyledi öyleyse?
إذا من الذي أمر قسم الشؤون الداخلية بمراجعة مُعاملاتي باحثين عن هذا أو ذاك ؟

İç işleri 12. ekipte neler olduğunu bilmek istediğimde ben ışık tutarım.
عندما تحتاج الشؤون الداخلية لمعرفة ما يحدث في الفرع 12، اسلط الضوء.

İç İşleri işi-- Kapıdan girmeye korkuyorum.
هذا عمل الشؤون الداخلية أخشى أن أذهب من خِلال الباب.

Suçlama İç İşleri'nin iki aydır sürdürdüğü soruşturma sonunda yapılmıştır.
لوائح الإتهام هي نتيجة تحقيق لمدة شهرين. من قبل شُعبة الشؤون الداخلية.

2. Birim İç İşleri'nin dışında beklesin.
ضع الوحدة الثانية تنتظر خارج الشؤون الداخلية.

İç İşleri Bürosu için yeterince gerçek.
كيف عرفت؟ حقيقية بما فيه الكفاية لدى مكتب الشؤون الداخلية

FBI iç işleri şefi.
.مدير الشؤون الداخلية في المباحث الفيدرالية

O halde İçişlerinden cehennem olup, kendinize dürüst bir iş bulun.
اذا اخرج من قسم الشؤون الداخلية واحصل علي عمل صالح

İçişlerinin aldığını biliyorum.
حَسناً، أَعْرفُ أنها لدي الشؤون الداخلية

Başkan bu olayı içişlerine bırakmamı istedi.
المدير يريد تسليم هذه القضية إلى الشؤون الداخلية

Gelecekte daha dikkatli olması gerekli yoksa herkes içişlerinde çalıştığını anlayacak.
بالطبع كنت إنها بحاجة لتكون أكثر حذراً في المستقبل، لئلا يكتشف الجميع أنها تعمل لدى الشؤون الداخلية

Karşılığında ise Polonya'nın iç işlerinde daha geniş hareket özgürlüğünü garantiledi.
في المقابل كفل قدرًا أكبر من حرية العمل في الشؤون الداخلية البولندية

IAB beni bazı gizli dosyaları bırakırken yakaladı ve şu anda en önemli Köstebek operasyonundaki en önemli şüpheliniz benim.
مكتب الشؤون الداخلية أمسك بي ,وأنا أعيد الملفات السريِّة وأنا الآن المشتبه الرئيسي

Herkes konuştuğu için İç İşlerine gitmek istememişler.
لم يرغبوا في أن يقصدوا دائرة الشؤون الداخلية بسبب التسريبات في المكتب

Teğmen Sinclair, iç işlerinin bekçi köpeği.
انتم تعرفون الكابتن سنكلير أحسن كلب حراسة في الشؤون الداخلية

İç işlerinden senin hakkında beni arıyor?
من الشؤون الداخلية يخابرني عنك؟

Bıçağını bana ver yoksa görev başında yasa dışı silah bulundurmaktan iç işlerini başına musallat ederim.
أعطني السكين وإلا فضحت أمرك لدى شعبة الشؤون الداخلية بسبب اهمالك استخدام سلاحك الرسمي