"الشخصيّ" - Translation from Arabic to Turkish

• kişisel

Bu gerçeklik mümkün, çünkü kişisel DNA teknolojisi çağındayız.
هذا الواقع ممكن لأننا اليوم نعيش في عصر تقنية الحمض النووي الشخصيّ.

Örneğin zeki kişisel asistanınızla bir sohbet yapabilirsiniz; bu birkaç yıl içinde mümkün olabilir.
قد تمرّ بمحادثةٍ كهذهِ مثلاً مع مساعدكَ الشخصيّ الذكيّ والذي قد يتوفّرُ في الأسواقِ خلالَ بضعِ سنوات.

Şu an herkesin en büyük kişisel hedefini düşünmesini istiyorum.
فلنفكّر جميعنا، لو سمحتم في هدفكم الشخصيّ الأكبر.

- Neyse, kahve ve tuhaf kişisel sohbet için teşekkürler.
على أيّ حال ، شكراً بخصوص القهوة ـ و على الحوار الشخصيّ الغريب ـ وداعاً

Şimdi onun yerine, ben bütün hafta boyunca senin kişisel şefin olacağım. İlk olarak, Spam ile başlıyoruz.
بدلاً من ذلك، سأكون طباخك الشخصيّ لأسبوع كامل، في البداية، لحمّ متبلّ

Davis'in mali hesaplarını araştırdım. Her ay kişisel antrenörüne 500 dolar çek yazıyormuş.
فوجدنا أنّها تكتب شيكاً إلى مدربها الشخصيّ بقيمة 500 دولار شهرياً

Biraz ot buldum, muhtemelen kişisel kullanımı içindir.
هنالكقاربٌصغير، للاستعمال الشخصيّ على الأرجح

Biz saygısızlık göstermek istemiyoruz. Bu sadece kişisel kullanım içindir.
إسمع لم نقصد قلة أحترام هذا للأستعمال الشخصيّ

Yani evet. kişisel kan davasına bulaşmak için mükemmel bir zamanlama olmayabilir.
لذا ربّما الوقت الراهن ليس مناسبًا للإنغماس في غياهب ثأرك الشخصيّ

Vertigo bu şehri küçük düşürüyor, Diggle. Yani evet. kişisel kan davasına bulaşmak için mükemmel bir zamanlama olmayabilir.
لذا ربّما الوقت الراهن ليس مناسبًا للإنغماس في غياهب ثأرك الشخصيّ.

Karşılığında alt tarafı kişisel ordusu için kullanacağı güçlenmiş kurt sürüsü istiyor.
في مقابل تقوية قطيع مذؤوبين ليكونون جيشه الشخصيّ.

Eğer bu adamın ölümü bir şey ifade etmiyorsa, Bu odayı senin kişisel cehennemin yaparım.
لذا ما لم تخبرني أن لموت هذا الرجل قيمة، فسأحول هذه الغرفة لجحيمك الشخصيّ.

Bay Durant, kişisel amaçları için demiryoluna ayrılmış ödenekleri zimmetine geçirdi.
لقد أخذ السيّد (دوران) أموال خاصّة من السكّة الحديديّة لاستعماله الشخصيّ

Uçağa binip silahı alıp Reed'in kişisel korumasının icabına bakacağım.
أدخل إلى الطائرة، وأمسك السلاح، وأهتم بأمر حارس (ريد) الشخصيّ.

Bütün kapılarınızda ve pencerelerinizde izleyiciler olacak ve evlerinizin içine hareket detektörleri koyacağız ama ayrıca eşlerinizi evin dışında da korumak için yeni geliştirdiğimiz kişisel güvenlik sistemimizi de tavsiye ederim.
الآن، يجب أن تركبوا ، مراقبات للكسر على الأبواب و النوافذ . و كاشفاتٍ للحركة في غرف المعيشة و أنصحكم جميعاً أن تركّبوا . نظام الإنذار الشخصيّ الجديد

Belki de kişisel olan sadece dosyalar değildir.
لعلّ الملفّ ليس الشيء الوحيد الشخصيّ.

Hanka Robotik dış tehditlere karşı kişisel güvenliği ve bütünlüğü sağlar.
{\fnArabic Typesetting}آليات "هانكا" تضمن لك الأمان الشخصيّ

"kişisel kullanım." Yalnızca kıyafetlerinde oksijenleri varmış.
للإستخدام الشخصيّ"، لا يتنفسون" سوى أكسجين البدلة

kişisel ilgisinin bu davadaki karar yeteneğini körelttiğini söyleyeceğim.
أنا أبني القضيّة بأنّ تورّطه الشخصيّ غبّش (غيّم) على حكمه,