Kalan son Hapşıran Bebeği Sokağın karşısındaki doğum canlandırmamızda açık arttırmayla satacağız.. | Open Subtitles | سنفتح المزاد على أخر طفلة متاحة للبيع عبر هذا الشارع في مخيمنا. |
Sokağın sonundaki protestan kilisesinde saat 10'da bir toplantı var. | Open Subtitles | لدي إجتماع في نهاية الشارع في الكنيسة في العاشرة صباحاً |
Yavaşça kenara çekiyorum, bulabildiğim en parlak sokak lambası altına, olur da tanığa veya kamera görüntüsüne ihtiyacım olur diye. | TED | أتوقف على جانب الطريق بهدوء تحت أكثر كشافات الإنارة سطوعا في الشارع في حالة إذا إحتجت لشهود أو لقطات من كاميرا مراقبة |
Bir keresinde, sokak ortasında suratına tükürdüler. | Open Subtitles | عندما يراهم في الشارع في ذلك الوقت كان يبصقون عليه |
Bastille Günü'nün arifesinde elimde sokakta yatan 4 ceset var. | Open Subtitles | لدي أربع جثث في الشارع في عشية يوم العيد القومي |
Esasen insanlarla bilfiil sokaklarda, takıldıkları ve uyuşturucu kullandıkları yerlerde görüşüyoruz. | TED | في الواقع كنا نستجوب الاشخاص في الشارع في الاماكن التي يتجمع فيها مدمنوا المخدرات |
Eğer olurlarsa, seni bir aylığına bu evin dışına, sokağa çıkarabilirim. | Open Subtitles | لو نجحا, فبإمكاني ان أخرجك من هذا المنزل و إلى الشارع في خلال شهر |
Sokağın aşağısına doğru gidiyordum, gidiyordum, gidiyordum | Open Subtitles | بينما كنت أتعرقل في الشارع في الشارع، في الشارع |
Sokağın aşağısına doğru gidiyordum, gidiyordum, gidiyordum | Open Subtitles | بينما كنت أتعرقل في الشارع في الشارع، في الشارع |
Sonra Sokağın karşısındaki çöp kovalarının arkasına saklandım. | Open Subtitles | واختبأتُ مقابل الشارع في الزقاق, خلف القمامة |
Sokağın aşağısında ki Red Roof Otelinde kalacağım. | Open Subtitles | ساعود واقضي الليل في الشارع في حانة السقف الاحمر |
Mardon ile yüz yüze geldiğimde ise sokak birden sise boğuldu. | Open Subtitles | وعندما انا واجهت مارتن الشارع في الحال امتلئ بالضباب |
Görgü tanıklarına göre, sürücü aracını Los Angeles merkezdeki bir sokak festivalinin ortasına sürdü. | Open Subtitles | حسب الماره, سائق دخل بسيارته وسط احتفال في الشارع في وسط مدينه لوس انجلز |
Dünyadaki tüm sokak üçkağıtçıları bu hileyi yapar. Neden? | Open Subtitles | الخدعه تنفذ من قِبل مخادعين الشارع في جميع أنحاء العالم، ولماذا مخادعين الشارع ؟ |
Yakaladılar. Bir sokak lambasına astılar. | Open Subtitles | ألقوا القبض عليه علقوه على مصباح الشارع في المدينة |
Sonraki günler sokakta dolanıp, fotoğrafların kendi kendilerine belirmelerini izledik. | TED | وبالتالي عندما كنا نتجول في الشارع في الايام التالية كانت الصور تظهر من تلقاء نفسها. |
Evet, onu bisikletle sokakta yürürken gördüm. | Open Subtitles | أوه، نعم. رأيتها المشي عليه في الشارع في اليوم الآخر. |
25 yıI önce bu sokakta, o arabanın arkasında. | Open Subtitles | كان ذلك منذ 25 سنة على هذا الشارع في مؤخرة تلك السيارة |
Beni sabahın 3'ünde sokaklarda yalnız bırakamazsın? | Open Subtitles | لن تتركني وحد في الشارع في الساعة الثالثة صباحاً؟ |
Ben sadece bu yaşımda sokaklarda, Çalışmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أريد أن أكون ملقى على الشارع في هذا العمر |
Biraz kaba kuvvet uygulamam onu bu tükenmiş ruhların kolonisi içerisinde sokaklarda bırakmamdan daha insancıl olmaz mı? | Open Subtitles | لا أود ان أكون لاوٍ لذراعه و انساني أكثر من ان اتركه هُنا في الشارع.. في مستعمرة للأرواح المُنكسرة العاجزة؟ |
Gerçek bir aristokrat, gündüz ya da gece ne zaman isterse sokağa işeyebileceğini bilir. | Open Subtitles | الاستقراطي الحقيقي يعلم انه يمكن ان يتبول في الشارع في اي وقت يريده نهارا او ليلا |